Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | şehir dışında | extramural adj. |
General | şehir dışında | upstate adv. |
General | şehir dışında | downstate adv. |
General | şehir dışında | out of town adv. |
General | şehir dışında | outstation adv. |
Idioms | ||
Idioms | şehir dışında | out in the bush expr. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | şehir dışında zenginlerin yaşadığı yerleşim yeri | exurb n. |
General | (genelde şehir dışında) alışveriş merkezi | retail park [uk] n. |
General | şehir dışında olmak | be out of the city v. |
General | şehir merkezinin dışında bulunan | outstate adj. |
General | şehir merkezinin dışında | uptown adv. |
Speaking | ||
Speaking | senin şehir dışında olduğunu bilmiyordum | I didn't know you were out of town expr. |
History | ||
History | (italya'da) şehir surları dışında kalan yerleşim yeri | borghetto n. |
History | (italya'da) şehir surları dışında kalan yerleşim yeri | borgo n. |
Theatre | ||
Theatre | yaz aylarında şehir dışında kurulan tiyatro | summer theatre n. |
Theatre | yaz aylarında şehir dışında kurulan tiyatro | summer stock n. |
Theatre | yaz aylarında şehir dışında kurulan tiyatro | strawhat theatre n. |