Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Historique
(bir şeye) kalmak
Sens de
"(bir şeye) kalmak"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Phrasals
1
Phrasals
(bir şeye) kalmak
stay for (something)
v.
2
Phrasals
(bir şeye) kalmak
stay to (something)
v.
Sens de
"(bir şeye) kalmak"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 85 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
maruz kalmak (katlanılması zor bir şeye)
undergo
v.
2
General
(katlanılması zor bir şeye) maruz kalmak
undergo
v.
3
General
(bir şeye) saatler kalmak
be just hours away
v.
4
General
bir şeye aşırı maruz kalmak
overdose
v.
Phrasals
5
Phrasals
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood about (someone or something)
v.
6
Phrasals
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood about someone or something
v.
7
Phrasals
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood on someone or something
v.
8
Phrasals
(birine/bir şeye) takılıp kalmak
brood over someone or something
v.
9
Phrasals
bir şeye takılı kalmak
dip back into
v.
10
Phrasals
bir şeye takılıp kalmak
get hung up about
v.
11
Phrasals
birine/bir şeye bir özelliğinden dolayı hayran kalmak/olmak
value someone or something for something
v.
12
Phrasals
(birine/bir şeye) sadık kalmak
glom onto (someone or something)
v.
13
Phrasals
bir şeye yerleşip kalmak
stick in something
v.
14
Phrasals
(birine/bir şeye) sadık kalmak
stick with (someone or something)
v.
15
Phrasals
(bir şeye) bağlı kalmak
stick with (something)
v.
16
Phrasals
(bir şeye) bağlı kalmak
adhere to (something)
v.
17
Phrasals
(birine/bir şeye) sıkı sıkıya bağlı kalmak
cling on (to someone or something)
v.
18
Phrasals
(birine/bir şeye) sadık kalmak
cling on (to someone or something)
v.
19
Phrasals
(birine/bir şeye) sıkı sıkıya bağlı kalmak
cling to (someone or something)
v.
20
Phrasals
(birine/bir şeye) sadık kalmak
cling to (someone or something)
v.
21
Phrasals
(bir şeye/bir şey yapmaya) ramak kalmak
come close (to something/to doing something)
v.
22
Phrasals
(bir şeye) maruz kalmak
come in for (something)
v.
23
Phrasals
(bir şeye) maruz kalmak
come under (something)
v.
24
Phrasals
(bir şeye) sadık kalmak
conform with (something)
v.
25
Phrasals
(birine/bir şeye) kalmak
devolve upon (someone or something)
v.
26
Phrasals
(birine/bir şeye) kalmak
devolve on (someone or something)
v.
27
Phrasals
(birine/bir şeye) kalmak
end up with (someone or something)
v.
28
Phrasals
(bir şeye) tutunmak/sadık kalmak
hold to (something)
v.
29
Phrasals
(birine/bir şeye) hasret olmak/kalmak
hone for (someone or something)
v.
30
Phrasals
(biri için bir şeye) kadar kullanılabilir durumda olmak/kalmak
last (one) (up) until (something)
v.
31
Phrasals
(bir şeye) kadar (birinin) kullanabileceği durumda kalmak
last (one) (up) until (something)
v.
32
Phrasals
(bir şeye) kadar kalmak/bitmemek
last (up) until (something)
v.
33
Phrasals
(bir şeye) kadar kullanılabilir durumda olmak/kalmak
last (up) until (something)
v.
34
Phrasals
(birine/bir şeye) hasret olmak/kalmak
long for (someone or something)
v.
35
Phrasals
(olan bir şeye) seyirci kalmak
look on as (something happens)
v.
36
Phrasals
(birine/bir şeye) bakıp ağzı açık kalmak
marvel at (someone or something)
v.
37
Phrasals
(birine/bir şeye) bakıp hayran kalmak
marvel at (someone or something)
v.
38
Phrasals
(birini bir şeye) sadık/bağlı kalmak zorunda bırakmak
obligate (one) to
v.
39
Phrasals
(bir şeye) tabi kalmak
remain under (something)
v.
40
Phrasals
(birine/bir şeye) hasret kalmak
sigh for (someone or something)
v.
41
Phrasals
(birine/bir şeye) sadık kalmak
stay by (someone or something)
v.
42
Phrasals
(birine/bir şeye) bağlı kalmak
stay by (someone or something)
v.
43
Phrasals
(bir şeyi deneyimlemek, bir şeye katılmak için kalmak
stay for (something)
v.
44
Phrasals
(birine/bir şeye) sadık kalmak
stick by (someone or something)
v.
45
Phrasals
(bir şeye) bağlı kalmak
stick to (something)
v.
46
Phrasals
(birine/bir şeye) şaşırıp kalmak
wonder at (someone or something)
v.
Colloquial
47
Colloquial
(bir şeye) hayran kalmak/olmak
be blown away by something
v.
48
Colloquial
(bir şeye) saplanıp/takılıp kalmak
get stuck into (something) [uk]
v.
49
Colloquial
(bir şeye/şeyde) sıkışıp kalmak
get stuck into (something) [uk]
v.
Idioms
50
Idioms
bir şeye yapışıp kalmak
be glued to (someone or something)
v.
51
Idioms
(bir şeye) ramak/az kalmak
be within a whisker of (something)
v.
52
Idioms
bir şeye (sözleşme vb) bağlı kalmak
hold by something
v.
53
Idioms
(birine veya başka bir şeye göre) geri/arka planda kalmak
take a backseat
v.
54
Idioms
bir şeye karşı savunmada kalmak
stand in the gap
v.
55
Idioms
istemediği bir şeye eyvallah demek zorunda kalmak
kiss someone’s hind tit
v.
56
Idioms
bir şeye kıyasla sönük kalmak
pale in comparison (with/to something)
v.
57
Idioms
bir şeye göre sönük kalmak
pale in comparison (with/to something)
v.
58
Idioms
bir şeye göre önemsiz kalmak
pale in comparison (with/to something)
v.
59
Idioms
bir şeye kıyasla sönük kalmak
pale by comparison (with/to something)
v.
60
Idioms
bir şeye göre sönük kalmak
pale by comparison (with/to something)
v.
61
Idioms
bir şeye göre önemsiz kalmak
pale by comparison (with/to something)
v.
62
Idioms
olumsuz bir şeye maruz kalmak/bırakılmak
be at the receiving end
v.
63
Idioms
olumsuz bir şeye maruz kalmak/bırakılmak
be on the receiving end
v.
64
Idioms
bir önemi bir şeye takılıp kalmak
be flogging a dead horse
v.
65
Idioms
(bir şeye) yapışıp kalmak
be glued to (something)
v.
66
Idioms
bir şeye yapışıp kalmak
be glued to something
v.
67
Idioms
bir şeye takılıp kalmak
be glued to something
v.
68
Idioms
bir şeye takılıp kalmak
be like a dog with a bone
v.
69
Idioms
bir şeye fransız kalmak
be a stranger to something
v.
70
Idioms
(birine/bir şeye) hayran kalmak/olmak
be struck on (someone or something)
v.
71
Idioms
(birine/bir şeye) hayran kalmak/olmak
be struck with (someone or something)
v.
72
Idioms
(bir şeye) saplanıp kalmak
be stuck on (something)
v.
73
Idioms
(bir şeye) takılıp kalmak
be stuck on (something)
v.
74
Idioms
bir şeye/bir şeyi yapmaya ramak kalmak
be within a whisker of something/of doing something
v.
75
Idioms
bir şeye/bir şeyi yapmaya ramak kalmak
come within a whisker of something/of doing something
v.
76
Idioms
(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak
get an eyeful (of someone or something)
v.
77
Idioms
(birine/bir şeye) ağzı açık kalmak
have an eyeful (of someone or something)
v.
78
Idioms
(birine/bir şeye) yapışıp kalmak
glom on (to someone or something)
v.
79
Idioms
(birine/bir şeye) sadık kalmak
glom on (to someone or something)
v.
80
Idioms
(bir şeye) yapışıp kalmak
be glued to (something)
v.
81
Idioms
(bir şeye) hasret kalmak
hunger for (something)
v.
82
Idioms
(birine/bir şeye) sadık kalmak
keep faith with (someone or something)
v.
83
Idioms
(bir şeye) ramak kalmak
teeter on the brink of (something)
v.
84
Idioms
(bir şeye) ramak kalmak
teeter on the edge of (something)
v.
Slang
85
Slang
istemediği bir şeye eyvallah demek zorunda kalmak
suck someone's hind tit
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeye) kalmak
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy