(bir şeyle) kaplamak

Sens de "(bir şeyle) kaplamak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	(bir şeyle) kaplamak	suffuse with (something) v.
2	Phrasals	(bir şeyle) kaplamak	bind up with (something) v.
3	Phrasals	(bir şeyle) kaplamak	roll up in (something) v.
4	Phrasals	(bir şeyle) kaplamak	inundate with (something) v.

Sens de "(bir şeyle) kaplamak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 41 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	kaplamak (göze çarpan bir şeyle)	blazon v.
Phrasals
2	Phrasals	bir şeyle kaplamak	cake someone or something with something v.
3	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek/kaplamak/sarmak	drape (someone or something) with (something) v.
4	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	shroud something in something v.
5	Phrasals	(kendini/birini/bir şeyi) bir şeyle örtmek/kaplamak	envelop (oneself, someone, or something) in (something) v.
6	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	envelop someone or something in someone or something v.
7	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	smear someone or something with something v.
8	Phrasals	her tarafını (bir şeyle) kaplamak	suffuse with (something) v.
9	Phrasals	(birinin/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	strew (someone or something) with (something) v.
10	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	suffuse something with something v.
11	Phrasals	(birini/bir şeyi) tepeden tırnağa (bir şeyle) kaplamak	strew (someone or something) with (something) v.
12	Phrasals	tepeden tırnağa bir şeyle kaplamak	strew with v.
13	Phrasals	her tarafını bir şeyle kaplamak	strew with v.
14	Phrasals	bir şeyle kaplamak	strew with v.
15	Phrasals	bir şeyin her tarafını bir şeyle kaplamak	strew something with something v.
16	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	strew something with something v.
17	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	swamp someone or something with something v.
18	Phrasals	(birinin/bir şeyin) her tarafını bir şeyle kaplamak	strew (someone or something) with (something) v.
19	Phrasals	bir şeyi tepeden tırnağa bir şeyle kaplamak	strew something with something v.
20	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	submerge (someone or something) in (something) v.
21	Phrasals	birinin/bir şeyin etrafını bir şeyle kaplamak	wreathe someone or something in something v.
22	Phrasals	bir şeyin içine bir şeyle astar kaplamak	line something with something v.
23	Phrasals	bir şeyin içini bir şeyle kaplamak	line something with something v.
24	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	spread (something) with (something) v.
25	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	cover (something) in (something) v.
26	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	daub something with something v.
27	Phrasals	üstünü toz halinde bir şeyle kaplamak	dust up v.
28	Phrasals	yüzeyini/yüzünü (bir şeyle) kaplamak	face with (something) v.
29	Phrasals	bir şeyin yüzeyini/yüzünü bir şeyle kaplamak	face something with something v.
30	Phrasals	parlak bir şeyle kaplamak	glaze up v.
31	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	lard (something) with (something) v.
32	Phrasals	(birinin/bir şeyin) altını (bir şeyle) kaplamak	lay (something) under (someone or something) v.
33	Phrasals	yüzeyini (bir şeyle) kaplamak	plaster with v.
34	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir şeyle ovarak kaplamak	rub (someone or something) with (something) v.
35	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	smother (someone or something) with (something) v.
36	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	submerge (someone or something) under (something) v.
37	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	top (something) with (something) v.
38	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	wreathe (someone or something) with (something) v.
39	Phrasals	etrafını bir şeyle kaplamak	wreathe in v.
Technical
40	Technical	yağlı bir şeyle kaplamak	smear v.
Slang
41	Slang	yapış yapış/pis bir şeyle kaplamak/doldurmak	kack up v.