(birine/bir şeye) vurmak - Turc Anglais Dictionnaire

(birine/bir şeye) vurmak

Sens de "(birine/bir şeye) vurmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

Turc Anglais
Phrasals
(birine/bir şeye) vurmak fall upon (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak fall on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak strike out (at someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak jar against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak crash into (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak fall on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak fall onto (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak strike at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak swing at (someone or something) v.
Idioms
(birine/bir şeye) vurmak take a pop at (someone or something) [uk] v.
(birine/bir şeye) vurmak take a poke at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak take a punch at (someone or something) v.

Sens de "(birine/bir şeye) vurmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 59 résultat(s)

Turc Anglais
Phrasals
birine/bir şeye vurmak strike at v.
(birine/bir şeye) yavaşça vurmak bump (up) against someone or something v.
(birine/bir şeye) yavaşça vurmak bump (up) against (someone or something) v.
birine/bir şeye vurmak hit on someone or something v.
birine/bir şeye vurmak hit upon someone or something v.
(birine/bir şeye bir şeyle) vurmak smite (someone or something) with (something) v.
(birine/bir şeye bir şeyle) arka arkaya hafifçe vurmak tap (someone or something) with (something) v.
(birine/bir şeye bir şeyle) hafifçe vurmak tap (someone or something) with (something) v.
(birine/bir şeye bir şeyle) pat pat vurmak tap (someone or something) with (something) v.
birine/bir şeye vurmak thump on someone or something v.
birine/bir şeye yumruğunu vurmak thump on someone or something v.
birine/bir şeye vurmak thump on someone or something v.
(bir şeyi birine/bir şeye) vurmak/vurdurmak knock against (someone or something) v.
birine/bir şeye üst üste vurmak hammer on someone or something v.
birine/bir şeye vurmak hammer on someone or something v.
(birine/bir şeye) durmadan vurmak wail on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) şap şap vurmak slap against (someone or something) v.
birine/bir şeye şap şap vurmak slap against someone or something v.
bir şeyi birine/bir şeye şak diye vurmak slap something against someone or something v.
bir şeyi (birine/bir şeye) şak diye vurmak slap against (someone or something) v.
bir şeyi (birine/bir şeye) şap şap vurmak slap against (someone or something) v.
bir şeyi birine/bir şeye şap şap vurmak slap something against someone or something v.
bir şeyi birine/bir şeye vurmak bang something into someone or something v.
bir şeyi birine/bir şeye vurmak bang something against someone or something v.
bir şeyi birine/bir şeye pat diye vurmak/indirmek bang something against someone or something v.
birine/bir şeye arka arkaya vurmak bang on someone or something v.
bir şeyi birine/bir şeye pat diye vurmak/indirmek bang something into someone or something v.
birine/bir şeye vurmak beat on someone or something v.
(birine/bir şeye) yanlışlıkla vurmak bump into (someone or something) v.
(birine/bir şeye) hafifçe vurmak bump into (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşılık olarak saldırmak/vurmak hit back (at someone or something) v.
(birine/bir şeye bir şeyle) vurmak hit (someone or something) with (something) v.
(birine/bir şeye) vurmak/saldırmak hit at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) şiddetle vurmak jab at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) bir şeyle çarpmak/vurmak knock into (someone or something) v.
(birine/bir şeye) hızla çarpmak/vurmak lash at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) kırbaçlarcasına çarpmak/vurmak lash at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) şiddetle çarpmak/vurmak lash at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak/toslamak ram into (someone or something) v.
(birine/bir şeye) vurmak/çarpmak slam into (someone or something) v.
(birine/bir şeye bir şey) damgası/bir damga vurmak stamp (someone or something) with (something) v.
(birine/bir şeye bir şey) damgası/yaftası vurmak stigmatize (someone or something) as (something) v.
Idioms
(birine/bir şeye) pelte gibi oluncaya kadar vurmak knock the bejesus out of (someone or something) v.
(birine/bir şeye) bir darbe daha vurmak drive another nail in (someone's or something's) coffin v.
(birine/bir şeye) son darbeyi vurmak put the final nail in (someone's or something's) coffin v.
(birine/bir şeye) bir darbe daha vurmak put another nail in (someone's or something's) coffin v.
(birine/bir şeye) darbe vurmak drive a nail in (someone's or something's) coffin v.
(birine/bir şeye) son darbeyi vurmak drive the final nail in (someone's or something's) coffin v.
(birine/bir şeye) darbe vurmak put a nail in (someone's or something's) coffin v.
(birine/bir şeye) büyük bir darbe vurmak deal (someone or something) a blow v.
birine/bir şeye büyük bir darbe vurmak deal somebody/something a blow v.
birine/bir şeye büyük bir darbe vurmak deal a blow to somebody/something v.
birine/bir şeye darbe vurmak/indirmek knock somebody/something for six [uk] v.
birine/bir şeye darbe vurmak/indirmek hit somebody/something for six [uk] v.
(birine/bir şeye) damgasını vurmak leave (one's or its) mark on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) ket vurmak put the brakes on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) sekte vurmak put the brakes on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) ket vurmak put the clamps on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) sekte vurmak put the clamps on (someone or something) v.