(biriyle) tartışmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

(biriyle) tartışmak



Sens de "(biriyle) tartışmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 16 résultat(s)

Turc Anglais
General
(biriyle) tartışmak ert [dialect] [uk] v.
Phrasals
(biriyle) tartışmak squabble with (one) v.
(biriyle) tartışmak argue with (one) v.
(biriyle) tartışmak battle with (someone) v.
(biriyle) tartışmak bicker with (someone) v.
(biriyle) tartışmak dicker with (one) v.
(biriyle) tartışmak exchange words (with someone) v.
(biriyle) tartışmak fall out with (someone) v.
(biriyle) tartışmak haggle with (someone) v.
(biriyle) tartışmak negotiate with (one) v.
Idioms
(biriyle) tartışmak try a fall with (someone) v.
(biriyle) tartışmak take (someone) to the mat v.
(biriyle) tartışmak do battle (with somebody) v.
(biriyle) tartışmak join battle (with somebody) v.
(biriyle) tartışmak have a set-to (with someone) v.
(biriyle) tartışmak pick a bone with (someone) v.

Sens de "(biriyle) tartışmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 57 résultat(s)

Turc Anglais
General
biriyle tartışmak square [obsolete] v.
Phrasals
görüşü, sözü vs. hakkında (biriyle) tartışmak challenge (one) on (something) v.
görüşü, sözü hakkında (biriyle) tartışmak challenge someone on something v.
(biriyle bir konu hakkında) tartışmak bicker with (someone) about (something) v.
(biriyle bir konu hakkında) tartışmak differ (with someone) about something v.
(biriyle bir konu hakkında) tartışmak differ (with someone) on something v.
(biriyle bir konuda) tartışmak remonstrate about (someone or something) (with one) v.
birisi için biriyle tartışmak quarrel with someone over someone v.
biriyle tartışmak/ağız dalaşına girmek spar with someone v.
biriyle bir şeyi tartışmak debate with someone about something v.
(biriyle) bir şeyi/konuyu tartışmak dialogue with (one) v.
biriyle tartışmak get into it v.
(biriyle) bir meseleyi tartışmak take something up (with someone) v.
biriyle tartışmak squabble with someone v.
(biriyle) boş yere tartışmak quibble with (someone) v.
(biriyle) önemsiz konular üzerine tartışmak quibble with (someone) v.
(biriyle) önemsiz bir şey için tartışmak/kavga etmek quibble with (someone) v.
(biriyle) incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey için tartışmak quibble with (someone) v.
(biriyle biri/bir şey üzerine) tartışmak argue (with someone) (over someone or something) v.
(biriyle biri/bir şey üzerine) tartışmak argue (with someone) (about someone or something) v.
(biriyle bir şey) hakkında tartışmak argue with (someone) about (something) v.
biriyle tartışmak bandy with someone v.
(biriyle birine/bir şeye) sahip olmak için tartışmak/pazarlık etmek bargain (over someone or something) (with someone) v.
(biriyle birine/bir şeye) sahip olmak için tartışmak/pazarlık etmek and bargain (for someone or something) (with someone) v.
(biriyle biri/bir şey) üzerine tartışmak battle (with someone) (over someone or something) v.
(biriyle biri/bir şey hakkında) tartışmak bicker (with someone) (about someone or something) v.
(biriyle biri/bir şey hakkında) tartışmak bicker (with someone or something) (over someone or something) v.
(biriyle) bir fikri tartışmak bounce off (of) (someone) v.
(biriyle bir şey için) tartışmak dicker with (one) for (something) v.
(biriyle bir şey) üzerine tartışmak dicker with (one) over (something) v.
(biriyle bir konuda) tartışmak dispute (something) with (someone) v.
(biriyle bir şey hakkında) tartışmak exchange words (with somebody) (about something) [uk] v.
(biriyle bir şey hakkında) tartışmak have words (with somebody) (about something) [uk] v.
(biriyle) sürekli tartışmak feud with (someone) v.
(biriyle biri/bir şey) hakkında sürekli tartışmak feud with (someone) about (someone or something) v.
(biriyle biri/bir şey) hakkında sürekli tartışmak feud with (someone) over (someone or something) v.
(biriyle) biri/bir şey için/üzerine tartışmak haggle (with someone) over someone or something v.
(biriyle bir konuyu) tartışmak negotiate (with one) about (something) v.
(biriyle bir konuyu) tartışmak negotiate (with one) over (something) v.
(biriyle) önemsiz (bir şey) üzerine tartışmak niggle (with one) over (something) v.
(biriyle bir şey) üzerine tartışmak quarrel (with one) over (something) v.
(biriyle önemsiz şeyler) üzerinde münakaşa etmek/tartışmak quibble over (something) with (someone) v.
(biriyle) boş yere tartışmak quibble over (something) with (someone) v.
(biriyle önemsiz şeyler) üzerinde münakaşa etmek/tartışmak quibble with (someone) over (something) v.
(biriyle) boş yere tartışmak quibble with (someone) over (something) v.
(biriyle bir konuda) tartışmak remonstrate with (one) (about someone or something) v.
(biriyle) bir meseleyi tartışmak take (something) up with (one) v.
(biriyle/bir şeyle) ilgili konuşmak/dedikodu yapmak/tartışmak talk of (someone or something) v.
Colloquial
biriyle bir problemi çözmek için samimi bir şekilde konuşmak/tartışmak have it out with someone v.
Idioms
biriyle bir konuyu konuşmak/tartışmak hash something over with someone v.
biriyle tartışmak have words with someone v.
fikrini ya da inancını değiştirmemekte ısrar eden biriyle tartışmak preach to deaf ears v.
biriyle/bir şeyle tartışmak take somebody/something to the mat [us] v.
(biriyle) bir fikri tartışmak bounce an idea off (of) (one) v.
(biriyle/bir şeyle) tartışmak have a set-to (with someone or something) v.
biriyle (biri/bir şey üzerine) tartışmak have words with someone (over someone or something) v.
(biriyle bir şey hakkında) tartışmak/atışmak have/exchange words (with somebody) (about something) [uk] v.