(konuşma) uzun - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

(konuşma) uzun



Sens de "(konuşma) uzun" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
General
(konuşma) uzun sonorous adj.

Sens de "(konuşma) uzun" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 27 résultat(s)

Turc Anglais
General
uzun konuşma homily n.
fazlasıyla uzun (konuşma/yazma) verbosity n.
uzun ve tumturaklı konuşma harangue n.
uzun ve sıkıcı konuşma tirade n.
uzun ve sıkıcı konuşma screed n.
uzun konuşma screed n.
uzun soluklu tartışma, görüş alış verişi ya da konuşma talkathon n.
uzun ve anlamsız konuşma yak n.
uzun ve gereksiz konuşma yatter [scottish] n.
uzun fakat anlamsız konuşma macrology n.
uzun ve boş konuşma blabber n.
başkalarının yanında yapılan uzun konuşma monolog n.
hukuki işlemi geciktiren uzun konuşma filibuster n.
fazla uzun ve laf kalabalığı içeren (konuşma, yazı) tedious adj.
Phrasals
(bir şey) hakkında uzun ve sıkıcı bir konuşma yapmak/hikaye anlatmak set off on (something) v.
(bir şey) hakkında uzun ve sıkıcı bir konuşma yapmak/hikaye anlatmak set off on (something) v.
Colloquial
uzun ve şiddetli konuşma earbash n.
uzun ve genellikle eğlenceli konuşma ve tartışma talkfest n.
Idioms
(can sıkıcı) uzun konuşma long-winded speech n.
Technical
otomatik uzun mesafe konuşma sistemi automatic long-distance n.
Telecom
otomatik uzun mesafe konuşma sistemi automatic long-distance telephone system n.
Linguistics
(konuşma sesi) nispeten uzun süren geminate adj.
(konuşma sesi) nispeten uzun süren geminated adj.
Archaic
uzun konuşma diatribe n.
Slang
uzun süreli tekdüze konuşma sesi rolling buzz n.
sıkıcı veya uzun konuşma yadda yadda yadda n.
sıkıcı veya uzun konuşma yada-yada-yada adv.