a ten

Sens de "a ten" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 8 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Colloquial
1	Colloquial	a ten n.	on numara
2	Colloquial	a ten n.	on numara beş yıldız
3	Colloquial	a ten n.	birinci sınıf
Idioms
4	Idioms	a ten n.	harika
5	Idioms	a ten n.	mükemmel
6	Idioms	a ten n.	en iyi
7	Idioms	a ten n.	süper
8	Idioms	a ten n.	eşsiz

Sens de "a ten" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 91 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	nine on a ten point scale n.	10 üzerinden dokuz
2	General	nine on a ten point scale n.	on üzerinden dokuz
3	General	not touch something with a ten-foot pole v.	karışmak istememek (bir olaya vb)
4	General	sell for ten dollars a share v.	hisse başına on dolardan satış yapmak
5	General	ten times a minute adv.	dakikada on kere
6	General	ten times a minute adv.	dakikada on kez
7	General	ten times a minute adv.	dakikada on sefer
Proverb
8	Proverb	he wears a ten dollar hat on a five cent head	eşeğe altın semer vursan yine eşektir
9	Proverb	he wears a ten dollar hat on a five cent head	kel başa şimşir tarak
10	Proverb	better a dollar earned than ten inherited	baba parası/miras yemektense az da olsa alın teriyle kazanmak yeğdir
11	Proverb	better a dollar earned than ten inherited	miras kalan on dolardansa kazandığın bir dolar yeğdir
Colloquial
12	Colloquial	ten a penny v.	gırla gitmek
13	Colloquial	ten a penny v.	çok bol olmak
14	Colloquial	pick a number between one and ten expr.	1 ile 10 arasında bir sayı tut
15	Colloquial	pick a number between one and ten expr.	1 ile 10 arasında bir sayı seç
16	Colloquial	think a number between one and ten expr.	1 ile 10 arasında bir sayı tut
17	Colloquial	think a number between one and ten expr.	1'den 10'a kadar bir sayı seç
18	Colloquial	think a number between one and ten expr.	1 ile 10 arasında bir sayı seç
19	Colloquial	pick a number between one and ten expr.	1'den 10'a kadar bir sayı seç
20	Colloquial	ten a penny expr.	gırla
Idioms
21	Idioms	a hundred and ten percent n.	elinden gelenin daha fazlası
22	Idioms	a hundred and ten percent n.	kendini aşma
23	Idioms	a hundred and ten percent n.	kapasitesinin üzerine çıkma
24	Idioms	a hundred and ten percent n.	canını dişine takma
25	Idioms	a hundred and ten percent n.	her şeyini/tüm gücünü verme
26	Idioms	wouldn't touch someone or something with a ten-foot pole v.	tırnağının ucuyla bile dokunmamak
27	Idioms	not touch someone with a ten-foot pole v.	biriyle işi olmamak/ona bulaşmak istememek
28	Idioms	give a hundred and ten percent v.	canını dişine takmak
29	Idioms	give a hundred and ten percent v.	her şeyini vermek
30	Idioms	give a hundred and ten percent v.	tüm gücünü kullanmak
31	Idioms	give a hundred and ten percent v.	canla başla mücadele etmek
32	Idioms	give a hundred and ten percent [us] v.	kapasitesinin üstünde çaba göstermek
33	Idioms	be ten a penny v.	çok bol olmak
34	Idioms	be ten a penny v.	her yerde olmak
35	Idioms	be ten a penny v.	gırla gitmek
36	Idioms	be ten a penny v.	bini bir para olmak
37	Idioms	be ten a penny v.	çok yaygın olmak
38	Idioms	be ten a penny v.	çok sıradan olmak
39	Idioms	not touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] v.	(biriyle/bir şeyle) hiç işi olmamak
40	Idioms	not touch with a ten-foot pole v.	asla bulaşmak istememek
41	Idioms	not touch with a ten-foot pole v.	uzak durmak
42	Idioms	not touch with a ten-foot pole v.	tırnağının ucuyla bile dokunmak istememek
43	Idioms	not touch with a ten-foot pole v.	hiç işi olmamak
44	Idioms	not touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] v.	(birinden/bir şeyden) uzak durmak
45	Idioms	not touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] v.	(birine/bir şeye) tırnağının ucuyla bile dokunmak istememek
46	Idioms	not touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] v.	(birine/bir şeye) bir metre bile yaklaşmamak
47	Idioms	not touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] v.	(birine/bir şeye) asla bulaşmak istememek
48	Idioms	not touch with a ten-foot pole v.	bir metre bile yaklaşmamak
49	Idioms	ten a penny expr.	çok sıradan
50	Idioms	ten/two a penny expr.	çok sıradan
51	Idioms	I wouldn't touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] expr.	(biriyle/bir şeyle) işim olmaz
52	Idioms	I wouldn't touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] expr.	hiç işim olmaz
53	Idioms	I wouldn't touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] expr.	(biri/bir şey) benden uzak olsun
54	Idioms	I wouldn't touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] expr.	(birine/bir şeye) tırnağımın ucuyla bile dokunmam/dokunmazdım
55	Idioms	I wouldn't touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] expr.	(birine/bir şeye) bir metre bile yaklaşmam/yaklaşmazdım
56	Idioms	I wouldn't touch (someone or something) with a ten-foot pole [us] expr.	(birine/bir şeye) asla bulaşmam/bulaşmazdım
57	Idioms	I wouldn't touch it with a ten-foot pole [cliché] expr.	hiç işim olmaz
58	Idioms	I wouldn't touch it with a ten-foot pole [cliché] expr.	ona asla bulaşmam/bulaşmazdım
59	Idioms	I wouldn't touch it with a ten-foot pole [cliché] expr.	benden uzak olsun
60	Idioms	I wouldn't touch it with a ten-foot pole [cliché] expr.	onunla işim olmaz
61	Idioms	I wouldn't touch it with a ten-foot pole [cliché] expr.	ona bir metre bile yaklaşmam/yaklaşmazdım
62	Idioms	I wouldn't touch it with a ten-foot pole [cliché] expr.	ona tırnağımın ucuyla bile dokunmam/dokunmazdım
63	Idioms	wouldn't touch with a ten-foot pole expr.	asla bulaşmaz
64	Idioms	wouldn't touch it with a ten-foot pole expr.	onunla alakası olmaz
65	Idioms	wouldn't touch something/someone with a ten-foot pole [us] expr.	birine/bir şeye tırnağının ucuyla bile dokunmaz
66	Idioms	wouldn't touch something/someone with a ten-foot pole [us] expr.	birine/bir şeye asla bulaşmaz
67	Idioms	wouldn't touch something/someone with a ten-foot pole [us] expr.	biriyle/bir şeyle işi olmaz
68	Idioms	wouldn't touch it with a ten-foot pole expr.	ona bir metre bile yaklaşmaz
69	Idioms	wouldn't touch it with a ten-foot pole expr.	ona tırnağının ucuyla bile dokunmaz
70	Idioms	wouldn't touch with a ten-foot pole expr.	tırnağının ucuyla bile dokunmaz
71	Idioms	wouldn't touch with a ten-foot pole expr.	işi olmaz
72	Idioms	wouldn't touch it with a ten-foot pole expr.	onunla işi olmaz
73	Idioms	wouldn't touch with a ten-foot pole expr.	bir metre bile yaklaşmaz
74	Idioms	wouldn't touch something/someone with a ten-foot pole [us] expr.	birine/bir şeye bir metre bile yaklaşmaz
Speaking
75	Speaking	I wouldn't touch him with a ten-foot pole expr.	onunla işim olmaz
76	Speaking	I wouldn't touch him with a ten-foot pole expr.	benden uzak olsun
77	Speaking	I wouldn't touch him with a ten-foot pole expr.	ona bir metre bile yaklaşmam
78	Speaking	pick a number between one and ten expr.	1'den 10'a kadar bir sayı tut
79	Speaking	think a number between one and ten expr.	1'den 10'a kadar bir sayı tut
80	Speaking	the stock trades over the counter at ten cents a share expr.	hissesi kağıt başına 10 sentten işlem görüyor
Trade/Economic
81	Trade/Economic	a ten percent interest charge overnight n.	gecelik yüzde on faiz
Sport
82	Sport	a hundred and ten meter hurdles n.	110 metre engelli yarışı
Slang
83	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	aşırı doldurulmuş
84	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	alabileceğinden fazla şeyle doldurulmuş
85	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	tıka basa dolu
86	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	ağzına kadar dolu
87	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	kapasitesinin üzerinde doldurulmuş
88	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	sıkış tıkış
89	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	ne bok bulduysa tıkıştırmış
90	Slang	ten pounds of shit in a five-pound bag expr.	tıka basa dolu
Star Wars
91	Star Wars	line ten-a n.	hat on-a