ama aslında - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

ama aslında



Sens de "ama aslında" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Phrases
ama aslında but in fact expr.

Sens de "ama aslında" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 28 résultat(s)

Turc Anglais
General
saldırgan görünen ama aslında zararsız olan (ordu) paper tiger n.
Colloquial
halka açık forumlarda samimiymiş gibi görünüp bir ürünü destekleyerek ve tanıtarak ürün hakkında ses getirmeye çalışan, ama aslında hizmetleri karşılığında para alan gizli reklamcı shill n.
aslında iyi (de/ama) all very fine expr.
aslında güzel (de/ama) all very fine expr.
aslında hoş (da/ama) all very fine expr.
aslında iyi (de/ama) all very well expr.
aslında güzel (de/ama) all very well expr.
aslında hoş (da/ama) all very well expr.
aslında iyi de/ama… all very well/fine but... expr.
aslında güzel de/ama… all very well/fine but... expr.
aslında hoş da/ama… all very well/fine but... expr.
aslında iyi (de/ama) all very fine expr.
aslında güzel (de/ama) all very fine expr.
aslında hoş (da/ama) all very fine expr.
aslında iyi (de/ama) all very well expr.
aslında güzel (de/ama) all very well expr.
aslında hoş (da/ama) all very well expr.
aslında iyi de/ama… all very well/fine but... expr.
aslında güzel de/ama… all very well/fine but... expr.
aslında hoş da/ama… all very well/fine but... expr.
Idioms
çevreye önemli ve varlıklı biri olarak görünülmek istendiğinde beraber gidilen ama aslında hoşlanılmayan partner arm candy n.
kovboy gibi davranan ama aslında hiçbir marifeti ya da deneyimi olmayan kişi drugstore cowboy [us/south africa] n.
önemli görünen ama aslında bir meziyeti olmayan kişi empty suit n.
birinin araması söylenen ama aslında var olmayan bir şey bucket of steam n.
farklı gibi görünen ama aslında birbirine çok yakın iki şey olmak be two sides of the same coin v.
Psychology
savaş sonrası travma yaşayan askerlerin bakması ama aslında görememesi thousand-yard stare n.
savaş sonrası travma yaşayan askerlerin bakması ama aslında görememesi two-thousand-yard stare n.
Slang
bakan ama aslında almaya niyeti olmayan müşteri lookie loo n.