|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
toz haline getirilmiş kimyon, zerdaçal vb baharat karışımı |
curry powder n.
|
|
2 |
General |
baharat bitkisi |
medicinal plant n.
|
|
3 |
General |
tatlı bir tür kırmızı biberin tozuyla yapılan baharat |
paprika n.
|
|
4 |
General |
baharat kullanan aşçı |
seasoner n.
|
|
5 |
General |
baharat kutusu |
cruet n.
|
|
6 |
General |
baharat pazarı |
spice bazaar n.
|
|
7 |
General |
baharat çarşısı |
spice bazaar n.
|
|
8 |
General |
baharat rafı |
spice rack n.
|
|
9 |
General |
baharat rafı |
spice shelf n.
|
|
|
10 |
General |
güney asya'ya özgü bir baharat |
achar n.
|
|
11 |
General |
karanfil, tarçın, anason ve kişnişten oluşan bir baharat karışımı |
tamara n.
|
|
12 |
General |
baharat, kokulu yaprak gibi şeyler içeren küçük torba |
sachet n.
|
|
13 |
General |
dinsel ritüellerde yakılan baharat ve reçine kokusu veya dumanı |
incense n.
|
|
14 |
General |
ince öğütülmüş baharat |
powder n.
|
|
15 |
General |
baharat kullanan kimse |
spicer n.
|
|
16 |
General |
baharat tüccarı |
spicer n.
|
|
17 |
General |
baharat dükkanı |
spicery [obsolete] n.
|
|
18 |
General |
kraliyet sarayının baharat muhafaza edilen bölümü |
spicery [obsolete] n.
|
|
19 |
General |
baharat katmak |
season v.
|
|
20 |
General |
baharat koymak |
spice v.
|
|
21 |
General |
baharat katarak bir yemeği daha lezzetli yapmak |
spice a food up v.
|
|
22 |
General |
baharat katmak |
spice v.
|
|
23 |
General |
baharat katmak |
spice v.
|
|
24 |
General |
(baharat) bir tutam koymak |
pinch v.
|
|
25 |
General |
baharat eklemek |
spike v.
|
|
26 |
General |
baharat olarak kullanılan |
used as spice adj.
|
|
27 |
General |
baharat adaları ile alakalı |
east indian [us/canada] adj.
|
|
28 |
General |
baharat adaları ile ilgili |
east-insular adj.
|
|
29 |
General |
baharat kesesine konmuş |
sacheted adj.
|
|
|
30 |
General |
baharat kokulu |
spice-scented adj.
|
|
Technical |
|
31 |
Technical |
baharat kavonozu |
spice jar n.
|
|
Food Engineering |
|
32 |
Food Engineering |
baharat işleme tesisi |
spice processing plant n.
|
|
33 |
Food Engineering |
baharat ve çeşni veren bitkiler |
spices and condiments n.
|
|
34 |
Food Engineering |
baharat işleme |
spice processing n.
|
|
35 |
Food Engineering |
baharat veya otun çözücü ekstraksiyonu ile hazırlanan ve gıdaları tatlandırıp renklendirmede kullanılan bir madde |
oleoresin n.
|
|
Gastronomy |
|
36 |
Gastronomy |
kuzey afrika'nın mağrip bölgesine özgü aromatik baharat karışımı |
ras el hanout n.
|
|
37 |
Gastronomy |
frenk kimyonu bitkisinin baharat olarak kullanılan ufalanmış yaprakları |
carraway n.
|
|
38 |
Gastronomy |
ortaçağda et ile yenen ve sakatat, baharat vb. malzemelerden oluşan bir sos |
chaudron n.
|
|
39 |
Gastronomy |
ortaçağda et ile yenen ve sakatat, baharat vb. malzemelerden oluşan bir sos |
chawdron n.
|
|
40 |
Gastronomy |
ortaçağda et ile yenen ve sakatat, baharat vb. malzemelerden oluşan bir sos |
chauldron n.
|
|
41 |
Gastronomy |
geçmişte ale, baharat, şeker ve ekmeğin kaynatılmasıyla yapılan bir içecek |
aleberry n.
|
|
42 |
Gastronomy |
baharat torbası |
sacket n.
|
|
43 |
Gastronomy |
baharat karışımı |
seasoning mix n.
|
|
44 |
Gastronomy |
baharat sosu |
piquent sauce n.
|
|
45 |
Gastronomy |
baharat torbası |
sachet n.
|
|
46 |
Gastronomy |
köri toz baharat |
curry powder n.
|
|
47 |
Gastronomy |
körü toz baharat |
curry powder n.
|
|
48 |
Gastronomy |
pişirme sırasında eklenip servis öncesi çıkarılan baharat dolu kese |
sachet n.
|
|
49 |
Gastronomy |
orta doğu'ya özgü bir ot ve baharat karışımı |
zaatar n.
|
|
50 |
Gastronomy |
baharat ve kuru meyve içeren tatlı bir çörek |
bath bun [uk] n.
|
|
51 |
Gastronomy |
(güney asya mutfağında) pirinç, süt, şeker, baharat ve kabuklu yemişten yapılan bir tatlı |
kheer n.
|
|
52 |
Gastronomy |
baharat, meyve gibi malzemelerle tatlandırılan yoğurt ve sudan yapılan bir içecek |
lassi n.
|
|
53 |
Gastronomy |
şarap, soğan, baharat ve balıkla yapılan bir sos |
matelote n.
|
|
54 |
Gastronomy |
baharat olarak kullanılan otlar |
herbes de provence n.
|
|
55 |
Gastronomy |
ince kıyılmış haşlanmış et, elma gibi malzemelerin iç yağı, baharat ve kuru üzümle karışımı |
mince-meat n.
|
|
56 |
Gastronomy |
baharat demeti |
bouquet n.
|
|
57 |
Gastronomy |
toz haline getirilip pirinç unu ile karıştırılarak güney asya mutfağında baharat olarak kullanılan bir bitki |
hing n.
|
|
58 |
Gastronomy |
bayır turpuna benzeyen keskin tatlı baharat |
horseradish n.
|
|
59 |
Gastronomy |
rendelenmiş bayır turpunun sirke veya benzer bir madde ile ıslatılması sonucu oluşturulan baharat |
horse-radish n.
|
|
60 |
Gastronomy |
domates, ketçap, meyve sosu, sarımsak, baharat gibi malzemelerle yapılan mayhoş bir sos |
monkeygland sauce [south africa] n.
|
|
61 |
Gastronomy |
kek üzerine şeker veya baharat serpmek için kullanılan tuzluk |
muffineer n.
|
|
62 |
Gastronomy |
baharat kabı |
spice container n.
|
|
63 |
Gastronomy |
şarap, arpacık soğanı, sirke, baharat ve biberle yapılan bir tür kahverengi sos |
diable n.
|
|
64 |
Gastronomy |
bir tür baharat |
cutchery n.
|
|
65 |
Gastronomy |
baharat veya limonla tatlandırılmış erimiş tereyağı |
drawn butter n.
|
|
66 |
Gastronomy |
mısır'da etlerin üstüne serpilerek veya sos olarak kullanılan öğütülmüş kuru yemiş ve baharat karışımı |
dukka n.
|
|
67 |
Gastronomy |
baharat ve balla tatlandırılmış şarap |
piment n.
|
|
68 |
Gastronomy |
baharat ve balla tatlandırılmış şarap |
pyment n.
|
|
69 |
Gastronomy |
beşli baharat |
five spice powder n.
|
|
|
70 |
Gastronomy |
beşli baharat karışımı |
five spice powder n.
|
|
71 |
Gastronomy |
beşli baharat |
five-spice powder n.
|
|
72 |
Gastronomy |
beşli baharat karışımı |
five-spice powder n.
|
|
73 |
Gastronomy |
tuz, sebze ekstresi, baharat ve monosodyum glutamat karışımı |
seasoned salt n.
|
|
74 |
Gastronomy |
rom, meyve suyu, şeker ve baharat karışımından oluşan bir içecek |
shrub n.
|
|
75 |
Gastronomy |
(doğu hint adaları) bir tür tarçın kabuğu içeren bir baharat |
sintoc n.
|
|
76 |
Gastronomy |
baharat öğütme değirmeni |
spicemill n.
|
|
77 |
Gastronomy |
mevsim bitkilerinden yapılmış baharat |
rub n.
|
|
78 |
Gastronomy |
baharat/sos eklemek |
relish v.
|
|
79 |
Gastronomy |
baharat eklemek (bir yemeğe vb) |
spice up v.
|
|
80 |
Gastronomy |
yeterince tuz ve baharat eklemek |
seasoning v.
|
|
81 |
Gastronomy |
baharat katmamak |
unseason v.
|
|
82 |
Gastronomy |
fazla baharat eklemek |
overspice v.
|
|
83 |
Gastronomy |
rendelenmiş peynir ve baharat ile tatlandırılmış beyaz bir sosla servis edilen |
mornay adj.
|
|
84 |
Gastronomy |
rendelenmiş peynir ve baharat ile tatlandırılmış (beyaz sos) |
mornay adj.
|
|
85 |
Gastronomy |
aşçılıkta baharat niteliğinde olan |
oleraceous adj.
|
|
86 |
Gastronomy |
aşçılıkta baharat olarak kullanılan |
oleraceous adj.
|
|
Botanic |
|
87 |
Botanic |
baharat ve tonik yapımında kullanılan tarçın benzeri aromaya sahip bir iç kabuk |
canella bark n.
|
|
88 |
Botanic |
baharat ve turşu yapımında kullanılan zeytin şekilli kebere meyvesi |
caperberry n.
|
|
89 |
Botanic |
aromatik sarımsı-kahverengi kabuklu, baharat olarak kullanılan tarçının kaynağı olan tropikal bir asya ağacı |
ceylon cinnamon n.
|
|
90 |
Botanic |
aromatik sarımsı-kahverengi kabuklu, baharat olarak kullanılan tarçının kaynağı olan tropikal asya ağacı |
ceylon cinnamon tree n.
|
|
91 |
Botanic |
baharat olarak da kullanılan içi boş silindirik yapraklı çok yıllık bir bitki |
schnittlaugh (allium scorodoprasum) n.
|
|
92 |
Botanic |
baharat olarak da kullanılan içi boş silindirik yapraklı çok yıllık bir bitki |
cive n.
|
|
93 |
Botanic |
aromatik ipliksi yeşil yaprakları olup tohumları baharat olarak kullanılan aromatik bir bitki |
dill (anethum graveolens) n.
|
|
94 |
Botanic |
zencefilgiller familyasına mensup, tohumları baharat olarak kullanılan batı afrika'ya özgü bir bitki |
malaguetta pepper (aframomum melegueta) n.
|
|
95 |
Botanic |
zencefilgiller familyasına mensup, tohumları baharat olarak kullanılan batı afrika'ya özgü bir bitki |
malagueta pepper (aframomum melegueta) n.
|
|
96 |
Botanic |
zencefilgiller familyasına mensup, tohumları baharat olarak kullanılan batı afrika'ya özgü bir bitki |
malagetta pepper (aframomum melegueta) n.
|
|
97 |
Botanic |
tropik asya'ya özgü, baharat olarak kullanılan aromatik tohumlu bir bitki |
black cardamom n.
|
|
98 |
Botanic |
tropik asya'ya özgü, amomum cinsine ait, baharat olarak kullanılan aromatik tohumlu bir bitki |
black cardamon n.
|
|
99 |
Botanic |
tropik asya'ya özgü, baharat olarak kullanılan aromatik tohumlu bir bitki |
amomum subulatum n.
|
|
100 |
Botanic |
tropik asya'ya özgü, baharat olarak kullanılan aromatik tohumlu bir bitki |
amomum costatum n.
|
|
101 |
Botanic |
abd kıyılarına özgü baharat kokulu beyaz çiçeklerden oluşan salkımları olan bir çalı |
white alder n.
|
|
102 |
Botanic |
abd kıyılarına özgü baharat kokulu beyaz çiçeklerden oluşan salkımları olan bir çalı |
clethra alnifolia n.
|
|
103 |
Botanic |
abd kıyılarına özgü baharat kokulu beyaz çiçeklerden oluşan salkımları olan bir çalı |
pepper bush n.
|
|
104 |
Botanic |
abd kıyılarına özgü baharat kokulu beyaz çiçeklerden oluşan salkımları olan bir çalı |
summer sweet n.
|
|
105 |
Botanic |
abd kıyılarına özgü baharat kokulu beyaz çiçeklerden oluşan salkımları olan bir çalı |
sweet pepperbush n.
|
|
106 |
Botanic |
kanella ağacının baharat ve tonik olarak kullanılan aromatik iç kabuğu |
white cinnamon n.
|
|
107 |
Botanic |
rendelenmiş bayır turpunun sirke, limon ile ıslatılması sonucu oluşan baharat |
horse radish n.
|
|
108 |
Botanic |
baharat olarak kullanılan bitki soğanı |
rokambole n.
|
|
109 |
Botanic |
labiatae ve verbenaceae familyalarından olup baharat olarak kullanılan çeşitli hoş kokulu ve aromatik otlara verilen ad |
origanum n.
|
|
110 |
Botanic |
abd kıyılarına özgü baharat kokulu beyaz çiçeklerden oluşan salkımları olan bir çalı |
summersweet n.
|
|
History |
|
111 |
History |
baharat yolu |
the spice route n.
|
|
112 |
History |
baharat yolu |
spice route n.
|
|
113 |
History |
baharat yolu |
the spice road n.
|
|
Religious |
|
114 |
Religious |
(incil'de) altın, baharat ve değerli taş ticareti yapan zengin bir ülke |
saba n.
|
|
115 |
Religious |
(incil'de) altın, baharat ve değerli taş ticareti yapan zengin bir ülke |
sheba n.
|
|
Geography |
|
116 |
Geography |
baharat adaları |
east indies n.
|
|
117 |
Geography |
baharat adaları |
east indies n.
|
|
118 |
Geography |
baharat adaları |
east india n.
|
|
Archaic |
|
119 |
Archaic |
baharat depolama yeri |
spicery n.
|
|
Modern Slang |
|
120 |
Modern Slang |
patates kızartması gibi yiyeceklerin üzerine ekilen biber bazlı bir baharat karışımı |
american chip spice n.
|
|
Star Wars |
|
121 |
Star Wars |
kanatıcı baharat debisi |
bleeder spice flow n.
|
|
122 |
Star Wars |
imparatorluk tıbbi baharat zulası |
imperial medical spice cache n.
|
|
123 |
Star Wars |
baharat yılan balığı |
spice eel n.
|
|
124 |
Star Wars |
baharat yük gemisi |
spice freighter n.
|
|
125 |
Star Wars |
kessel baharat madenleri |
spice mines of kessel n.
|
|
126 |
Star Wars |
baharat kaçakçıları kampı |
spice runners camp n.
|
|
127 |
Star Wars |
baharat tankeri |
spice tanker n.
|
|
128 |
Star Wars |
baharat sınırı |
spice terminus n.
|
|
129 |
Star Wars |
baharat üçgeni |
spice triangle n.
|
|
130 |
Star Wars |
tach drud'un baharat ini |
tach drud's spice den n.
|
|