bileği - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

bileği



Sens de "bileği" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 5 résultat(s)

Turc Anglais
General
bileği hone n.
bileği knife sharpener n.
bileği grinder n.
bileği grindstone n.
Technical
bileği knife sharpener n.

Sens de "bileği" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 147 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
ayak bileği ankle n.
General
ayak bileği tarsus n.
arka ayak bileği gambrel n.
bileği çarkı grindstone n.
atın bileği pastern n.
bileği taşı grindstone n.
bileği taşı hone n.
el bileği wrist n.
bileği taşı rubstone n.
bileği taşı oilstone n.
bileği taşı sharpener n.
bileği taşı knife grinder n.
el bileği kemiği carpal n.
el bileği (kemikleri) carpus n.
kol bileği wrist n.
bileği taşı turkey stone n.
ayak bileği kelepçesi ankle bracelet n.
ayak bileği derinliği ankle-deep n.
ayak bileği koruması ankle protection n.
yan kısımları lastikli, ayak bileği yüksekliğinde bot chelsea boot n.
düz bir alana atılan çakıl taşları veya ayak bileği kemikleri ile bakılan fal astragalomancy n.
düz bir alana atılan çakıl taşları veya ayak bileği kemikleri ile bakılan fal cleromancy n.
elbise kolunun bileği çevreleyen parçası wrist n.
bileği çevreleyen eldiven parçası wrist n.
ayak bileği hizasındaki kadın ve çocuk botu bootie n.
dizgini tutan sol el bileği bridle wrist n.
bileği taşlarının üretilebileceği taş oilstone n.
bileği kapatan şık bir ayakkabı türü shootie n.
bileği incinmek sprain one's ankle/wrist v.
bileği incinmek hurt one's ankle/wrist v.
bileği taşıyla bilemek oilstone v.
bileği taşı tozuyla cilalamak oilstone v.
bileği taşı kayışıyla cilalamak oilstone v.
el bileği ile ilgili carpal adj.
ayak bileği ankle adj.
bileği bükülmez achillean adj.
bileği kapatan (spor ayakkabısı) hightop adj.
bileği kapatan (spor ayakkabısı) high-top adj.
(ayakkabı) bileği açıkta bırakan low-cut adj.
bileği vuruş yönüne çevirerek forehand adv.
bileği vuruş yönüne çevirerek forehanded adv.
Proverb
bükemediğin bileği öpeceksin if you can't beat them, join them
bükemediğin bileği öpeceksin if you can't lick 'em, join 'em
Colloquial
kilolu bir kimsenin baldırı ile bileği arasında kalan kalın bölge cankle n.
bükemediğin bileği öpeceksin if you can't beat 'em expr.
Technical
ayak bileği tarsus n.
bileği çarkı sandstone disk n.
bileği çarkı grindstone n.
bileği taşı whetstone n.
bileği taşı grindstone n.
bileği taşı oilstone n.
bileği taşı grinding stone n.
bileği taşı oil stone n.
bileği taşı rub [dialect] [uk] n.
Textile
ayak bileği civarında biten uzun etek maxi n.
el bileği etrafına giyilen ufak kürk muffettee n.
Automotive
bileği taşı grindstone n.
Medical
ayak bileği ağrısı tarsalgia n.
ayak bileği ağrısı tarsalgia n.
ayak bileği ağrısı tarsalgia n.
ayak bileği yaralanmaları ankle joint injuries n.
ayak bileği ankle n.
ayak bileği kronik lateral instabilitesi chronic lateral instability of the ankle n.
ayak bileği burkulması ankle sprain n.
ayak bileği yaralanmaları ankle injuries n.
ayak bileği yumuşak doku yaralanması ankle soft-tissue injury n.
ayak bileği eklemi ankle joint n.
ayak bileği artroplastisi ankle arthroplasty n.
ayak bileği çıkığı ankle dislocation n.
ayak bileği dezartikülasyonu ankle disarticulation n.
ayak bileği kırığı ankle fracture n.
ayak bileği kol indeksi ankle-brachial index n.
ayak bileği kol indeksi ankle-brachial index n.
ayak-ayak bileği tutulumu foot-ankle involvement n.
bimalleoler ayak bileği kırığı bimalleolar ankle fracture n.
el bileği carpus n.
el bileği artroplasti ameliyatı wrist arthroplasty procedure n.
el bileği wrist n.
el bileği eklemi wrist joint n.
el bileği yaralanmaları wrist injuries n.
sağ ayak bileği right ankle n.
sol ayak bileği left ankle n.
şişmiş ayak bileği swollen ankle n.
spastik el bileği spastic wrist n.
ayak bileği kemiği tarso pref.
Anatomy
ayak bileği kemiği tarsal n.
ayak bileği tarse n.
el bileği kemikleri carpi n.
insanda ayak bileği ve ayak tarağı kemiklerinin arasında bulunan içbükey bir ayak kemiği navicular n.
ayak bileği kemiği tibiale n.
ayak bileği kıkırdağı tibiale n.
ayak bileği tarsal n.
ayak bileği tarsus n.
ayak bileği kemikleri tarsalia n.
ayak bileği ankle n.
ayak bileği tarsi n.
ayak bileği kemiği tarsi n.
ayak bileği kemiği tarsal bone n.
ayak bileği kemiklerinden veya kıkırdaklarından her biri tarsale n.
el bileği wrist n.
el bileği kemiği wrist-bone n.
el ve ayak bileği halka bağları annular carpal and tarsal ligaments n.
ayak bileği ancle [obsolete] n.
ayak bileği eklemi mortise joint n.
ayak bileği eklemi articulatio talocruralis n.
el bileği, ayak bileği veya soluk borusu gibi kısımları çevreleyen bağlar annular ligament n.
pazı ile el bileği arasındaki kısım antibrachium n.
brakiyal arterden çıkarak önkol, el bileği ve el kaslarını besleyen büyük atardamar arteria ulnaris n.
el bileği eklemi articulatio radiocarpea n.
önkol kemiği ile el bileği kemiklerinin arasındaki eklem articulatio radiocarpea n.
el bileği eklemi radiocarpal joint n.
önkol kemiği ile el bileği kemiklerinin arasındaki eklem radiocarpal joint n.
ayak bileği eklemi articulatio talocruralis n.
ayak bileği eklemi mortise joint n.
ayak bileği astragal n.
ayak bileği kemiği astragal n.
ayak bileği kemiklerinden biri ectocuneriform n.
ayak bileği kemiklerinden her biri entocuneiform n.
el veya ayak bileği kemiklerinden biri mesopodiale n.
insan bacağının ayak bileği ekleminin altında kalan bölümü human foot n.
ayak başparmağının bulunduğu tarafta, aşık kemiği ile piramit kemikleri arasında yer alan yedi ayak bileği kemiğinden biri scaphoid n.
ayak başparmağının bulunduğu tarafta, aşık kemiği ile piramit kemikleri arasında yer alan yedi ayak bileği kemiğinden biri scaphoid bone n.
ayak bileği cuit [dialect] [scotland] n.
hem kaval kemiği hem de ayak bileği ile ilgili tibiotarsal adj.
ayak bileği (ile ilgili) tarsal adj.
ayak bileği kemiğine ait astragalar adj.
ayak bileği kemiğiyle ilgili astragalar adj.
ayak bileği kemiğine benzeyen astragaloid adj.
el veya ayak bileği kemiklerine ait mesopodial adj.
el veya ayak bileği kemikleri ile ilişkili mesopodial adj.
ayak bileği kemikleri arası intertarsal adj.
ayak bileği kemiğinin altında yer alan subtalar adj.
Pathology
el bileği kisti wrist ganglion n.
Biology
tek eklemli ayak bileği bulunan monomerous adj.
tek eklemli ayak bileği ile nitelenen monomerous adj.
Zoology
arka ayak bileği gambrel n.
arka ayak bileği cambrel n.
ayak bileği kemikleri anklebone n.
(hayvanda) el bileği wrist n.
Geology
bileği taşı turkey oilstone n.
ayak bileği talus n.
Sport
bileği vuruş yönüne çevirerek yapılan (vuruş) forehand adj.
bileği vuruş yönüne çevirerek yapılan (vuruş) forehanded adj.
Ornithology
ayak bileği boynuz benzeri kılıfla örtülü olan (kuş) laminiplantar adj.
üst üste binmiş bir dizi pulla kaplı (ayak bileği) scutellate adj.
üst üste binmiş bir dizi pulla kaplı (ayak bileği) scutellated adj.
ayak bileği üst üste binmiş bir dizi pul ile kaplı olan scutiped adj.