Historique

bir şeyi içine çekmek

Sens de "bir şeyi içine çekmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	bir şeyi içine çekmek	take something in v.
2	Phrasals	bir şeyi içine çekmek	drink something in v.
3	Phrasals	bir şeyi içine çekmek	suck something up v.

Sens de "bir şeyi içine çekmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 18 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	bir şeyi kendi içine çekmek	absorb something in something v.
2	Phrasals	bir şeyi kendi içine çekmek	absorb something into something v.
3	Phrasals	birini veya bir şeyi içine almak/çekmek	suck someone or something down v.
4	Phrasals	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) kandırarak (bir şeyin) içine çekmek	entrap (someone) in (something) with (something) v.
5	Phrasals	(birini bir şeyi kullanarak/bir yöntemle) kandırarak (bir şeyin) içine çekmek	entrap (someone) into (something) with (something) v.
6	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyin içine çekmek	suck someone or something into something v.
7	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyin içine çekmek	suck someone or something in v.
8	Phrasals	birini/bir şeyi bir sıvının dibine/içine çekmek	suck someone or something under v.
9	Phrasals	birini/bir şeyi tutup bir şeyin içine çekmek	yank someone or something into something v.
10	Phrasals	birini/bir şeyi tutup bir şeyin içine çekmek	yank someone or something v.
11	Phrasals	bir şeyi içine/ciğerlerine çekmek	breathe something in v.
12	Phrasals	(bir şeyi bir şeyin) içine çekmek	drag (something) into (something) v.
13	Phrasals	(bir şeyi bir şeyin) içine çekmek	drag (something) to (something) v.
14	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyin içine sokmak/çekmek	draw someone or something into something v.
15	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyin içine sokmak/çekmek	draw someone or something in v.
16	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyin içine çekmek	engage someone or something in something v.
17	Phrasals	(sis/sel/dalga) birini/bir şeyi içine çekmek	engulf someone or something in something v.
18	Phrasals	(bir şeyi) içine çekmek	engulf in (something) v.