bound to do something - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

bound to do something



Sens de "bound to do something" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 3 résultat(s)

Anglais Turc
Idioms
bound to do something v. bir şey yapacağı kesin olmak
bound to do something v. bir şey yapmaya mahkum olmak
bound to do something v. bir şey yapmak zorunda olmak

Sens de "bound to do something" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 30 résultat(s)

Anglais Turc
Idioms
feel honour-bound to do something v. (bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
be honour-bound to do something v. (bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
feel honor-bound to do something v. (bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
be honour bound to do something v. (birşeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
feel honor bound to do something v. (birşeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
be honor-bound to do something v. (bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
be duty/honour bound to do something [uk] v. bir şeyi kendine görev edinmek
feel duty/honour bound to do something [uk] v. bir şeyi kendine görev edinmek
feel duty bound to (do something) [us] v. (bir şeyi yapmaya) zorunlu hissetmek
feel duty bound to (do something) [us] v. (bir şeyi yapmayı) görevi olarak görmek
be bound to (be or do something) v. kesin (bir şey olacak/yapacak) olmak
be bound to (be or do something) v. muhakkak (bir şey olacak/yapacak) olmak
be bound to (be or do something) v. (bir şey olmaya/yapmaya) eğilimli olmak
be bound to (be or do something) v. (bir şey olacağı/yapacağı) muhtemel olmak
be bound to (be or do something) v. muhtemelen (bir şey olacak/yapacak) olmak
be/feel duty/honour bound to do something [uk] v. bir şeyi yapmayı onur meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
be/feel duty/honour bound to do something [uk] v. bir şeyi yapmayı kendine görev edinmek/bilmek
be/feel duty/honour bound to do something [uk] v. bir şeyi yapmayı şeref meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
be/feel duty/honor bound to do something [us] v. bir şeyi yapmayı onur meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
be/feel duty/honor bound to do something [us] v. bir şeyi yapmayı kendine görev edinmek/bilmek
be/feel duty/honor bound to do something [us] v. bir şeyi yapmayı şeref meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
bound and determined to (do something) adj. (bir şey yapmaya) azmetmiş
bound and determined to (do something) adj. (bir şey yapmak) konusunda azimli
bound and determined to (do something) adj. (bir şey yapmakta) çok kararlı
bound and determined to (do something) adj. (bir şey yapmakta) çok azimli ve kararlı
bound and determined to (do something) adj. (bir şey yapmayı) kafaya koymuş
(in) honor bound (to do something) expr. (bir şeyi yapmak) onur meselesi olmuş
(in) honor bound (to do something) expr. (bir şeyi yapmak) şeref meselesi olmuş
(in) honor bound (to do something) expr. (bir şeyi yapmak) namus meselesi olmuş
(in) honor bound (to do something) expr. (bir şeyi yapmak) onur/namus meselesi olarak zorunlu hale gelmiş