bu yer - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

bu yer



Sens de "bu yer" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
bu yer hir n.
bu yer this pron.

Sens de "bu yer" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 22 résultat(s)

Turc Anglais
General
sulawesi adası'nın güneybatısında yer alan makassar liman kentinde ve bu kentin çevresinde yaşayan endonezyalı bir halka mensup kimse makassarese n.
kuzeybatı afrika'da yer alan mağrip bölgesine veya bu bölgede yaşayan insanlara ait maghrebi adj.
kuzeybatı afrika'da yer alan mağrip bölgesi veya bu bölgede yaşayan insanlar ile ilişkili maghrebi adj.
kuzeybatı afrika'da yer alan mağrip bölgesine veya bu bölgede yaşayan insanlara ait maghribi adj.
kuzeybatı afrika'da yer alan mağrip bölgesi veya bu bölgede yaşayan insanlar ile ilişkili maghribi adj.
kuzeydoğu polonya'da yer alan bir bölge olan masuria'ya veya bu bölgenin sakinlerine ait masurian adj.
kuzeydoğu polonya'da yer alan bir bölge olan masuria veya bu bölgenin sakinleri ile ilişkili masurian adj.
Colloquial
şu ya da bu kimse/şey/yer somebody/something/somewhere or other expr.
Speaking
bu yer neyin nesi? what is this place? expr.
bu yer kiralık mı? is this place for rent? expr.
bu bölgede görülmeye değer bir yer var mı? is there anything in this area worth seeing? expr.
bu gece benimle yemek yer misin? would you have dinner with me tonight? expr.
Trade/Economic
bu sözleşmede yer alıyormuş gibi as if fully set forth herein expr.
Politics
ingiltere'de ortaçağdan bu yana devam eden garter şövalyelik onur nişanı sisteminin başında yer alan kişi chancellor of the order of the Garter n.
Television
esas kadroya dahil olmayıp bu kadroyla birlikte gösteride yer alan kimse guest n.
Medical
karın boşluğu ve bu boşlukta yer alan organların selyeskop aracılığıyla muayenesi endoscopy of abdomen n.
karın boşluğu ve bu boşlukta yer alan organların selyeskop aracılığıyla muayenesi celioscopy n.
Physics
(klasik mekanikte) bir sistemin veya belirli bir zamanda bu sistemde etkili olan kuvvetlerin dinamik değişkenlerinin değerlerinin ileriki zamanda yer alan değişkenlerin değerlerini tümüyle belirlediği ilkesi determinism n.
Social Sciences
sulawesi adası'nın güneybatısında yer alan makassar liman kentinde ve bu kentin çevresinde yaşayan endonezyalı bir halk macassarese n.
Linguistics
yer aldığı pasajla gramer açısından ilişkili olmayan ve bu pasajdan noktalama işaretleriyle ayrılabilen, tamamlayıcı veya açıklayıcı ifade parenthesis n.
Geography
new york'un merkezinde, finger göller bölgesi'nde yer alan ve bu göllerin en uzunu olan buzul gölü lake cayuga n.
karayip denizi'nin doğu kısmında, guadeloupe'ye bağlı olup bu adanın güneydoğusunda yer alan bir ada marie galante n.