catch-up - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

catch-up

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "catch-up" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 3 résultat(s)

Anglais Turc
General
catch-up n. telafi
catch-up n. bir dezavantajın üstesinden gelmeyi amaçlayan strateji
catch-up n. miktar veya oranı belli bir standarda getirmeyi amaçlayan artış

Sens de "catch-up" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 94 résultat(s)

Anglais Turc
General
catch up with v. arayı kapatmak
catch up v. yakalamak
catch up v. yetişmek
catch up v. seviyesine ulaşmak
catch up on v. ihmal edilmiş bir işi yapmak
catch up on v. (arada olup biteni) öğrenmek
catch up on v. tamamlamak
catch up on v. yetişmek
catch up on v. biriken işleri yapmak
catch up on v. ertelenmiş bir işi yapmak
catch up with v. yetişmek
catch up on v. yakalamak
catch up v. etkilemek
catch up v. büyülemek
catch up v. bilgilendirmek
catch up v. geri kalmamak
catch up v. kapıp kaçmak
catch up on v. zaman açığını gidermek
catch up with v. yakalamak
catch up on v. arayı kapatmak
catch up with v. aynı düzeye gelmek
catch up v. aynı düzeye getirmek
catch up with v. -e yetişmek
catch up with v. hızına yetişmek
catch up with the others v. diğerlerini yakalamak
Phrasals
catch up v. aniden tutup kaldırmak
catch up v. istemeden katılmak
catch up with v. hoş olmayan sonuçlar yaratmak
catch up with v. tutuklamak
catch up with v. enselemek
catch up v. kapana kıstırmak
catch up v. hapsetmek
catch up v. sözünü kesmek
catch up v. (atları, katırları, öküzleri) seyahat için hazırlamak
catch up v. tamamlayıp nihayete erdirmek
catch up [brit] v. yetişip geçmek
catch up with v. güncelleştirmek
catch up with v. (bilgiyi) tazelemek
catch up v. arayı kapatmak
catch up v. kızışmak
catch up to v. yakalamak
catch up v. görüşüp son havadisleri almak/vermek
catch up v. hasret gidermek
catch up v. görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak
catch up v. aradaki mesafeyi kapatmak
catch up v. kapılmak
catch up v. kaldırmak
catch up v. yükseltmek
catch up v. havalandırmak
catch up v. bulaşmak
catch up v. karışmak
catch up v. batmak
catch up in (something) v. (biri şeye) kapılmak
catch up in (something) v. (bir şeye) kaptırmak
catch up in (something) v. (bir şeyin) içine çekmek
catch up in (something) v. (bir şeye) dahil etmek
catch up in (something) v. (bir şeye) bulaştırmak
catch up in (something) v. (bir şeye) karıştırmak
catch up on (something) v. (bir şeyi) öğrenmek
catch up on (something) v. gündemi yakalamak
catch up on (something) v. (bir şeyle) ilgili arayı kapatmak
catch up on (something) v. (ihmal edilmiş bir işi) yapmak
catch up on (something) v. (ertelenmiş bir işi) yapmak
catch up on (something) v. (bir şeyi) telafi etmek
catch up to (something or someone) v. (birini/bir şeyi) yakalamak
catch up to (something or someone) v. (birine/bir şeye) yetişmek
catch up to (something or someone) v. (biriyle/bir şeyle) arayı kapatmak
catch up with (someone) v. (biriyle) görüşüp son havadisleri almak/vermek
catch up with (someone) v. (biriyle) hasret gidermek
catch up with (someone) v. (biriyle) görüşüp son görüşmeden beri neler olup bittiğini konuşmak
catch up with (someone) v. (biriyle) arayı kapatmak)
catch up with (someone) v. (birini) enselemek
catch up with (someone) v. (birini) tutuklamak
catch up with (someone) v. uzun süredir aranan (birini) yakalamak
catch up with (someone) v. (birini) yakalamak
catch up with (someone) v. (birine) yetişmek
catch up with (someone) v. (biriyle) aradaki mesafeyi kapatmak
catch up with (someone) v. (birinin) hızına yetişmek
catch up with (someone) v. (biriyle) görüşmek
catch up with (someone) v. (biriyle) sonra görüşmek
catch up with (someone) v. (biri için) hoş olmayan sonuçlar yaratmak
catch up with (someone) v. (birinin) sonradan başına bela olmak
Colloquial
catch up on sleep v. uykusunu alabilmek
Idioms
play catch-up v. arayı kapatmak için sıkı çalışmak/fazla mesai yapmak
catch up with the times v. çağı yakalamak
play catch-up v. telafi çalışması yapmak
catch up in v. (saçını vb) kaptırmak
Speaking
we should catch up sometime expr. bir ara görüşelim
lies will always catch up with you expr. yalanlar mutlaka ortaya çıkar
I'll catch up expr. yetişirim
Trade/Economic
catch-up work n. bilgilendirme çalışması
Computer
catch up expr. yakala
Medical
catch-up dose n. yakalama dozu
Slang
catch up v. uyuşturucuyu bırakmak