clarify - Turc Anglais Dictionnaire

clarify

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "clarify" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 34 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
clarify v. açıklamak
It is important that Turkey should be included, based on the principles clarified at Helsinki.
Helsinki'de açıklanan ilkeler temelinde Türkiye'nin de dahil edilmesi önemlidir.

More Sentences
clarify v. aydınlığa kavuşturmak
We need to clarify a few details.
Birkaç ayrıntıyı aydınlığa kavuşturmamız gerekiyor.

More Sentences
clarify v. berraklaşmak
General
clarify v. açıklığa kavuşmak
Until the overall situation is clarified Parliament cannot come to any firm conclusions itself.
Genel durum açıklığa kavuşana kadar Parlamento'nun kendisi de kesin bir sonuca varamaz.

More Sentences
clarify v. açıklık getirmek
Thirdly, I would like to have something clarified.
Üçüncü olarak bir konuya açıklık getirilmesini istiyorum.

More Sentences
clarify v. açıklığa kavuşturmak
They proposed a meeting to clarify the issue.
Konuyu açıklığa kavuşturmak için bir toplantı önerdiler.

More Sentences
clarify v. süzmek
Clarifying butter removes all the milk and water from it.
Tereyağını süzmek içerisindeki tüm sütü ve suyu alır.

More Sentences
clarify v. netleştirmek
The present text from Parliament has clarified the objectives and tasks of the Agency.
Parlamento'dan gelen mevcut metin Ajans'ın hedef ve görevlerini netleştirmiştir.

More Sentences
clarify v. açık bir şekilde anlatmak
clarify v. berraklaştırmak
clarify v. durultmak
clarify v. durulmak
clarify v. arınmak
clarify v. açılmak
clarify v. açıklık kazanmak
clarify v. açıklanmak
clarify v. açıklık kazandırmak
clarify v. aydınlatmak
clarify v. aydınlanmak
clarify v. temizlemek
clarify v. tasfiye etmek
clarify v. arıtmak
clarify v. daha iyi anlaşılmasını sağlamak
clarify v. aydınlatmak (birini/bir konuyu)
clarify v. projeksiyon tutmak
Technical
clarify v. arıtmak
clarify v. temizlemek
clarify v. yabancı maddelerinden ayırmak (sıvı)
clarify v. (yağ) ısıtarak temizlemek
clarify v. (yağ) ısıtarak arındırmak
clarify v. (yağ) temizlenmek
clarify v. (yağ) arınmak
Meteorology
clarify v. (hava) açmak
clarify v. (sis, bulut) dağılmak

Sens de "clarify" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 14 résultat(s)

Anglais Turc
General
clarify the subject v. konuyu açıklığa kavuşturmak
At this stage, it is difficult for me to clarify the subject of these recommendations.
Bu aşamada bu tavsiyelerin konusunu açıklığa kavuşturmak benim için zor.

More Sentences
clarify the situation v. durumu açıklığa kavuşturmak
It therefore became necessary to clarify the situation, particularly following the events of 11 September 2001.
Bu nedenle, özellikle 11 Eylül 2001 olaylarının ardından durumu açıklığa kavuşturmak gerekli hale gelmiştir.

More Sentences
Phrases
to clarify expr. açıklamak gerekirse
I thought I needed to clarify the truth to these prison guards.
Bu hapishane gardiyanlarına gerçeği açıklamam gerektiğini düşündüm.

More Sentences
General
clarify a matter v. aydınlığa kavuşturmak
clarify the matter v. konuyu açıklığa kavuşturmak
clarify [obsolete] v. yüceltmek
clarify [obsolete] v. kutsallaştırmak
clarify [obsolete] v. yükseltmek
clarify [obsolete] v. başkalaştırmak
clarify [obsolete] v. ilahlaştırmak
Phrases
in order to clarify (it) expr. açıklayıcı olması açısından
just to clarify expr. açıklamak gerekirse
Trade/Economic
in order to clarify the subject expr. konuya açıklık getirmek üzere
Gastronomy
clarify fat v. yağı temizlemek