Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | düşüncesiyle | with the thought that adv. |
General | düşüncesiyle | in contemplation of prep. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | daha sonra kullanılır düşüncesiyle biriktirilen eşyalar | rammle n. |
General | başarıya giden her yol mübahtır düşüncesiyle hareket eden kimse | barry n. |
General | terhis edilme düşüncesiyle mutlu hisseden | demob-happy adj. |
General | bir şeyin gerçekleşebileceği düşüncesiyle | in anticipation of adv. |
General | ne olur ne olmaz düşüncesiyle | in case adv. |
Idioms | ||
Idioms | (bir şeyin) düşüncesiyle bile rengi atmak/kaçmak/uçmak | pale at the notion of (something) v. |
Idioms | (bir şeyin) düşüncesiyle bile rengi atmak/kaçmak/uçmak | pale at the thought of (something) v. |
Idioms | düşüncesiyle ürpermek | shudder at the thought v. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | gerçekleşebileceği düşüncesiyle | ahead adv. |