düz yuvarlak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

düz yuvarlak



Sens de "düz yuvarlak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Technical
düz yuvarlak terete n.

Sens de "düz yuvarlak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 35 résultat(s)

Turc Anglais
General
iskoçya'ya ait düz yuvarlak bir şapka bal n.
çelik kapan üzerindeki metalde yuvarlak düz disk pan n.
yalnızca düz oval zemine işlenen ve arka kısmı hafif yuvarlak olan mücevher scaraboid n.
düz ve yuvarlak terete adj.
bir yanı düz, diğer yanı yuvarlak olan plano-orbicular adj.
yalnızca düz oval zemine işlenen ve arka kısmı hafif yuvarlak olan bir mücevhere ait scaraboid adj.
yalnızca düz oval zemine işlenen ve arka kısmı hafif yuvarlak olan bir mücevheri oluşturan scaraboid adj.
bir tarafı düz bir tarafı yuvarlak olan semicolumnar adj.
bir tarafı düz diğer tarafı yuvarlak olan semiround adj.
bir tarafı yuvarlak diğer tarafı düz olan semiterete adj.
Technical
deliğin üstündeki yuvarlak ve düz kapak eye [southern us] n.
ham kauçuktan yapılan yuvarlak düz parça biscuit n.
geniş ve düz tabanlı yuvarlak mürekkep hokkası loggerhead n.
(tahlillerde kullanılan) düz yüzeyli yuvarlak metal boncuk cornet n.
(tahlillerde kullanılan) düz yüzeyli yuvarlak metal boncuk cornette n.
Television
görüntü ekranı dikey olarak düz fakat yatay olarak yuvarlak olan flatscreen [dated] adj.
Textile
(yuvarlak veya düz örme makinesinde) inç başı bulunan iğne cut n.
yuvarlak veya düz örme makinesi iğnesinden çıkan ince kumaş dokusu cut n.
Gastronomy
ortasına soğan konan düz ve yuvarlak bir tür hamur işi bialy n.
düz ve yuvarlak pasta keki galette n.
düz ve yuvarlak kek şeklinde hazırlanan yemek galette n.
Biology
yuvarlak uçlu ve çoklu kamçılı sarmal, kıvrık veya düz şekilli olup primatların mide mukozasında bulunan bir aerobik bakteri cinsi heliobacter n.
yuvarlak uçlu ve çoklu kamçılı sarmal, kıvrık veya düz şekilli olup primatların mide mukozasında bulunan bir aerobik bakteri cinsi genus heliobacter n.
düz ve yuvarlak şekilli placentiform [rare] adj.
Marine Biology
yuvarlak, düz ve çift kabuklu küçük deniz yumuşakçalarının bulunduğu bir cins lepton n.
Botanic
güneydoğu abd'de yetişen, düz yuvarlak sert yaprakları ve sivri uçlu çanak yaprakları olan bir hasırotu needle rush (juncus roemerianus) n.
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu fanweed (thlaspi arvense) n.
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu field pennycress n.
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu french weed n.
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu mithridate mustard n.
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu penny grass n.
daha önce kuzey amerika'da yetişmeyen fakat sonradan getirilen, yuvarlak ve düz tohum kabukları olan kötü kokulu bir avrasya otu stinkweed n.
yuvarlak ve altı düz bir kökü olan turnip-rooted adj.
düz ve yuvarlak şeklinde disciform adj.
Sport
ortasında yuvarlak bir engel olan ince düz halı üzerinde oynanan bowling oyunu carpet bowling n.