dayanılmaz - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

dayanılmaz



Sens de "dayanılmaz" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 24 résultat(s)

Turc Anglais
General
dayanılmaz beyond endurance adj.
dayanılmaz unendurable adj.
dayanılmaz intolerable adj.
dayanılmaz past endurance adj.
dayanılmaz beyond all bear adj.
dayanılmaz irresistible adj.
dayanılmaz beyond bearing adj.
dayanılmaz opposeless adj.
dayanılmaz beyond all bearing adj.
dayanılmaz unbearable adj.
dayanılmaz insufferable adj.
dayanılmaz cruel adj.
dayanılmaz insupportable adj.
dayanılmaz resistless adj.
dayanılmaz excruciating adj.
dayanılmaz unsufferable adj.
dayanılmaz agonising adj.
dayanılmaz untolerable adj.
dayanılmaz impatient [obsolete] adj.
dayanılmaz importable [obsolete] adj.
Colloquial
dayanılmaz more than flesh and blood can stand expr.
Idioms
dayanılmaz more than flesh and blood can endure expr.
Archaic
dayanılmaz intolerable adj.
Slang
dayanılmaz hellacious adj.

Sens de "dayanılmaz" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 41 résultat(s)

Turc Anglais
General
varolmanın dayanılmaz hafifliği unbearable lightness of being n.
dayanılmaz yıkıcı güç juggernaut n.
dayanılmaz cazibe irresistible attraction n.
dayanılmaz olma unendurableness n.
dayanılmaz kimse unpleasant person n.
dayanılmaz kimse disagreeable person n.
dayanılmaz kadın unpleasant woman n.
dayanılmaz kadın disagreeable woman n.
dayanılmaz olma intolerability n.
dayanılmaz derecede acı veren excruciating adj.
dayanılmaz derecede acı veren agonising adj.
(acı) dayanılmaz grinding adj.
dayanılmaz (kimse) disagreeable adj.
dayanılmaz bir şekilde intolerably adv.
dayanılmaz bir şekilde insufferably adv.
dayanılmaz bir şekilde unbearably adv.
dayanılmaz ağrılar çekecek şekilde excruciatingly adv.
dayanılmaz bir şekilde insupportably adv.
dayanılmaz ağrılar çekecek şekilde agonizingly adv.
dayanılmaz bir şekilde unendurably adv.
dayanılmaz bir şekilde overpoweringly adv.
dayanılmaz bir şekilde intolerable adv.
dayanılmaz bir şekilde crushingly adv.
Colloquial
dayanılmaz/katlanılmaz kişi/şey someone or something from hell n.
dayanılmaz cazibe irresistible lure n.
dayanılmaz olmak be beyond endurance v.
dayanılmaz/çekilmez biri/bir şey olmak be the (absolute) limit [old-fashioned] v.
(biri için) dayanılmaz/katlanılmaz olmak be too much (for somebody) v.
zararlı ama çok güzel/dayanılmaz/lezzetli naughty but nice adj.
işler dayanılmaz/çekilmez hale geldi enough is too much expr.
durum dayanılmaz/çekilmez hale geldi enough is too much expr.
Idioms
dayanılmaz/çekilmez noktada olmak be the (absolute) limit v.
dayanılmaz ses çıkartmak grate on v.
dayanılmaz olmak be the end v.
dayanılmaz şekilde istemek/ihtiyaç duymak want so bad (that) (one) can taste it v.
(bir şeyi) dayanılmaz şekilde istemek want (something) so bad (that) (one) can taste it v.
(bir şeye) dayanılmaz şekilde ihtiyaç duymak want (something) so bad (that) (one) can taste it v.
biri için dayanılmaz too hot for somebody adj.
dayanılmaz/çekilmez noktada olan the (absolute) limit expr.
dayanılmaz şekilde (istemek, ihtiyaç duymak) so bad one can taste it expr.
Psychology
dayanılmaz bir istek compulsion n.