Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
en zayıf
Sens de
"en zayıf"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
en zayıf
leanest
adj.
2
General
en zayıf
feeblest
adj.
Sens de
"en zayıf"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 20 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
en zayıf halka
weakest link
n.
2
General
hedefin en zayıf noktası
target stress point
n.
3
General
his oluşturan en zayıf uyartıyı kullanarak ölçülen duyarlılık derecesi
sensitivity
n.
4
General
en zayıf olan
skinniest
adj.
5
General
en zayıf şekilde
weakliest
adv.
Proverb
6
Proverb
bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür
chain is no stronger than its weakest link
7
Proverb
zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür
a chain is only as strong as its weakest link
8
Proverb
bir zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür
a chain is no stronger than its weakest link
Colloquial
9
Colloquial
en zayıf halka
weak sister [us]
n.
10
Colloquial
en zayıf yerinden/en zayıf yerine
where you live
expr.
Idioms
11
Idioms
en zayıf nokta
an achilles heel
n.
12
Idioms
en zayıf nokta
an achilles heel
n.
13
Idioms
birini en zayıf noktasından vurmak
hit somebody where it hurts most
v.
14
Idioms
birini en zayıf noktasından vurmak
hit (one) where it hurts (most)
v.
Trade/Economic
15
Trade/Economic
bir üretim sistemindeki en zayıf halka
bottleneck
n.
Military
16
Military
hedefin en zayıf noktası
vulnerable node
n.
17
Military
hedefin en zayıf noktası
target stress point
n.
Sport
18
Sport
(eskrimde) kılıcın en güçlü kısmı ile rakibin kılıcının en zayıf noktasına baskı uygulayıp kılıcı diğerininkinin keskin kısmından aşağıya kaydırarak yapılan hücum
glide
n.
19
Sport
(eskrimde) kılıcın en güçlü kısmını rakibinkinin en zayıf kısmına bastırıp bıçağını baştan aşağı sıyırma şeklinde yapılan hücum
graze
n.
Ornithology
20
Ornithology
tavuk kuluçkasındaki en küçük ve zayıf kuş
nisgul [dialect]
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of en zayıf
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy