Turc | Anglais | |
---|---|---|
Phrases | ||
Phrases | evde yalnız | alone at home adj. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | evde yalnız olmak | be home alone v. |
General | evde yalnız olmak | be alone at home v. |
Phrases | ||
Phrases | evde yalnız başına | alone at home expr. |
Colloquial | ||
Colloquial | evde yalnız bırakılmış (çocuk) | home-alone adj. |
Idioms | ||
Idioms | annesi ve babası çalıştığından dolayı sürekli evde yalnız kalan çocuk | a latchkey child n. |
Idioms | annesi ve babası çalıştığından dolayı sürekli evde yalnız kalan çocuk | a latchkey kid n. |
Idioms | çocukları yuvadan uçup evde yalnız kalmış aile/ebeveyn | an empty nester n. |
Idioms | çocukları yuvadan uçup evde yalnız kalmış aile/ebeveyn | an empty nester n. |
Idioms | çocukları yuvadan uçup evde yalnız kalmış aile/ebeveynler | empty-nesters n. |
Speaking | ||
Speaking | evde yalnız mısın? | are you home alone? expr. |
Speaking | evde yalnız mısınız? | are you home alone? expr. |