Historique

göründüğü gibi

Sens de "göründüğü gibi" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	göründüğü gibi	at face value adv.
2	General	göründüğü gibi	on paper adv.
Idioms
3	Idioms	göründüğü gibi	it looks like a duck and swims like a duck, then it is a duck expr.

Sens de "göründüğü gibi" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 45 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	yeryüzüyle gökyüzünün birleşmiş gibi göründüğü yer	horizon n.
2	General	çelik fırınında metal banyosunun kaynıyor gibi göründüğü aşama	bile [dialect] n.
3	General	göründüğü gibi olmamak	not what it looks like v.
4	General	göründüğü gibi olmamak	not as it seems v.
5	General	göründüğü gibi olmamak	not what it appears to be v.
6	General	konuyu olduğu gibi değil göründüğü gibi ele almak	take matters at face value v.
Phrasals
7	Phrasals	(birini/bir şeyi) dışarıdan göründüğü gibi kabul etmek	take (someone or something) at face value v.
Phrases
8	Phrases	hiçbir şey göründüğü gibi değildir	nothing is as it seems expr.
9	Phrases	hiçbir şey göründüğü gibi değildir	nothing is as it appears expr.
10	Phrases	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glitters is not gold expr.
11	Phrases	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glistens is not gold expr.
12	Phrases	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glisters is not gold expr.
13	Phrases	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glitters is not gold expr.
14	Phrases	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glistens is not gold expr.
15	Phrases	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glisters is not gold expr.
Proverb
16	Proverb	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glitters is not gold
17	Proverb	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glistens is not gold
18	Proverb	hiçbir şey dışarıdan göründüğü gibi değildir	all that glistees is not gold
Colloquial
19	Colloquial	hayat göründüğü gibi değildir	life is not what it seems expr.
Idioms
20	Idioms	göründüğü gibi olmayan kimse veya şey	a whited sepulcher n.
21	Idioms	göründüğü gibi olmayan kişi	empty suit n.
22	Idioms	göründüğü gibi olmama	false colors n.
23	Idioms	göründüğü gibi olmayan kimse	a whited sepulchre n.
24	Idioms	göründüğü gibi olmak	wear one's heart on one's sleeve v.
25	Idioms	göründüğü gibi kabul etmek	take something at face value v.
26	Idioms	göründüğü gibi kabul etmek	take someone at face value v.
27	Idioms	(birine) aslında göründüğü kadar iyi olmayan bir şeyi iyiymiş gibi satmak/vermek	hand (one) a lemon v.
28	Idioms	dışarıdan göründüğü gibi kabul etmek	take at face value v.
29	Idioms	dışarıdan göründüğü gibi kabul edilmek/değerlendirilmek	be taken at face value v.
30	Idioms	göründüğü gibi olmak	wear heart on sleeve v.
31	Idioms	göründüğü gibi olmak	wear your heart on your sleeve v.
32	Idioms	hiçbir şey/insanlar göründüğü gibi değildir	the map is not the territory expr.
33	Idioms	hiçbir şey/insanlar dışarıdan göründüğü gibi değildir	the map is not the territory expr.
Speaking
34	Speaking	bence olay göründüğü gibi	i think it's what it looks like expr.
35	Speaking	göründüğü gibi değil	this is not what it looks like expr.
36	Speaking	gördüklerinize aldanmayın çünkü hiçbir şey göründüğü gibi değil	don't be fooled by what you see because nothing is what it seems expr.
Technical
37	Technical	metal banyosunun gaz çıkışı nedeniyle kaynıyormuş gibi göründüğü aşama	boil n.
Computer
38	Computer	ekranda görüntülenen metin ve grafiklerin aynen basılı halleri gibi göründüğü (bilgisayar sistemi)	wysiwyg adj.
39	Computer	ekranda göründüğü gibi	as shown on screen expr.
40	Computer	yazıldığında göründüğü gibi	as shown when printed expr.
Biology
41	Biology	endodermin epiblastın iç yüzeyinde küçük bir disk gibi göründüğü blastoderm bölümü	gastrodisc n.
Astronomy
42	Astronomy	göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta	apex of the sun's way n.
43	Astronomy	göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta	solar apex n.
44	Astronomy	merkür ve venüs geçişlerinde gezegenin siyah bir bağ ile güneşe bağlıymış gibi göründüğü optik bir olay	black drop n.
45	Astronomy	merkür ve venüs geçişlerinde gezegenin siyah bir bağ ile güneşe bağlıymış gibi göründüğü optik bir olay	black ligament n.