Historique

gereksiz yere

Sens de "gereksiz yere" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	gereksiz yere	needlessly adv.
2	General	gereksiz yere	wantonly adv.
3	General	gereksiz yere	unduly adv.
4	General	gereksiz yere	redundantly adv.
5	General	gereksiz yere	unnecessarily adv.
6	General	gereksiz yere	superfluously adv.
7	General	gereksiz yere	distemperately adv.
8	General	gereksiz yere	gratis adv.
9	General	gereksiz yere	unneedfully adv.

Sens de "gereksiz yere" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 50 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	kelimeleri gereksiz yere tekrar eden kimse	battologist n.
2	General	kelimeleri gereksiz yere tekrar etme	battology n.
3	General	gereksiz yere veya kasti olarak verilen zarar veya uygulanan şiddet	mayhem n.
4	General	gereksiz yere endişelenen kimse	worrit [dialect] n.
5	General	gereksiz yere üstü kapalı konuşma	gibberish n.
6	General	gereksiz yere telaşlanmak	fuss v.
7	General	gereksiz yere endişelenmek	worry unduly v.
8	General	gereksiz yere endişelenmek	worry needlessly v.
9	General	gereksiz yere endişelenmek	worry unnecessarily v.
10	General	gereksiz yere uzamak	drag out v.
11	General	gereksiz yere zaman harcamak	fritter away time v.
12	General	gereksiz yere zaman harcamak	waste time in vain v.
13	General	gereksiz yere zorlamak	wiredraw v.
14	General	gereksiz yere düzeltmek	overcorrect v.
15	General	gereksiz yere vakit öldürmek	doodle v.
16	General	gereksiz yere gözetimde tutmak	dry-nurse v.
17	General	gereksiz yere bunaltmak	cumber v.
18	General	gereksiz yere telaşlanmak	fike v.
19	General	gereksiz yere tekrarlayan	tautologous adj.
20	General	kelimeleri gereksiz yere tekrar eden	battological adj.
21	General	gereksiz yere övülmüş	bepuffed adj.
22	General	gereksiz yere karmaşıklaştırılmış	over-engineered adj.
23	General	gereksiz yere sırnaşmayan	cloyless adj.
24	General	hataları gereksiz yere göze sokan	faultfinding adj.
25	General	hataları gereksiz yere göze sokan	fault-finding adj.
26	General	gereksiz yere uzatarak	desperately adv.
Colloquial
27	Colloquial	(gereksiz yere veya aşırı derecede) azarlamak	have a go [uk] v.
Idioms
28	Idioms	gereksiz yere yaygara koparma	a fuss about nothing n.
29	Idioms	gereksiz yere yaygara koparma	a fuss over nothing n.
30	Idioms	olayı gereksiz yere büyütme	a fuss about nothing n.
31	Idioms	olayı gereksiz yere büyütme	a fuss over nothing n.
32	Idioms	gereksiz yere telaş yapma/büyütme	a fuss about nothing n.
33	Idioms	gereksiz yere heyecanlı davranmak	blow a hype v.
34	Idioms	yaşanılan sıkıntıyı gereksiz yere uzatmak	prolong the agony v.
35	Idioms	yaşanılan stresi gereksiz yere uzatmak	prolong the agony v.
36	Idioms	yaşanılan zorluğu/rahatsızlığı gereksiz yere uzatmak	prolong the agony v.
37	Idioms	gereksiz yere endişelenmek	borrow trouble v.
38	Idioms	ortada henüz bir şey yokken gereksiz yere endişelenmeye başlamak	meet trouble halfway v.
39	Idioms	lüzumsuz/gereksiz yere başkasından yardım beklemek	have (one's) hand out v.
40	Idioms	lüzumsuz/gereksiz yere başkasından iyilik beklemek	have (one's) hand out v.
41	Idioms	gereksiz yere yardım/iyilik talep etmek	have (one's) hand out v.
Trade/Economic
42	Trade/Economic	gereksiz yere katlanılan zorluk	undue hardship n.
Law
43	Law	aynı iddia ile ilgili gereksiz yere birden fazla dava açılması	multiplicity of actions n.
Informatics
44	Informatics	olası müşterileri etkilemek için internet sayfasına gereksiz yere eklenmiş animasyonlu grafikler	dancing baloney n.
Automotive
45	Automotive	vantilatörün motoru gereksiz yere fazla soğutmaması için devreden çıkartmaya yarayan tertibat	fan clutch n.
Medical
46	Medical	gereksiz yere ya da lüzumundan pahalıya tedavi	overtreatment n.
Slang
47	Slang	gereksiz yere resmi giyinmek	dude up v.
48	Slang	gereksiz yere resmi giyinmiş	duded up adj.
British Slang
49	British Slang	gereksiz yere telaşlanan pimpirik tip	faffer n.
50	British Slang	gereksiz yere telaşlanmak	faff v.