Historique

get on (someone or something)

Sens de "get on (someone or something)" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 5 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Phrasals
1	Phrasals	get on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne gitmek
2	Phrasals	get on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) sıkıştırmak
3	Phrasals	get on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) taciz etmek
4	Phrasals	get on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) sıkıntı vermek
5	Phrasals	get on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) rahat bırakmamak

Sens de "get on (someone or something)" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 69 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Phrasals
1	Phrasals	get down on (someone or something) v.	(birinin veya bir şeyin) üstüne gitmek
2	Phrasals	get down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye) negatif yaklaşmak
3	Phrasals	get down on (someone or something) v.	(birine veya bir şeye karşı) negatif düşüncelere sahip olmak
4	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeye/birine eşlik etmesi için görevlendirmek
5	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeye/birine katılması için görevlendirmek
6	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeye/birine bakması için atamak
7	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeyle/biriyle ilgilenmesi için atamak
8	Phrasals	get someone on someone or something v.	birini birinin/bir şeyin yanına vermek
9	Phrasals	get someone on someone or something v.	birini biriyle/bir şeyle ilgilenmesi için görevlendirmek
10	Phrasals	get someone on someone or something v.	birini birine/bir şeye bakması için görevlendirmek
11	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) devam etmek
12	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) hayatta kalmak
13	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) idare etmek
14	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) ayakta kalmak
15	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) başının çaresine bakmak
16	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) dayanmak
17	Phrasals	get someone on someone or something v.	birini biri/bir şey için görevlendirmek
18	Phrasals	get someone on someone or something v.	birini birine/bir şeye bakması için atamak/görevlendirmek
19	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey) olmadan idare etmek
20	Phrasals	get on (without someone or something) v.	(biri/bir şey olmadan) geçinmek
Colloquial
21	Colloquial	get tough on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) sert olmak/davranmak
22	Colloquial	get tough on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) müsamahasız olmak/davranmak
23	Colloquial	get tough on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) acımasız olmak/davranmak
Idioms
24	Idioms	get the bulge on (someone or something) v.	avantaj/üstünlük elde etmek
25	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) nişan almak
26	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) namlu/silah doğrultmak
27	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) hedef almak
28	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) dikkat çekmek
29	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) odaklanmak
30	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) iyice anlamak
31	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	iyice farkına varmak
32	Idioms	get a bead on (someone or something) v.	anlamak
33	Idioms	get the drop on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
34	Idioms	get the drop on (someone or something) v.	(birine/bir şeye karşı) bir avantaj elde etmek/avantajlı duruma geçmek
35	Idioms	get the drop on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak/öne geçmek
36	Idioms	get one up on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj elde etmek
37	Idioms	get one up on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj kazanmak
38	Idioms	get one up on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı üstünlük elde etmek
39	Idioms	get one up on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı üstünlük sağlamak
40	Idioms	get one up on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak
41	Idioms	get an eyeball on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) görmek
42	Idioms	get an eyeball on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) fark etmek
43	Idioms	get an eyeball on (someone or something) v.	(biri/bir şey) gözüne ilişmek
44	Idioms	get an edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantajı ele geçirmek
45	Idioms	get an edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
46	Idioms	get an edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj elde etmek
47	Idioms	get an edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantajlı durumda olmak
48	Idioms	get the edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantajı ele geçirmek
49	Idioms	get the edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
50	Idioms	get the edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj elde etmek
51	Idioms	get the edge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantajlı durumda olmak
52	Idioms	get revenge on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) intikam almak
53	Idioms	get revenge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) ödetmek
54	Idioms	get revenge on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) hıncını almak
55	Idioms	get revenge on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) öç almak
56	Idioms	get revenge on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) misilleme yapmak
57	Idioms	get the draw on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) avantajlı durumda olmak
58	Idioms	get the draw on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) geçmek
59	Idioms	get the draw on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) enselemek
60	Idioms	get the jump on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı avantaj elde etmek
61	Idioms	get the jump on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) erken davranmak
62	Idioms	get the jump on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
63	Idioms	get the lowdown (on someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) derinlemesine bilgi sahibi olmak
64	Idioms	get the lowdown (on someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) kapsamlı ayrıntılar almak veya bulmak
65	Idioms	get the upper hand on (someone or something) v.	(birine/bir şeye karşı) büyük avantaj sağlamak
66	Idioms	get the upper hand on (someone or something) v.	(birine/bir şeye karşı) üstün çıkmak/üstünlük sağlamak
67	Idioms	get the upper hand on (someone or something) v.	(birine/bir şeye karşı) galip gelmek
68	Idioms	get the upper hand on (someone or something) v.	(biri/bir şey karşısında) öne geçmek
69	Idioms	get the upper hand on (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) alt etmek