ile ilişkilendirilen - Turc Anglais Dictionnaire

ile ilişkilendirilen

Sens de "ile ilişkilendirilen" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
General
ile ilişkilendirilen correlated with adj.

Sens de "ile ilişkilendirilen" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 67 résultat(s)

Turc Anglais
General
güzellik ve cazibe ile ilişkilendirilen kadın glamour girl n.
(kral arthur'un yuvarlak masa efsanesi ile ilişkilendirilen) ingiliz yapıları round table n.
(kral arthur'un yuvarlak masa efsanesi ile ilişkilendirilen) doğal ingiliz oluşumları round table n.
bir mevsimle, haftanın bir günüyle veya başka herhangi bir dönem ile ilişkilendirilen örüntü, değişim veya dalgalanma seasonalities n.
yunan tanrısı pan ile ilişkilendirilen orman ruhlarına verilen ad silvanus n.
yunan tanrısı pan ile ilişkilendirilen orman ruhlarına verilen ad sylvanus n.
90'larda ortaya çıkmış olan ve x kuşağı ile ilişkilendirilen bir alt kültürün mensubu slacker n.
slavlık ile ilişkilendirilen unsur slavism n.
... ile ilişkilendirilen anlamına gelen son ek -ic suf.
... ile ilişkilendirilen anlamına gelen son ek -ical suf.
Politics
joseph stalin ile ilişkilendirilen komünizm ilkeleri stalinism n.
alt tabaka ile ilişkilendirilen lower-class adj.
Tourism
trajedi, felaket ve ölüm ile ilişkilendirilen yerlere gerçekleştirilen turizm dark tourism n.
Computer
(nesneye dayalı programlamada) bir sınıfın her bir örneği ile ilişkilendirilen fonksiyon veya veri member n.
Medical
temiz kanda anormal derecede oksijen azlığı ile ilişkilendirilen anoxemic adj.
Anatomy
içkulaktaki işitme ve denge fonksiyonları ile ilişkilendirilen sıvı dolu zarsı keseler membranous labyrinth n.
çene altı tükürük bezleri ile ilişkilendirilen submandibular adj.
Physiology
genellikle uyanık bir gevşeme durumu ile ilişkilendirilen elektriksel ritim alpha n.
genellikle uyanık bir gevşeme durumu ile ilişkilendirilen elektriksel ritim alpha wave n.
genellikle uyanık bir gevşeme durumu ile ilişkilendirilen elektriksel ritim alpha rhythm n.
Pathology
migren ile ilişkilendirilen geçici görme bozukluğu teichopsia n.
kan dolaşımında trombositlerde azalma ile ilişkilendirilen purpura thrombocytopenic purpura n.
kan dolaşımında trombositlerde azalma ile ilişkilendirilen purpura werlhof's disease n.
kan dolaşımında trombositlerde azalma ile ilişkilendirilen purpura purpura hemorrhagica n.
kan dolaşımında trombositlerde azalma ile ilişkilendirilen purpura idiopathic thrombocytopenic purpura n.
ortamda stafilokok varlığı ile ilişkilendirilen ciddi akut (bazen ölümcül) olabilen bir enfeksiyondan kaynaklanan sendrom toxic shock n.
iştah kaybı, şişkinlik, kilo kaybı, kas ağrısı ve steatore şeklinde ortaya çıkan, çölyak hastalığı, spru ve kistik fibroz ile ilişkilendirilen bir sendrom malabsorption syndrome n.
çocuklarda virütik bir hastalık sonrası görülüp aspirin kullanımı ile ilişkilendirilen nadir bir bozukluk reye's syndrome n.
bazen sistemik lupus eritematozus hastalığı ile ilişkilendirilen verrüköz endokardit libman-sacks endocarditis n.
yetişkinlerde beynin ön lobunun hasar görmesi ile ilişkilendirilen, avuç içindeki dokunsal uyarıya yanıt olarak parmakların istemsizce bükülmesi grasp reflex n.
romatizmal ateş ile ilişkilendirilen ve genellikle çocuklarda gelişen bir hareket bozukluğu hastalığı st. vitus dance n.
Veterinary
avustralya'daki koyunların karşı karşıya kaldığı, kronik koyun zehirlenmesi ile ilişkilendirilen enzootik hemolitik sarılığı toxemic jaundice n.
avustralya'daki koyunların karşı karşıya kaldığı, kronik koyun zehirlenmesi ile ilişkilendirilen enzootik hemolitik sarılığı yellows n.
avustralya'daki koyunların karşı karşıya kaldığı, kronik koyun zehirlenmesi ile ilişkilendirilen enzootik hemolitik sarılığı aster yellows n.
Physics
homojen bir metal şeridin farklı parçaları arasındaki sıcaklık farkı ile ilişkilendirilen elektrik potansiyeli farkı thomson electromotive force n.
cisimlerin kararlılığı veya hareketi ile ilişkilendirilen fiziksel olay mechanical phenomenon n.
Biology
yokluğu hemofili a ile ilişkilendirilen bir pıhtılaşma faktörü antihaemophilic factor n.
yokluğu hemofili a ile ilişkilendirilen bir pıhtılaşma faktörü hemofil® n.
yokluğu hemofili a ile ilişkilendirilen bir pıhtılaşma faktörü factor viii n.
yokluğu hemofili a ile ilişkilendirilen bir pıhtılaşma faktörü antihemophilic globulin n.
yokluğu hemofili a ile ilişkilendirilen bir pıhtılaşma faktörü antihemophilic factor n.
yokluğu hemofili a ile ilişkilendirilen bir pıhtılaşma faktörü antihaemophilic globulin n.
peri halka mantarı ile ilişkilendirilen, her yıl çapı büyüyen süslü bir bitki örtüsü halkası fairy ring n.
katabolizma ile ilişkilendirilen katabolic adj.
yıkıcı metabolizma ile ilişkilendirilen katabolic adj.
Marine Biology
morina ile ilişkilendirilen bir ingiliz balığı billard n.
Astrology
(özellikle satürn veya mars) şanssızlık ile ilişkilendirilen gezegen infortune n.
Botanic
peri halka mantarı ile ilişkilendirilen, her yıl çapı büyüyen süslü bir bitki örtüsü halkası fairy circle n.
nilüfer bitkisinin yaprakları ile ilişkilendirilen yüksek derecedeki su geçirmezlik özelliği lotus effect n.
Agriculture
çiftçilik ile ilişkilendirilen rural adj.
Social Sciences
bolluk bereket ile ilişkilendirilen bir hopi kaçina kuklası kokopelli n.
alt tabaka ile ilişkilendirilen lower-class adj.
Literature
(ispanyol edebiyatında) şair gongora ve taklitçileri ile ilişkilendirilen muğlak ve süslü üslup gongorism n.
Religious
(doğu dinlerine göre) alında yer alan, aydınlanma veya mistik içgörü ile ilişkilendirilen çakra noktası third eye n.
gök cisimlerine tapınma ile ilişkilendirilen sabii dini sabeism n.
gök cisimlerine tapınma ile ilişkilendirilen sabii dini sabaeism n.
gök cisimlerine tapınma ile ilişkilendirilen sabii dini sabianism n.
gök cisimlerine tapınma ile ilişkilendirilen sabii dini sabaeanism n.
gök cisimlerine tapınma ile ilişkilendirilen sabii dini sabeanism n.
(helenistik yahudilikte) ilahi bilgelik ile ilişkilendirilen hipostaz logos n.
Philosophy
yeni dönem felsefe ile ilişkilendirilen yumuşak veya kararsız dil mellowspeak n.
Geography
gün dönümü ile ilişkilendirilen solstitial adj.
Music
1970'lerin punk-rock hareketi ile ilişkilendirilen zıplamalı bir dans pogo n.
Mythology
aile ocağı ile ilişkilendirilen ve ev halkını koruyan küçük afacan bir yaratık fairy n.
(çin mitolojisi) yağmur ve seller ile ilişkilendirilen doğaüstü bir yaratık lung n.
büyücülük ile ilişkilendirilen efsanevi bir kuş impundulu [south africa] n.
Entomology
örümceğin ipek bezleri ile ilişkilendirilen büyük ve genellikle koni şeklindeki ipçik üretme borusu spigot n.