Turc | Anglais | |
---|---|---|
Idioms | ||
Idioms | istediği şekilde | in (one's) own sweet way expr. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | hile yaparak fiyatları istediği şekilde değiştirme | manipulation n. |
General | hile yaparak fiyatları istediği şekilde değiştirmek | manipulate v. |
Phrasals | ||
Phrasals | istediği şekilde bölüştürmek | dispose of v. |
Phrases | ||
Phrases | '-in istediği şekilde | on the order of expr. |
Colloquial | ||
Colloquial | (birinin) istediği şekilde | (one's) (own) way n. |
Colloquial | (birinin) canının istediği şekilde | (one's) (own) way n. |
Idioms | ||
Idioms | göstermek istediği şekilde yorumlama | wishcasting n. |
Idioms | istediği zaman/şekilde yapmak | do something in your own sweet time/way v. |
Idioms | göstermek istediği şekilde yorumlamak | wishcast v. |
Religious | ||
Religious | tanrı'nın istediği şekilde davranma | righteousness n. |
Sport | ||
Sport | (buz pateninde) sporcunun hareket ve figürleri istediği şekilde düzenleyip seçtiği müzik eşliğinde sergilediği yarışma kategorisi | free skating n. |
Archaic | ||
Archaic | bir durumu istediği sonucu elde etmek amacıyla belirli şekilde gösteren kimse | representer n. |