iten - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

iten



Sens de "iten" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
General
iten trundler n.
iten pushing adj.
iten drive adj.

Sens de "iten" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 48 résultat(s)

Turc Anglais
General
iten faktörler push factors n.
iten kişi shover n.
iten kuvvet/güç booster n.
elinin tersiyle iten kimse upspurner n.
iten kimse impeller n.
iten kimse impellor n.
iten şey impulse n.
kişiyi harekete iten, kültürel olarak edinilmiş dürtü drive n.
başını sürekli öne iten at puller n.
yüklü arabaları lokomotifle iten madenci putter n.
ileri iten propelling adj.
ileri iten propellant adj.
birbirini iten interrepellent adj.
kendi kendini iten self-repelling adj.
kendi kendini iten self-repulsive adj.
Phrases
birini bir görüşe/eyleme iten davranış where one is coming from expr.
birini bir görüşe/eyleme iten davranış where someone is coming from expr.
Colloquial
birini bir görüşe/eyleme iten davranışı bilmek know where someone is coming from v.
Idioms
(birini) bir görüşe/eyleme iten davranış where (one) is coming from n.
birini bir görüşe/eyleme iten davranış where someone is coming from n.
birini bir görüşe/eyleme iten davranışı bilmek know where (one) is coming from v.
birini bir görüşe/eyleme iten davranışı bilmek know where one is coming from v.
birini bir görüşe/eyleme/söze iten şeyi anlamak understand where someone is coming from v.
birini bir görüşe/eyleme/söze iten şeyleri anlamak understand where someone is coming from v.
Speaking
seni buna iten neydi/ne itti? what possessed you? expr.
Law
suça iten sebep motive n.
Technical
iten traktörle uçak arasındaki bağlantıyı sağlayan alet tow bar n.
roketi iten patlayıcı yük rocket propellent n.
iten şey pusher n.
yüklü arabaları lokomotifle iten madenci pusher n.
su iten hydrophobe adj.
Construction
suyu iten hydrophobic adj.
Automotive
dirsekli kol mahfazasından geçen egzoz gazlarını arkaya doğru iten tertibat blowby n.
Aeronautic
hareketi seyri sırasında uçak kanadını aşağıya doğru iten hava down-wash n.
Marine
hareketli tekneyi iten kuvvet drive n.
sandalı sırık ile iten kimse poler n.
mavnaları akıntıya karşı iten uzun tekne kancası poy n.
geminin pruvasının seyir halindeyken su damlacıklarını kenara iten yukarı ve dışa doğru kıvrılan kısmı flare n.
Mining
yüklü araçları lokomotifle yüzeye çekilecekleri yere iten madenci trailer n.
yüklü arabaları lokomotifle iten madenci putter n.
Medical
nötrofillerin onları çeken veya iten bir madde ile uyarımı neutrotaxis n.
Psychology
organizmayı bir hedefe yönelmeye iten psikolojik etken need n.
(kişiyi) bir davranışa iten faktör motif n.
Hunting
toplu tabancalarda horozu kuran düşüren ateşleme iğnesi hizasından yukarı iten tetik sistemi trible action n.
Sport
top süren rakip takım oyuncusunu kasıtlı olarak iten oyuncu charging n.
Theatre
diğer oyuncuları sahne arkasına iten oyuncu upstager n.
Archaic
iten kimse posser n.
ileri iten protrusive adj.