jelatinli - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

jelatinli



Sens de "jelatinli" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

Turc Anglais
General
jelatinli gelatinous adj.
Technical
jelatinli jelatinoid adj.
jelatinli gelatinous adj.
Abbreviation
jelatinli gel adj.

Sens de "jelatinli" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 33 résultat(s)

Turc Anglais
General
jelatinli dinamit gelignite n.
jelatinli şekerleme gumdrop n.
jelatinli şekerleme gum n.
(katı veya jelatinli nesne yüzeyindeki) sümüksü tabaka scum n.
süt, yumurta akı veya jelatinli donmuş tatlı sherbert n.
jelatinli bir şekilde gelatinously adv.
Technical
jelatinli merdane gelatinous roller n.
jelatinli dinamit gelignite n.
jelatinli kağıt gelatinous paper n.
jelatinli dinamit jelly powder n.
jelatinli teksir makinesi jellygraph n.
jelatinli teksir makinesiyle çoğaltmak jellygraph v.
Aeronautic
jelatinli koruyucu tabaka gel coat n.
Printing
jelatinli filmin bir negatif altına koyulup, krom şapla sertleştirilip doğrudan krom şapından basılmasıyla elde edilen fotoğraflar veya tipler için fotomekanik olarak üretilmiş bir levha heliotype n.
bir negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış bir jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan baskı işlemi heliotype n.
negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan baskı işlemiyle üretilen jelatinli levha heliotype n.
negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış bir jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan bir baskı işlemiyle üretilen jelatinli levhadan üretilen baskı heliotype n.
Gastronomy
kalıpta hazırlanan jelatinli meyve salatası congealed salad [dialect] n.
kalıpta hazırlanan jelatinli sebze salatası congealed salad [dialect] n.
Marine Biology
süngerlerin ve sölenterlerin endoderm ve ektoderm tabakaları arasında yer alan jelatinli madde mesoglea n.
süngerlerin ve sölenterlerin endoderm ve ektoderm tabakaları arasında yer alan jelatinli madde mesogloea n.
Photography
jelatinli filmden fotoğraf basma collotype n.
jelatinli filmden fotoğraf basma photogelatin process n.
jelatinli filmden fotoğraf tab etme collotype n.
jelatinli filmden fotoğraf tab etme collotype printing n.
jelatinli filmden fotoğraf basma collotype printing n.
jelatinli filmden fotoğraf tab etme photogelatin process n.
gümüş klorür ile kaplanmış jelatinli kağıt kullanılan bir baskı işlemi aristotype n.
(günümüzde) kolodyum veya jelatinli gümüş tuzları kullanılarak yapılan baskı işlemi aristotype n.
negatif altına koyulup krom şap ile sabitlenmiş jelatinli filmden baskı yaparak fotoğraf tab etme işlemi heliotypy n.
fotoğrafları fotoğrafik negatiflerden kağıt üzerine basılan jelatinli plakalarda sertleştirerek aktarma yöntemiyle ilgili heliotypic adj.
Printery
jelatinli teksir makinası hectograph n.
British Slang
jelatinli dinamit jelly n.