kızarıklık - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kızarıklık



Sens de "kızarıklık" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 11 résultat(s)

Turc Anglais
General
kızarıklık rash n.
kızarıklık redness n.
kızarıklık glow n.
kızarıklık blush n.
kızarıklık bleariness n.
kızarıklık chilblain n.
kızarıklık blotch n.
kızarıklık mule [obsolete] n.
kızarıklık rud [dialect] n.
Medical
kızarıklık rubor n.
kızarıklık rubescence n.

Sens de "kızarıklık" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 40 résultat(s)

Turc Anglais
General
soğuktan el ve ayaklarda oluşan kızarıklık chilblain n.
kızarıklık sonrası afterglow n.
deride kızarıklık roseola n.
yüzdeki kırmızılık/kızarıklık couperose n.
ten renginde kızarıklık rubicundity n.
yüzde ve özellikle burun üzerinde aşırı alkol tüketimi sonucu oluşan kızarıklık rum bud n.
öpüşme sonrası oluşan kızarıklık spammie [dialect] n.
kızarıklık ile dolmuş rosier adj.
Phrasals
teninde kızarıklık/döküntü oluşmak come out in something v.
(kızarıklık, döküntü) patlamak come out v.
Colloquial
öpüşme sonrası ciltte oluşan kızarıklık monkey bite n.
alkol tüketiminden kaynaklanan yüzdeki veya burundaki kızarıklık toddy blossom n.
ciltte kızarıklık creeping crud n.
ciltte kızarıklık creeping-crud n.
(genellikle ciltte kızarıklık olarak kendini gösteren) bilinmeyen ya da teşhis konamayan hastalık creeping crud n.
ciltte kızarıklık creeping-crud n.
Technical
kızarıklık sonrası afterglow n.
Medical
basmakla solmayan kızarıklık non-blanchable redness n.
ciltte kızarıklık skin erythema n.
ciltte kızarıklık yapan ışın miktarı erythema n.
ciltte kızarıklık erythema n.
ciltte kızarıklık skin redness n.
ciltte kızarıklık redness of the skin n.
ciltteki kızarıklık rash n.
topukta oluşan ülserli kızarıklık kibe n.
aşırı alkol tüketimi sonucu yüz ve burun üzerinde oluşan kızarıklık rosy whelk n.
aşırı alkol tüketimi sonucu yüzde oluşan kızarıklık rosedrop n.
Pathology
kızarıklık ve deri döküntüsü rash and skin eruption n.
kaşıntı, ciltte kızarıklık ve lezyon oluşumuna neden olan bir hastalık eczema n.
leke, kızarıklık ile kaplamak bring out (in) v.
Dermatology
şiddetli rüzgara uzun süre maruz kalma nedeniyle ciltte oluşan tahriş ve kızarıklık windburn n.
ciltteki kızarıklık morphew n.
ciltte bölgesel kızarıklık livedo n.
ciltte kızarıklık oluşturan ve harici uygulanan madde rubefacient n.
kızartıcı ilaç nedeniyle kızarıklık rubefaction n.
Botanic
bitki veya meyvede meydana gelen anormal kızarıklık veya kararma rust n.
Slang
ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık hickie n.
ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık lovebite n.
ateşli bir öpücük sonrası cilt üzerinde kalan kızarıklık hickey n.
British Slang
aşırı alkol tüketimi sonucu oluşan yüzdeki ve özellikle burun üzerindeki kızarıklık grog blossom n.