kabul olmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kabul olmak



Sens de "kabul olmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
kabul olmak be approved v.
kabul olmak be accepted v.

Sens de "kabul olmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 34 résultat(s)

Turc Anglais
General
nihai olarak kabul edilecek olmak be deemed to be final v.
duaları kabul olmak one's prayers come true v.
duası kabul olmak one's prayer come true v.
kabul edilemez olmak disagree v.
Phrasals
(bir şeyi) kabul etmeye/benimsemeye yatkın olmak sway toward (something) v.
(bir şeyi) kabul etmeye/benimsemeye meyilli olmak sway toward (something) v.
kabul edilebilir olmak work in v.
Colloquial
hayırı cevap olarak kabul etmeyecek olmak won't take no for an answer v.
kabul edilemez bir davranış olmak be not the done thing [uk] v.
(biri için) kabul/tahammül edilemez olmak be too much (for somebody) v.
Idioms
ahlaken kabul edilebilir olmak pass the smell test v.
daha önce kabul edilmedikleri bir grup veya aktivitenin parçası olmak/kabul edilmek come in from the cold v.
bir vaizin uyanış toplantısında günahlarını affettirmek, ıslah olmak veya ruhunu rahatlatmak için hristiyanlığa dönmek/hristiyanlığı kabul etmek hit the sawdust trail [us] v.
'-i kabul etmeye hazır olmak open your mind to v.
ana akım/ortalama tüketici tarafından kabul edilebilir olmak play in peoria v.
(bir şeyin) yaygın olarak en iyisi/etkileyicisi olarak kabul edilen kimse olmak be the uncrowned king/queen (of something) v.
kabul görecek durumda olmak be in like flynn v.
tamamen kabul edilebilir olmak be in the best possible taste v.
kabul edilen normlardan farklı olmak be off the reservation v.
kabul edilen normlara zıt olmak be off the reservation v.
kabul edilebilir sınırları aşmış olmak be off the reservation v.
kabul edilebilir sınırların dışında/ötesinde olmak be off the reservation v.
(tamamen) kabul edilebilir olmak be in good taste v.
(tamamen) kabul edilebilir olmak bethe best possible taste v.
kabul edilemez olmak be out of bounds v.
kabul edilebilir düzeyde olmak be up to par v.
kabul edilebilir düzeyde olmak be above par v.
kendine ait saydığı/kabul ettiği bir şeyi olmak call one's own v.
kabul edilebilir olmak pass in a crowd v.
(biri için) kabul edilemez olmak to stick in the craw v.
Religious
isa'nın ilahi ve insani olmak üzere iki farklı varlığının birbirinden bağımsız olduğuna inanan ve isa'nın tek kutsal bir kişiliği olduğunu kabul etmeyen nestorian adj.
Archaic
kabul edilebilir olmak savor [us] v.
kabul edilebilir olmak savour [uk] v.
Slang
ahlaki yönden şüpheli/kabul edilemez olmak fail the smell test v.