Anglais | Turc | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | land upon v. | havadan birinin/bir şeyin üstüne imek |
Phrasals | land upon v. | '-in üstüne inmek |
Phrasals | land upon v. | '-in üstüne iniş yapmak |
Phrasals | land upon v. | '-in üstüne konmak |
Phrasals | land upon v. | (havadan gelip) -in üstüne düşmek |
Colloquial | ||
Colloquial | land upon v. | şamar oğlanı yapmak |
Idioms | ||
Idioms | land upon v. | azarlamak |
Idioms | land upon v. | çamur atmak |
Idioms | land upon v. | suçlamak |
Idioms | land upon v. | suçu üzerine yıkmak |
Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Idioms | ||||
Idioms | land upon one's feet v. | ayakları üstüne düşmek | ||
Idioms | land upon both feet v. | ayakları üstüne düşmek | ||
Idioms | land upon one's feet v. | dört ayak üstüne düşmek | ||
Idioms | land upon both feet v. | dört ayak üstüne düşmek | ||
Idioms | land upon one's feet v. | dört ayağı üstüne düşmek | ||
Idioms | land upon both feet v. | dört ayağı üstüne düşmek | ||
Idioms | land upon both feet v. | iki ayağı üzerine düşmek | ||
Idioms | land upon one's feet v. | iki ayağı üzerine düşmek | ||
Idioms | land upon one's feet v. | (sıkıntılı veya riskli bir durumdan) kazançlı veya hasarsız çıkmak | ||
Idioms | land upon both feet v. | (sıkıntılı veya riskli bir durumdan) kazançlı veya hasarsız çıkmak | ||