| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | millennium n. | bin yıl | ||
|
For millennia, it had been accepted that the Earth was at the centre of the universe. Binlerce yıl boyunca Dünya'nın evrenin merkezinde olduğu kabul edilmişti. More Sentences |
||||
| General | millennium n. | milenyum | ||
|
Many people around the world celebrated the millennium. Dünya çapında pek çok insan milenyumu kutladı. More Sentences |
||||
| Star Wars | ||||
| Star Wars | millennium n. | binyıl | ||
|
A temple of Nergal was built in Urkesh in the late third millennium BCE. MÖ 3. binyılın sonlarında Urkesh'te bir Nergal tapınağı inşa edildi. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | millennium n. | bin yıllık dönem | ||
| General | millennium n. | 1000 yıl | ||
| General | millennium n. | 1000. yıl dönümü | ||
| General | millennium n. | 1000. yıl dönümünün kutlanması | ||
| General | millennium n. | incil'de bahsi geçen, isa'nın dünyaya hükmedeceği 1000 yıllık zaman dilimi | ||
| General | millennium n. | erdem, mutluluk veya mükemmel yönetimin insan varlığının sorun ve kusurlarına galip geleceği zaman dilimi | ||