oluşturulmuş - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

oluşturulmuş



Sens de "oluşturulmuş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
General
oluşturulmuş constituted adj.
oluşturulmuş contextured adj.
Archaic
oluşturulmuş constitute adj.

Sens de "oluşturulmuş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 160 résultat(s)

Turc Anglais
General
bir kitapta konuyla ilgili daha geniş açıklama için oluşturulmuş ek kısım excursus n.
üzerinde çok fazla düşünülmeden oluşturulmuş fikir ill-thought n.
bir nesneyi nitelemek için kullanılan sözcüğün bazı nedenlerden ötürü o nesnenin özelliklerini tanımlamaya yetmemesi sonucunda (çoğunlukla eski sözcüğün başına bir niteleyici ifade getirilerek) oluşturulmuş yeni kelime retronym n.
özenle oluşturulmuş şey elaboration n.
bir sorunu araştırmak üzere oluşturulmuş komite working party [uk] n.
çiçekler ile oluşturulmuş sınır floroon n.
sayfaları ortadan ikiye bir kez katlanarak veya kesilerek oluşturulmuş kitap folio n.
aşınma ile oluşturulmuş delik veya yıpranmış nokta fret n.
örnek oluşturulmuş epitomized adj.
örnek oluşturulmuş epitomised adj.
sanatla oluşturulmuş daedal adj.
makine tarafından oluşturulmuş machine-generated adj.
iyi oluşturulmuş well-formed adj.
önceden oluşturulmuş preestablished adj.
kılı kırk yararak oluşturulmuş well thought out adj.
dijital ortamda oluşturulmuş born-digital adj.
iyi oluşturulmuş well-set-up adj.
ustaca oluşturulmuş well-wrought adj.
farklı kaynaklardan unsurlarla oluşturulmuş eclectic adj.
farklı kaynaklardan unsurlarla oluşturulmuş electic adj.
insanlarca oluşturulmuş hominal adj.
ustaca oluşturulmuş daedal adj.
piksellerden oluşturulmuş pixelated adj.
dalların iç içe geçirilmesiyle oluşturulmuş pleached adj.
deniz tarafından oluşturulmuş sea adj.
başka bir sözcüğün harfleriyle oluşturulmuş olarak anagrammatically adv.
oluşturulmuş anlamı veren son ek -genetic suf.
Phrases
üç trigonometrik fonksiyonun (sinüs), (tanjant) ve (kosinüs) işaret değerlerini akılda tutmaya yardımcı olması için oluşturulmuş anımsatıcı ifade all students take calculus expr.
üç trigonometrik fonksiyonun (sinüs), (tanjant) ve (kosinüs) işaret değerlerini akılda tutmaya yardımcı olması için oluşturulmuş anımsatıcı ifade all students take calculus expr.
Trade/Economic
alın teri ile oluşturulmuş sermaye sweat equity n.
euro tahviller için oluşturulmuş bir merkezi takas sistemi cedel n.
yoğun emek sarf edilerek oluşturulmuş sermaye sweat equity n.
genel kamu tarafından oluşturulmuş pazar high street n.
(madeni para) deseni damgalama veya delme yoluyla oluşturulmuş incuse adj.
Law
bir şahsın ya da şirketin kontrolü altında kraliyet imtiyaznamesi ile oluşturulmuş topluluk tarafından kullanılan arazi charter land n.
müzakereyle oluşturulmuş consultary adj.
Politics
aztek medeniyetinde bir şehir devletinin siyasi olarak ayrışmış, belirli bir coğrafi alana hükmeden, köylüler tarafından oluşturulmuş temel örgütlenme biçimi calpulli n.
(britanya'da) 1976'da çıkarılan ırk ilişkilileri yasası'nın uygulanması için oluşturulmuş, üyelerini içişleri bakanı'nın atadığı on dört kişilik bir komisyon commission for racial equality (cre) n.
Industry
odun hamurundan oluşturulmuş xyloplastic adj.
Insurance
1935'te abd tarafından oluşturulmuş sosyal güvenlik programı social security n.
Technical
önceden çatlak oluşturulmuş deney numunesi precracked specimen n.
yeniden oluşturulmuş selülozik lifl regenerated cellulosic fibre n.
taşırma ile kasten oluşturulmuş su kütlesi flowage n.
aletle oluşturulmuş tooled adj.
ikiz bir şekilde oluşturulmuş twinned adj.
üfleyerek oluşturulmuş blown adj.
bardağın tabanındaki erimiş metalin çekilmesiyle oluşturulmuş (bardak gövdesi) drawn adj.
bilgisayar tarafından rastgele oluşturulmuş procedurally generated adj.
nükleer, biyolojik ve kimyasal kirliliğe karşı korunmak için oluşturulmuş esnek bir sistem mopp (mission-oriented protective posture) abrev.
Computer
hatalı oluşturulmuş guid malformed guid n.
kullanıcı tarafından oluşturulmuş içerik user generated content n.
oluşturulmuş dosyalar files created n.
yeni oluşturulmuş iş newly created job n.
polisin aradığı kişinin bilgisayarda oluşturulmuş resmi videofit n.
bilgisayarla oluşturulmuş hareketli insan görüntüsü virtual human n.
yapay zekayla oluşturulmuş içerik ai content n.
yapay zekayla oluşturulmuş sanat ai art n.
bilgisayarda oluşturulmuş dublör cg double n.
mevcut bir projenin kaynak kodu kullanarak orijinal koda dayalı oluşturulmuş yeni yazılım fork n.
yapay zekayla oluşturulmuş ses AI voice n.
birden fazla yazarın katkısıyla oluşturulmuş site veya program oluşturmak wikify v.
yapay zekayla oluşturulmuş ai-generated adj.
bu mesaj otomatik olarak oluşturulmuş bir teslim durum bildirisidir this is an automatically generated delivery status notification expr.
tarafından oluşturulmuş created by expr.
dijital korsanlığın önüne geçmek amacıyla oluşturulmuş bir kamu spotu sloganı you wouldn't download a car expr.
Informatics
kullanıcılar tarafından oluşturulmuş taksonomi folksonomy n.
üçlü şifreleme ile oluşturulmuş trifid adj.
harf sayısı kadar üç basamaklı birim kullanılarak oluşturulmuş (şifreleme alfabesi) trifid adj.
Telecom
ağ üzerindeki mesaj iletişiminin güvenliğinin yönetimi için netscape tarafından oluşturulmuş bir program katmanı secure sockets layer n.
Electric
levhalardan oluşturulmuş göbek laminated core n.
Dyeing
ana renklerin karışımıyla oluşturulmuş broken adj.
(boyada renk efekti) uzaktan bakılınca karışmış gibi duracak şekilde renkler yan yana getirilerek oluşturulmuş broken adj.
Marine
yapay oluşturulmuş seyrüsefer geçidi navigation n.
bloklarla oluşturulmuş dalgakıran block mound breakwater n.
tahtaları iki kat halinde üst üste getirilerek sabit genişlik oluşturulmuş top-and-butt adj.
geminin tabanı ve yanları arasında kademeli geçiş yapacak şekilde uzun bir kavis verilerek oluşturulmuş (karina) slack adj.
Medical
beslenmenin sağlığın geliştirilmesinde ve terapideki rolünün vurgulanması için oluşturulmuş bir terim applied nutrition n.
otomatik olarak oluşturulmuş automatically generated adj.
vilayet hükümeti tarafından belirli bir coğrafi bölgedeki sağlık hizmetlerinin halka ulaştırılması ve yönetilmesi için oluşturulmuş idari yapı rha (regional health authority) abrev.
Optics
anamorfizma ile oluşturulmuş çarpık görüntüyü düzelten silindirik ayna anamorphoscope n.
Printing
orijinal yüzeye basılmak üzere kağıda mum boya ile oluşturulmuş çizim transfer n.
noktalı klişe yöntemiyle oluşturulmuş half-tone adj.
Math
formülle oluşturulmuş bir diziye ait olan (sayı) heptagonal adj.
Geometry
düz bir çizginin hareket ettirilmesi ile oluşturulmuş koni ve silindir benzeri yüzey ruled surface n.
düz bir çizginin hareket ettirilmesi ile oluşturulmuş koni ve silindir benzeri yüzeyin ana doğrusu ruling n.
Logic
mantıkta uslamlama tiplerinin baş harflerinden oluşturulmuş ezberleme cümlesindeki kelimelerden biri celarent n.
mantıkta uslamlama tiplerinin baş harflerinden oluşturulmuş ezberleme cümlesindeki kelimelerden biri cesare n.
veya anlamını veren mantıksal işleç ile oluşturulmuş birleşik cümle disjunction n.
ilk anlamın yansımasıyla oluşturulmuş olan kavram second intention n.
değişken içermeyen iyi oluşturulmuş ifade sentence n.
iyi oluşturulmuş formüllerin teorem olup olmadığını mekanik usulle belirleyen decidable adj.
iyi oluşturulmuş formül wff (well-formed formula) abrev.
Physics
düşük güçlü mikroskopla oluşturulmuş görüntü photomacrograph n.
Biology
insan atmosferinde bulunan ve bu şartlar altında evrilmiş, oluşturulmuş canlı, araç ve cisim synanthrophy n.
bir cinste özel olarak oluşturulmuş bir genotip autotype n.
bir cinste özel olarak oluşturulmuş bir genotip autogenotype n.
farklı cins veya türlerin soy içi melezlenmesiyle oluşturulmuş birey incrossbred n.
tüpün içerisinde eğik açı ile katılaştırılmış kültür ortamının yüzeyine aşılanarak oluşturulmuş kültür slant n.
geri çaprazlama ile oluşturulmuş backcross adj.
insan atmosferinde bulunan ve bu şartlar altında evrilmiş, oluşturulmuş (canlı, araç ve cisim) synanthropic adj.
(bir organizma için oluşturulmuş) yapay ortam anlamı veren son ek -arium suf.
Biochemistry
yapay olarak oluşturulmuş dna veya rna molekülü aptamer n.
Botanic
bitkilerle oluşturulmuş kök ve toprak yığını rootery n.
Agriculture
kurutma veya kürleme için en iyi koşulları sağlamak üzere oluşturulmuş bir dizi mahsul windrow n.
Forestry
kütükleri yüzdürülerek taşımak için oluşturulmuş yapay kanal sluice n.
Fishery
balıkları tutmak için kıyıda oluşturulmuş gölcük crawl n.
Social Sciences
ayaküstü yemek alışkanlığına (fast food) karşı oluşturulmuş geleneksel yeme biçimlerinin korunmasını teşvik eden hareket slow food n.
on altı yaş altı çocukların kendi bedenleri üzerindeki tıbbi uygulama ve tedavilere onay verip veremeyeceğini belirlemek üzere ingiltere’de oluşturulmuş bir kanun gillick competence n.
(kanada'da) istihdamda eşitliği sağlamak amacıyla oluşturulmuş program employment equity n.
dışlayıcı ve/veya dayatmacı söylemlerde bulunduğu düşünülen feministleri nazi yakıştırmasıyla kötüleme amacıyla, feminist ve nazi sözcüklerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuş aşağılayıcı bir ifade feminazi n.
Education
öğrencileri daha yüksek düzeye ve büyük sorumluluklara hazırlamak için oluşturulmuş sınıf remove [brit] n.
Literature
birçok yazardan alıntı yapılarak oluşturulmuş yeni eser cento n.
birçok yazardan alıntı yapılarak oluşturulmuş yeni eser centones n.
(lewis carroll'un jabberwocky şiirinde) zayıf ve perişan kelimelerinin birleşiminden oluşturulmuş özel bir sözcük mimsy adj.
Linguistics
esperanto'ya dayalı olarak oluşturulmuş yapay bir dil nov-esperanto n.
uluslararası ilişkileri kolaylaştırmak amaçlı oluşturulmuş yapay bir dil novial n.
latince'ye dayalı olarak oluşturulmuş yapay bir dil nov-latin n.
görme engelli okuyucular için oluşturulmuş bir tür kabartmalı alfabetik işaret sistemi moon n.
(şifreli alfabede) alfabedeki harfler iki birimlik eşdeğerleriyle eşleştirilerek oluşturulmuş bifid adj.
yardımcı fiilsiz oluşturulmuş simple adj.
History
bir şahsın ya da şirketin kontrolü altında kraliyet imtiyaznamesi ile oluşturulmuş topluluk charter colony n.
(1787'de) üç kamu fonunu birleştirerek oluşturulmuş ingiliz fonu the consolidated fund n.
Religious
anglo-katolik bir cemaatin üyelerince oluşturulmuş bir dizi teolojik yayın tracts for the times n.
kraliçe anne tarafından anglikan kilisesi'ndeki maddi durumu kötü olan ruhbanlar için oluşturulmuş yardım fonu queen anne's bounty n.
hasta veya düşkün kimselerin bakımı için oluşturulmuş dini tarikatın üyesi hospitaler n.
hasta veya düşkün kimselerin bakımı için oluşturulmuş dini tarikatın üyesi hospitaller n.
dört incil yazarının ifadeleri ile oluşturulmuş tek anlatı monotessaron n.
hieronymus tarafından oluşturulmuş hieronymic adj.
Philosophy
platon ve tasavvuf öğretilerini uzlaştırarak oluşturulmuş felsefi akımın destekçisi kimse neoplatonician n.
platon ve tasavvuf öğretilerini uzlaştırarak oluşturulmuş felsefi akımın destekçisi kimse neoplatonist n.
platon ve tasavvuf öğretilerini uzlaştırarak oluşturulmuş felsefi akıma uyan neoplatonic adj.
platon ve tasavvuf öğretilerini uzlaştırarak oluşturulmuş felsefi akıma uyan neoplatonist adj.
Environment
denizden korunmak için oluşturulmuş set veya mendirek seabank n.
Geography
özellikle bir buzul tarafından oluşturulmuş, küçük dağ gölü tairn n.
özellikle bir buzul tarafından oluşturulmuş, küçük dağ gölü tarn n.
küresel izdüşüm ilkelerine göre oluşturulmuş dünya haritası globular chart n.
Geology
yerinde oluşturulmuş in-situ-formed adj.
Military
harekat alanı yönetimi ile ölçüm ve imza istihbaratı toplamak için oluşturulmuş bir sistem measurement and signature intelligence requirements system n.
nükleer, biyolojik ve kimyasal kirliliğe karşı korunmak için oluşturulmuş esnek bir sistem mission-oriented protective posture n.
fbi tarafından oluşturulmuş bir dna veri tabanı combined dna index system n.
bir noktadan diğerine hızlıca hareket etmesi için oluşturulmuş bölük flying camp n.
(askeri kuvvette) sudan veya havadan ilerlemesi için oluşturulmuş alt bölüm serial n.
Hunting
tazıların yapay oluşturulmuş koku izini takip ettiği av drag hunt n.
tazıların yapay oluşturulmuş koku izini takip ettiği avları düzenleyen topluluk drag hunt n.
Sport
güney afrika, yeni zelanda ve avustralya'nın katılımıyla oluşturulmuş ragbi birliği sanzar (south african, new zealand, and australian rugby) n.
Basketball
hem spor hem de gösteri amacıyla oluşturulmuş takım all stars n.
Music
punk rock'dan etkilenerek oluşturulmuş hızlı ritimli müzik türü hardcore n.
noah creshevsky tarafından gerçek çevremizde bulunan abartılı veya aşırı (hiper) yollarla ele alınan seslerden oluşturulmuş bir elektroakustik müzik dili olarak tanımlanan bir kompozisyon tarzı hyperrealism n.
Theatre
metni kolektif olarak oluşturulmuş oyun devised theatre n.
Cinema
bilgisayarda oluşturulmuş dublör computer-generated double n.
bilgisayarda oluşturulmuş görüntü computer-generated imagery (cgi) n.
Printery
bir belgenin diyazo kimyasal işlemle oluşturulmuş kopyası whiteprint n.
Archaic
(birkaç harf atıp kısaltılarak oluşturulmuş) element anlamına gelen ifade thelement n.
(birkaç harf atıp kısaltılarak oluşturulmuş) elf anlamına gelen ifade thelf n.
nehir ve denizlerde balık tutmak için kullanılan, ağlarla ve direklerle oluşturulmuş bariyer kiddle [uk] n.
Engineering
arazi yüzeyinin engebe duruma göre oluşturulmuş ana hatları contour of ground n.
Entomology
termitler tarafından oluşturulmuş termitic adj.
Slang
asker tayını/paketlenmiş hazır yemek anlamındaki "meal ready to eat" ifadesinin ilk harflerinden oluşturulmuş mre kısaltmasının yemeğin kötülüğünden ötürü şaka yollu "Etiyopyalıların bile reddettiği/yemediği yemek" şeklinde değiştirilmiş hali meals rejected by ethiopians expr.
asker tayını/paketlenmiş hazır yemek anlamındaki "meal ready to eat" ifadesinin ilk harflerinden oluşturulmuş mre kısaltmasının yemeğin kötülüğünden ötürü şaka yollu "düşmanın (enemy) bile reddettiği/yemediği yemek" şeklinde değiştirilmiş hali meals rejected by the enemy expr.
Modern Slang
taşbaskı yöntemiyle oluşturulmuş bir imaja mürekkep ve goaj ile müdahale ederek yapılan bir sanat tekniği altered lithograph n.