Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | parishioner n. | cemaat üyesi | ||
The dedicated parishioner actively participated in church activities. Kendini kiliseye adamış bir cemaat üyesi kilise faaliyetlerine aktif olarak katılırdı. More Sentences |
||||
General | parishioner n. | parish'te oturan kimse | ||
General | parishioner n. | kilise cemaatinden kimse | ||
General | parishioner n. | kilise cemiyetinin bir üyesi |