Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Traduction
Synonymes
Phrases
Outils
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Traduction
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
zig
for lack of a better word
irtifa dümen kumandası
rarer
plethoric
take precaution
fuzzyheaded
be put under the microscope
repetitive phenomena
ramification
physical environment
curious (person)
cluster
a torno
belligerence
stick through (something)
corresponding certificate
a slip of a
qué raro, se me olvidó preguntarlo
(biriyle) açık konuşmak
estás un poco raro
super causer
stem cell
conjunctival layer of eyelids
man of the war
stick with (someone)
Historique
Phrases
Sens de
"stick with (someone)"
dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 2 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
Phrasals
1
Phrasals
stick with (someone)
v.
(birinin) aklında kalmak
2
Phrasals
stick with (someone)
v.
(birinin) hafızasında yer etmek
Sens de
"stick with (someone)"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 48 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
Phrasals
1
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) sadık kalmak
We have only just begun it and we must
stick with
it.
Daha yeni başladık ve buna
sadık kalmalıyız.
More Sentences
2
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) yanında kalmak
3
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birinin) üstüne atmak
4
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini istemediği biriyle/bir şeyle) baş başa bırakmak
5
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
birini/bir şeyi birinin başına sarmak
6
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) yanından ayrılmamak
7
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) destekçisi olmak
8
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak
9
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birinin) sırtına yüklemek
10
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
kendini (birine/bir şeye) adamak
11
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birine) yüklemek
12
Phrasals
stick (one) with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi birinin) üstüne yıkmak
13
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) desteklemek
14
Phrasals
stick with (someone or something)
v.
(biriyle/bir şeyle) devam etmek
15
Phrasals
stick someone with something
v.
birini istemediği bir şeyle baş başa bırakmak
16
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin sırtına yüklemek
17
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birine yüklemek
18
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin üstüne yıkmak
19
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin başına sarmak
20
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini birine/bir şeye esir etmek
21
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini istemediği biriyle/bir şeyle başbaşa bırakmak
22
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin üstüne yıkmak
23
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin başına sarmak
24
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birine yüklemek
25
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin üstüne atmak
26
Phrasals
stick someone with something
v.
bir şeyi birinin sırtına yüklemek
27
Phrasals
stick someone with someone or something
v.
birini/bir şeyi birinin üstüne atmak
Idioms
28
Idioms
a stick with which to beat someone [brit]
n.
söylenmek/eleştirmek için bahane
29
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
söylenmek/eleştirmek için bahane
30
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
kızmak/söylenmek/eleştirmek için bahane
31
Idioms
a stick to beat someone or something with
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
32
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
üstüne gitmek/cezalandırmak için bulunan açık
33
Idioms
a stick with which to beat someone [brit]
n.
üstüne gitmek/cezalandırmak için bulunan açık
34
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
üstüne gitmek/cezalandırmak için bulunan açık
35
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
36
Idioms
a stick with which to beat someone [brit]
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
37
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
karşıdakine karşı silah olarak kullanılan olay
38
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
bahanesi/sebebi olma
39
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
bahane ederek azarlama/paylama
40
Idioms
stick to beat (someone or something) with
n.
(birini) azarlamak/paylamak için bahane
41
Idioms
a stick with which to beat someone [uk]
n.
(birini) azarlamak/paylamak için bahane
42
Idioms
a stick to beat someone with [uk]
n.
bahane ederek azarlama/paylama
43
Idioms
a stick with which to beat someone [uk]
n.
bahane ederek azarlama/paylama
44
Idioms
a stick with which to beat someone [uk]
n.
bahanesi/sebebi olma
45
Idioms
a stick to beat someone or something with
n.
aba altından sopa gösterme
46
Idioms
a stick to beat someone with [uk]
n.
(birini) azarlamak/paylamak için bahane
47
Idioms
a stick to beat someone with [uk]
n.
bahanesi/sebebi olma
48
Idioms
stick someone with the bill
v.
faturayı başkasına ödetmeye çalışmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of stick with (someone)
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy