Historique

suspicion

Sens de "suspicion" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 19 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	suspicion n.	kuşku
2	Common Usage	suspicion n.	şüphe
General
3	General	suspicion n.	az miktar
4	General	suspicion n.	küşüm
5	General	suspicion n.	kuşku
6	General	suspicion n.	ipucu
7	General	suspicion n.	şüphe
8	General	suspicion n.	vehim
9	General	suspicion n.	iz
10	General	suspicion n.	belli belirsiz şey
11	General	suspicion n.	şüphelenme
12	General	suspicion n.	işkillenme
13	General	suspicion n.	zan
14	General	suspicion n.	işkil
15	General	suspicion n.	ima
16	General	suspicion n.	ufak bir belirti
17	General	suspicion n.	itimatsızlık
18	General	suspicion n.	güvenmeme
19	General	suspicion n.	kuşkulanma

Sens de "suspicion" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 98 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	under suspicion n.	töhmetli
2	General	lack of suspicion n.	kuşkusuzluk
3	General	groundless suspicion n.	vehim
4	General	suspicion of poisoning n.	zehirlenme şüphesi
5	General	bad suspicion n.	kötü şüphe
6	General	bad suspicion n.	kötü zan
7	General	criminal suspicion n.	suç şüphesi
8	General	bad suspicion n.	suizan
9	General	strong suspicion n.	kuvvetli şüphe
10	General	have a suspicion v.	şüpheye düşmek
11	General	be under suspicion v.	zan altında bulunmak
12	General	throw suspicion on v.	şüpheye düşürmek
13	General	have a suspicion that v.	şüphe etmek
14	General	cause suspicion v.	şüphe uyandırmak
15	General	have a suspicion v.	şüphelenmek
16	General	cast a suspicion on v.	gölgelemek
17	General	be under a cloud of suspicion v.	şüphe altında olmak
18	General	bring someone under suspicion v.	zan altında bırakmak
19	General	be under suspicion v.	zan altında olmak
20	General	be under suspicion v.	şüphe altında olmak
21	General	be under suspicion v.	zan altında kalmak
22	General	fall under suspicion v.	zan altına girmek
23	General	approach with suspicion v.	şüpheyle yaklaşmak
24	General	act with suspicion towards v.	şüphe ile yaklaşmak
25	General	approach with suspicion v.	şüphe ile yaklaşmak
26	General	act with suspicion towards v.	şüpheyle yaklaşmak
27	General	have a suspicion v.	şüphe duymak
28	General	look with suspicion v.	şüpheyle bakmak
29	General	arouse suspicion v.	şüphe yaratmak
30	General	cause suspicion v.	şüpheye neden olmak
31	General	cast suspicion v.	şüphe yaratmak
32	General	cause suspicion v.	şüphe yaratmak
33	General	create suspicion v.	şüphe yaratmak
34	General	arouse suspicion v.	kuşku uyandırmak
35	General	fuel suspicion v.	şüpheyi alevlendirmek
36	General	under cloud of suspicion adv.	bir şüphe bulutu altında
37	General	on suspicion of driving while intoxicated and on causing an accident adv.	alkollü araç kullanma ve kazaya neden olma şüphesiyle
38	General	on suspicion of prep.	zannıyla
39	General	on suspicion of prep.	şüphesi ile
40	General	on suspicion of prep.	(bir suçun) şüphelisi sıfatı ile
Proverb
41	Proverb	caesar's wife must be above suspicion	sezar'ın karısı her türlü şüphenin üstünde olmalıdır
42	Proverb	caesar's wife must be above suspicion.	önde gelen birinin eşi güven vermelidir/kuşku yaratmamalıdır
Idioms
43	Idioms	the finger of suspicion n.	okların hedefi
44	Idioms	the finger of suspicion n.	suçluyu parmakla işaret etme
45	Idioms	cloud of suspicion n.	şüphe bulutu
46	Idioms	cloud of suspicion n.	sis perdesi
47	Idioms	cloud of suspicion n.	şüpheli ortam
48	Idioms	cloud of suspicion n.	güvensiz ortam
49	Idioms	be worried by suspicion v.	pirelenmek
50	Idioms	be beyond suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
51	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
52	Idioms	be beyond suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
53	Idioms	be beyond suspicion v.	çok güvenilir olmak
54	Idioms	be beyond suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
55	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
56	Idioms	have sneaking suspicion v.	bir şeyin doğru olduğunu düşünmek ama emin olmamak
57	Idioms	be above suspicion v.	her türlü şüpheden uzak olmak
58	Idioms	be above suspicion v.	şüphe edilemez olmak
59	Idioms	have a sneaking suspicion v.	içine doğmak
60	Idioms	have a sneaking suspicion v.	malum olmak
61	Idioms	have a sneaking suspicion v.	içinde (bir şeye dair) bir his olmak
62	Idioms	be beyond suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
63	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
64	Idioms	be beyond suspicion v.	şüpheden uzakta olmak
65	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkudan uzak olmak
66	Idioms	be beyond suspicion v.	çok güvenilir olmak
67	Idioms	be beyond suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
68	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
69	Idioms	be above suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
70	Idioms	be above suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
71	Idioms	be above suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
72	Idioms	be above suspicion v.	çok güvenilir olmak
73	Idioms	be above suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
74	Idioms	be above suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
75	Idioms	be above suspicion v.	hiç şüphelenilmemek
76	Idioms	be above suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
77	Idioms	be above suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
78	Idioms	be above suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
79	Idioms	be above suspicion v.	şüphe/kuşku yaratmamak
80	Idioms	be above suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
81	Idioms	be above suspicion v.	çok güvenilir olmak
82	Idioms	be above suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
83	Idioms	be beyond suspicion v.	hiç şüphe duyulmamak
84	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku götürmemek
85	Idioms	be beyond suspicion v.	şüpheden/kuşkudan uzak olmak
86	Idioms	be beyond suspicion v.	şüphe/kuşku yaratmamak
87	Idioms	be beyond suspicion v.	kuşkuya mahal bırakmamak
88	Idioms	be beyond suspicion v.	çok güvenilir olmak
89	Idioms	be beyond suspicion v.	hiçbir zan altında bulunmamak
90	Idioms	be under suspicion (of something) v.	(bir şey) şüphesi altında olmak
91	Idioms	above suspicion adj.	şüphe götürmez
92	Idioms	above suspicion adj.	şüphe duyulmayan
93	Idioms	above suspicion adj.	şüphelenilmeyen
94	Idioms	above suspicion adj.	şüphelenilmeyecek bir konumda olan
95	Idioms	above suspicion expr.	şüphe edilmez
Speaking
96	Speaking	to avoid suspicion expr.	şüphe çekmemek için
Law
97	Law	reasonable suspicion n.	makul şüphe
Medical
98	Medical	high clinical suspicion n.	yüksek klinik şüphe