taksitli - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

taksitli



Sens de "taksitli" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

Turc Anglais
General
taksitli instalment adj.
Trade/Economic
taksitli time adj.
taksitli hire-purchase adj.
taksitli installment adj.

Sens de "taksitli" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 40 résultat(s)

Turc Anglais
General
taksitli alışverişi tercih etme layaway n.
taksitli alışveriş layaway n.
taksitli satışlar installment sales n.
bir tür taksitli satış never-never n.
taksitli alışveriş yapmak pay for something by instalments v.
Trade/Economic
taksitli alımlarda eklenen vade farkı carrying charge n.
artan taksitli konut kredisi housing loan with increasing installment n.
azalan taksitli konut kredisi housing loan with decreasing term n.
azalan taksitli konut kredisi housing loan with descreasing installment n.
eşit taksitli yöntem straight-line depreciation n.
ipotekte veya taksitli satışlarda taksitlerden birisi zamanında ödenmezse tüm borcun hemen ödenmesini öngören hüküm acceleration clause n.
kamuya olan ertelenmiş ve taksitli borçlar debts to the public sector, deferred or payable by installments n.
kamuya olan ertelenen ve taksitli borçlar deferred or tallied long term liabilities to the state n.
taksitli ödeme instalment n.
taksitli ödeme installment n.
taksitli ticari kredi installment commercial loan n.
taksitli borç installment loan n.
taksitli satış sale on instalments n.
taksitli kredi instalment loan n.
taksitli satış instalments sale n.
taksitli krediler installment loans n.
taksitli satış sale by instalments n.
taksitli kredi installment loan n.
taksitli satış tally trade n.
taksitli opsiyonlar instalment options n.
taksitli alışveriş installment shopping n.
taksitli tahvil installment bond n.
taksitli alışveriş tally trade n.
taksitli satış installment selling n.
taksitli satış sale of the instalment plan n.
taksitli satışlardan elde edilen gelir income from installment sales n.
taksitli satış installement selling n.
yararlanacak kişiye hayat boyu veya belirli süre boyunca taksitli olarak belli bir paranın ödenmesini öngören sigorta poliçesi annuity agreement n.
taksitli alışveriş layaway plan n.
malların genellikle bir seyyar satıcı tarafından yapılan taksitli satışı menage [uk] n.
taksitli alım hock n.
Law
taksitli satışta ödenmeyen parayı geri almak repossess v.
Politics
taksitli poliçe installment policy n.
taksitli satış sales on credit n.
Insurance
taksitli poliçe installment policy n.