trouble for

Sens de "trouble for" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 3 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Phrasals
1	Phrasals	trouble for v.	için zahmet vermek
2	Phrasals	trouble for v.	için rahatsız etmek
3	Phrasals	trouble for v.	için rahatsızlık vermek

Sens de "trouble for" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 69 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	look for trouble v.	bela aramak
They were looking for trouble. Bela arıyorlardı. More Sentences
Idioms
2	Idioms	asking for trouble n.	bela arama
Anyone who criticizes him is asking for trouble. Onu eleştiren herkes belasını arıyor demektir. More Sentences
3	Idioms	look for trouble v.	bela aramak
They're looking for trouble. Bela arıyorlar. More Sentences
General
4	General	look for trouble v.	kaşınmak
5	General	itch for trouble v.	kaşınmak
6	General	ask for trouble v.	sataşmak
7	General	ask for trouble v.	aranmak
8	General	ask for trouble v.	kaşınmak
9	General	look for trouble v.	belasını aramak
10	General	look for trouble v.	canına susamak
11	General	ask for (trouble) v.	çanak tutmak
Colloquial
12	Colloquial	trouble someone for something v.	birini bir şey için rahatsız etmek
13	Colloquial	trouble someone for v.	birinden bir şey rica etmek
14	Colloquial	trouble (one) for (something) v.	(birine bir şey) için zahmet vermek
15	Colloquial	trouble (one) for (something) v.	(birine bir şey) için rahatsızlık vermek
16	Colloquial	trouble someone for v.	birini bir şey için rahatsız etmek
17	Colloquial	trouble someone for something v.	birine bir şey isteyerek zahmet vermek
18	Colloquial	trouble someone for something v.	birinden bir şey vermesini istemek
19	Colloquial	trouble someone for something v.	birinden bir şeyi uzatmasını istemek
20	Colloquial	trouble (one) for (something) v.	(birini bir şey) için rahatsız etmek
21	Colloquial	trouble someone for something v.	birinden bir şey istemek
22	Colloquial	trouble someone for v.	birinden zahmet olmazsa bir şey istemek/rica etmek
23	Colloquial	ask for trouble/it v.	kendi kaşınmak
24	Colloquial	ask for trouble/it v.	aranmak
25	Colloquial	ask for trouble/it v.	kaşınmak
26	Colloquial	ask for trouble/it v.	belaya davetiye çıkarmak
27	Colloquial	ask for trouble/it v.	bela aramak
28	Colloquial	ask for trouble/it v.	belasını aramak
29	Colloquial	be asking for trouble v.	bela aramak
30	Colloquial	be asking for trouble v.	belasını aramak
31	Colloquial	be asking for trouble v.	kendi kaşınmak
32	Colloquial	be asking for trouble v.	aranmak
33	Colloquial	be looking for trouble v.	belaya davetiye çıkarmak
34	Colloquial	be looking for trouble v.	kaşınmak
35	Colloquial	be looking for trouble v.	belasını aramak
36	Colloquial	be looking for trouble v.	bela aramak
37	Colloquial	be looking for trouble v.	aranmak
38	Colloquial	sorry for your trouble expr.	başınız sağolsun
Idioms
39	Idioms	asking for trouble n.	belaya davetiye çıkarma
40	Idioms	ask for trouble v.	istemek
41	Idioms	ask for trouble v.	aranmak
42	Idioms	ask for trouble v.	kendi kaşınmak
43	Idioms	ask for trouble v.	belasını aramak
44	Idioms	look for trouble v.	belasını aramak
45	Idioms	ask for trouble v.	bela aramak
46	Idioms	be asking for trouble v.	bela aramak
47	Idioms	itch for trouble v.	bela aramak
48	Idioms	store up trouble for (oneself) v.	başına bela aramak
49	Idioms	store up trouble for (oneself) v.	belasını aranmak
50	Idioms	store up trouble for (oneself) v.	sorunlara zemin hazırlamak
51	Idioms	store up trouble for (oneself) v.	başına dert aramak
52	Idioms	store up trouble for yourself v.	sorunlara zemin hazırlamak
53	Idioms	store up trouble for yourself v.	başına dert aramak
54	Idioms	store up trouble for yourself v.	başına bela aramak
55	Idioms	store up trouble for yourself v.	belasını aranmak
56	Idioms	for all one's trouble expr.	çektiği bütün zahmete karşın
57	Idioms	for all one's trouble expr.	tüm zahmetlerine rağmen
58	Idioms	for all one's trouble expr.	bütün çabalarına rağmen
59	Idioms	for one's trouble expr.	birinin çektiği zahmete karşılık
60	Idioms	for one's trouble expr.	birinin çalışmasına karşılık
61	Idioms	for one's trouble expr.	birinin çabalarına karşılık
62	Idioms	for one's trouble expr.	birinin çabalarına rağmen
63	Idioms	for one's trouble expr.	birinin çektiği sıkıntılara karşılık
64	Idioms	for one's trouble expr.	birinin emeklerine karşılık
Speaking
65	Speaking	sorry for the trouble expr.	sana da zahmet oldu
66	Speaking	sorry for the trouble expr.	zahmet oldu
67	Speaking	I would hate for her to get in trouble expr.	başının belaya girmesini hiç istemem
68	Speaking	could I trouble you for another glass of water? expr.	zahmet olmazsa bir bardak su daha alabilir miyim?
69	Speaking	for a long time now I've been living a quiet trouble-free life expr.	uzun zamandan beri beladan uzak sakin bir hayat yaşıyorum