twisted - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

twisted

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "twisted" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 20 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
twisted adj. bükümlü
twisted adj. bükülü
twisted adj. bükülmüş
twisted adj. burulmuş
twisted adj. burkulmuş
General
twisted adj. sapkın
twisted adj. kıvrık
twisted adj. kıvrımlı
twisted adj. enek
twisted adj. bükük
twisted adj. eğri büğrü
twisted adj. çarpık
twisted adj. kıvrılmış
twisted adj. bükülmüş
twisted adj. çarpıtılmış
twisted adj. saptırılmış
twisted adj. akli dengesi bozuk
twisted adj. kaçık
Textile
twisted adj. bükülü
Slang
twisted adj. içki veya uyuşturucu almış

Sens de "twisted" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 95 résultat(s)

Anglais Turc
General
twisted silk tread n. put
twisted wire n. bükülü kablo
twisted mind n. sapmış fikir
twisted mind n. yanlış düşünce
twisted mind n. mantıksız düşünce
be twisted v. bükülmek
be twisted v. burulmak
be twisted v. burkulmak
be twisted v. kıvrılmak
Colloquial
tiffany-twisted adj. para sevdalısı
Idioms
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birini) (küçük) parmağında oynatmak
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. parmağının ucuyla/ucunda oynatmak
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. kukla gibi oynatmak
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birine) her istediğini yaptırmak
be bitter and twisted v. sinir olmak/içini kemirmek
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birini) parmağında oynatmak
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birini) elinde oyuncak etmek
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birini) tamamen kontrol altına almak
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birini) istediği gibi yönetmek
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birine) her istediğini yaptırmak
have (someone) twisted around (one's) (little) finger v. (birini) kukla gibi kullanmak
be bitter and twisted v. perişan olmak
be bitter and twisted v. acınacak halde olmak
be bitter and twisted v. berbat durumda olmak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) (küçük) parmağında oynatmak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. parmağının ucuyla/ucunda oynatmak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) kukla gibi oynatmak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birine) her istediğini yaptırmak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) parmağında oynatmak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) elinde oyuncak etmek
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) tamamen kontrol altına almak
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) istediği gibi yönetmek
have (someone) twisted round (one's) (little) finger v. (birini) kukla gibi kullanmak
Technical
twisted cubic n. rastgele bir düzlem ile üç noktada kesişen kübik uzay eğrisi
twisted gear wheel n. sonsuz dişli
twisted strata n. bükük tabakalar
twisted steel n. burulmuş çelik
twisted pair n. bükülü tel çifti
twisted fibers n. bükülmüş elyaf
twisted strate n. bükük tabakalar
twisted stem n. bükümlü ayak
twisted strata n. bükük katmanlar
twisted steel bar n. burulmuş çelik
twisted wire n. bükük tel
twisted wire n. bükülü kablo
twisted-pair wire n. çift bükümlü kablo
twisted lumber n. dönmüş kereste
twisted blade n. kıvrık kanat
twisted turbine blade n. kıvrık türbin kanadı
twisted wire n. örülmüş kablo
twisted steel bar n. tor çeliği
hard twisted adj. sıkı büklümlü
Computer
twisted pair cable n. bükümlü çift tipi kablo
twisted lines n. sarmal çizgiler
twisted pair adj. çift bükümlü
Informatics
twisted-pair n. bükümlü tel çifti
twisted-pair cable n. bükümlü telli kablo
shielded twisted-pair n. ekranlı bükümlü tel çifti
shielded twisted-pair n. kılıflı bükümlü tel çifti
Telecom
twisted pair n. burgulu çift
twisted-pair cable n. burgulu kablo çifti
shielded twisted pair n. ekranlanmış bükülü per
shielded twisted pair n. ekranlanmış bükülü kablo çifti
unshielded twisted cable pair n. korumasız bükülü kablo çifti
media-twisted cable n. ortam-burgulu kablo
Electric
twisted joint n. burmalı ekleme
twisted joint n. dolamalı ekleme
Textile
twisted yarn n. bükümlü iplik
non-twisted threads n. bükümsüz iplik
twisted yarn n. turlu iplik
thrown and twisted adj. birlikte bükülmüş
hard twisted adj. sıkı bükümlü
Architecture
twisted column n. burma sütun
Automotive
twisted wire pair n. bükümlü tel çifti
twisted harness n. bükülü demet
twisted frame n. çarpık şasi
Medical
twisted ankle n. bilek burkulması
Pathology
twisted stomach worm (haemonchus contortus) n. bir tür mide kurdu
twisted wireworm n. bir tür mide kurdu
Geometry
twisted curve n. burulmuş eğri
twisted curve n. öklid uzayında eğrilik ve burulma fonksiyonları sıfırdan farklı olan eğri
twisted surface n. düz bir çizginin her yöne rastgele hareketi ile tanımlanan yüzey
Botanic
twisted flower n. strophanthus cinsi bir bitki
twisted heath (erica cinerea) n. güney avrupa'da yetişen bodur yaprak dökmeyen bir çalı
twisted pine (pinus contorta) n. kontorta çamı
twisted pine (pinus contorta) n. kıyı bölgelerde yetişen kalın kabuklu bodur bir çam
twisted-stalk n. genellikle yeşilimsi veya morumsu çiçekleri ve kırmızı meyveleri olan streptopus cinsi bir bitki
twisted heath (erica cinerea) n. gri funda
Agriculture
twisted shovel n. kavisli ve eğri bıçakları olan kürekli saban
Military
unshielded twisted pair n. ekransız bükümlü tel çifti
unshielded twisted pair n. kılıfsız bükümlü tel çifti
Slang
don't get it twisted n. dediğimi/dediklerimi saptırma şimdi!
don't get it twisted expr. beni yanlış anlama
Star Wars
twisted paths n. bükümlü yollar
twisted rancor trio n. çarpık rancor üçlüsü