yatarak - Turc Anglais Dictionnaire

yatarak

Sens de "yatarak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
Colloquial
yatarak on your back expr.

Sens de "yatarak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 23 résultat(s)

Turc Anglais
General
hastanede yatarak tedavi gören hasta in-patient n.
sırtüstü yatarak kullanılan bisiklet recumbent bicycle n.
yatarak yemek yeme accubation n.
yan yatarak devrilmek tilt over v.
motorlu araç yan yatarak köşeyi dönmek careen around the corner v.
üzerine yatarak ölümüne sebep olmak overlie v.
pusuya yatarak skulkingly adv.
pusuya yatarak lurkingly adv.
sırt üstü yatarak supinely adv.
Phrasals
yatarak zaman geçirmek laze something away v.
Colloquial
art arda farklı evlerde (koltukta, kanepede) yatarak misafir olmak couch surf v.
Medical
hastaneye yatarak tedavi görmesi gerekmeyen hasta patient who doesn't require inpatient management n.
hastanede yatarak tedavi gören inpatient n.
hastanede yatarak tedavi gören inmate n.
hastanede yatarak tedavi in-patient treatment n.
yatarak tedavi inpatient treatment n.
History
yaşlı bir adamın genç bir kadın ile birlikte yatarak gençleşeceği inanışı shunamitism n.
Hunting
yatarak atışta üzerine uzanılan paspas mat n.
pusuya yatarak gerçekleştirilen av stalking n.
pusuya yatarak gerçekleştirilen av still hunt n.
pusuya yatarak avlama still hunt n.
Sport
yanlamasına yüzme (sağa veya sola yatarak) sidestroke swimming n.
ağırlık çalışan kişinin üzerine yatarak çalıştığı sehpa flat bench n.