|
- Yes, a Fourth Protocol has now been in operation since January 2001.
- Evet, Dördüncü Protokol Ocak 2001'den bu yana yürürlüktedir.
- We are encouraging banks to open their counters on 1 January 2002.
- Bankaları 1 Ocak 2002 tarihinde gişelerini açmaya teşvik ediyoruz.
- There is another judgment dated 28 January 1986 concerning type approval for woodworking machines.
- Ağaç işleme makineleri için tip onayına ilişkin 28 Ocak 1986 tarihli bir başka karar daha bulunmaktadır.
- The Minutes of the sitting of Thursday, 30 January 2003 have been distributed.
- Perşembe, 30 Ocak 2003 tarihli oturumun tutanakları dağıtılmıştır.
- Let us welcome your proposal of 7 January.
- Sizin 7 Ocak tarihli teklifinizi memnuniyetle karşılıyoruz.
- This figure rose to 90% by 2 January and to 97% by 3 January.
- Bu rakam 2 Ocak'ta %90'a, 3 Ocak'ta ise %97'ye yükselmiştir.
- On 1 January we will get the euro.
- 1 Ocak'ta Euro'ya geçeceğiz.
- This included a number of interim conditions valid until 1 January 1999.
- Buna 1 Ocak 1999 tarihine kadar geçerli olan bir dizi geçici koşul da dahildir.
- This matter was also raised during the troika of political leaders with Russia on 16 January.
- Bu konu 16 Ocak'ta Rusya ile yapılan siyasi liderler troykasında da gündeme gelmiştir.
- On 1 January 2002, we will have the single currency.
- 1 Ocak 2002'de tek para birimine sahip olacağız.
- On Sunday, 14 January, Austria had its first suspected case of BSE.
- 14 Ocak Pazar günü Avusturya'da ilk şüpheli deli dana vakası görüldü.
- We also decided to review the regulations by January 2004 at the latest.
- Ayrıca yönetmeliklerin en geç Ocak 2004'e kadar gözden geçirilmesine karar verdik.
- What is being done on 1 January to mark the 30th anniversary of the accession of these three great countries?
- Bu üç büyük ülkenin katılımının 30. yıldönümünü kutlamak üzere 1 Ocak'ta ne yapılıyor?
- These had already reached 20% on 2 January, the first working day.
- Bu oran ilk iş günü olan 2 Ocak'ta %20'ye ulaşmıştı.
- Our immediate concern is the successful launch of the euro on 1 January.
- İvedilikle gerçekleşmesini istediğimiz şey, avronun 1 Ocak'ta başarı ile piyasaya sürülmesidir.
- Parliament expressed its concerns about the pipeline project as early as January 2000.
- Parlamento, boru hattı projesine ilişkin endişelerini Ocak 2000 gibi erken bir tarihte dile getirmiştir.
- The truth is that we need to start to plan now if we want to make the first payments to the regions on 1 January 2007.
- Gerçek şu ki, bölgelere ilk ödemeleri 1 Ocak 2007'de yapmak istiyorsak şimdiden plan yapmaya başlamamız gerekiyor.
- The new Financial Regulation has been in force since 1 January 2003.
- Yeni Mali Tüzük 1 Ocak 2003 tarihinden bu yana yürürlüktedir.
- I have just quoted verbatim from the press release issued by Clark on 10 January.
- Az önce Clark tarafından 10 Ocak'ta yayınlanan basın açıklamasından kelimesi kelimesine alıntı yaptım.
- These had already reached 20% on 2 January, the first working day.
- Bunlar ilk çalışma günü olan 2 Ocak'ta %20'ye ulaşmıştı.
- The latest review of the regime entered into force on 1 January 2002 and it should expire on 31 December 2004.
- Rejimin son gözden geçirmesi 1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir ve 31 Aralık 2004 tarihinde sona erecektir.
- The common position adopted by the Council on 4 December 2001 brought forward this date to 1 January 2007.
- Konsey tarafından 4 Aralık 2001 tarihinde kabul edilen ortak tutum, bu tarihi 1 Ocak 2007'ye çekmiştir.
- These could take place even before the date of 28 January that is currently predicted.
- Bunlar şu anda öngörülen 28 Ocak tarihinden önce bile gerçekleşebilir.
- On 1 January 1998, for example, 91 journalists were in prison in Turkey according to “Reporters sans frontières”.
- Örneğin, 1 Ocak 1998 tarihinde, “Reporters sans frontieres”e göre Türkiye'de 91 gazeteci hapisteydi.
- The meetings of the working group are open and the first meeting was held on 11 January 2000.
- Çalışma grubunun toplantıları açıktır ve ilk toplantı 11 Ocak 2000 tarihinde yapılmıştır.
- By 1 January 2007, with hard work, consistency, application and our support, she could be here.
- 1 Ocak 2007 itibariyle, sıkı çalışma, tutarlılık, başvuru ve bizim desteğimizle burada olabilir.
- The first part will enter into force for the current 15 Member States on 1 January 2004.
- İlk kısım mevcut 15 Üye Devlet için 1 Ocak 2004 tarihinde yürürlüğe girecektir.
- The Commission proposes that the same should occur with bank transfers and cheques from January 2003 onwards.
- Komisyon, aynı durumun Ocak 2003'ten itibaren banka havaleleri ve çekler için de geçerli olmasını önermektedir.
- The new Financial Regulation has been in force since 1 January 2003.
- Yeni Mali Yönetmelik 1 Ocak 2003 tarihinden beri yürürlüktedir.
- It may take a little longer than 1 January 2002 to achieve it.
- Bunu başarmak 1 Ocak 2002'den biraz daha uzun sürebilir.
- I declare resumed the session of the European Parliament adjourned on Thursday, 16 January 2003.
- Avrupa Parlamentosu'nun 16 Ocak 2003 Perşembe günü sona eren oturumunu yeniden başlatıyorum.
- I presume that is the case, and it should be the case, in all the countries changing over to the euro on 1 January 2001.
- 1 Ocak 2001 tarihinde Euro'ya geçen tüm ülkelerde durumun böyle olduğunu ve böyle olması gerektiğini varsayıyorum.
- Since 31 January, the debate has been stoked by new contributions.
- 31 Ocak'tan bu yana tartışma yeni katkılarla alevlendi.
- Of course, at its core is equal access to Community waters which was derogated until 1 January 2003.
- Tabii ki konunun özünde, 1 Ocak 2003'e kadar askıya alınan Topluluk sularına eşit erişim bulunmaktadır.
- Saturday 5 January was the key day for this issue.
- 5 Ocak Cumartesi günü bu konuda kilit gündü.
- We shall do so on the basis of the new understanding presented at the Conference of Presidents on 31 January.
- Bunu 31 Ocak'taki Başkanlar Konferansında sunulan yeni anlayış temelinde yapacağız.
- Moreover, at this rate, we will not make 1 January with the notification in the Official Journal practically speaking.
- Ayrıca, bu gidişle Resmi Gazete'deki tebliğ ile 1 Ocak'ı pratikte yakalayamayacağız.
- Unfortunately, ladies and gentlemen, since 10 January we have a situation similar to the previous one.
- Ne yazık ki bayanlar ve baylar, 10 Ocak'tan bu yana bir öncekine benzer bir durumla karşı karşıyayız.
- Of course, at its core is equal access to Community waters which was derogated until 1 January 2003.
- Elbette ki, 1 Ocak 2003'e kadar askıya alınan Topluluk sularına eşit erişim konusu bu konunun özünü oluşturmaktadır.
- The phasing-in of zero-sulphur fuels will be complete by 1 January 2009.
- Sıfır sülfürlü yakıtların aşamalı olarak devreye sokulması 1 Ocak 2009 itibariyle tamamlanacaktır.
- On 1 January 2002, we will, at last, have the euro in Europe.
- 1 Ocak 2002'de nihayet Avrupa'da Euro'ya sahip olacağız.
- Our awareness campaign in relation to this measure will begin on 1 January 2003.
- Bu tedbire ilişkin farkındalık kampanyamız 1 Ocak 2003 tarihinde başlayacaktır.
- It is also clear, though, that this will not be done before 1 January.
- Ancak bunun 1 Ocak'tan önce yapılmayacağı da açıktır.
- We want a strong health programme as early as January 2002.
- Ocak 2002 gibi erken bir tarihte güçlü bir sağlık programı istiyoruz.
- I declare resumed the session of the European Parliament adjourned on Thursday, 30 January 2003.
- Avrupa Parlamentosu'nun 30 Ocak 2003 Perşembe günü ertelenen oturumunun yeniden başladığını ilan ediyorum.
- That is why the European Central Bank proposes 1 January 2005 for the Regulation to come into force.
- Bu nedenle Avrupa Merkez Bankası Yönetmeliğin yürürlüğe girmesi için 1 Ocak 2005 tarihini önermektedir.
- The Commission proposes to withdraw the authorisations for these four antibiotics on 1 January 2006.
- Komisyon bu dört antibiyotik için verilen yetkilerin 1 Ocak 2006 tarihinde geri alınmasını önermektedir.
- The head of ECHO's Africa Unit visited the region from 30 January to 1 February.
- ECHO'nun Afrika Birimi Başkanı 30 Ocak - 1 Şubat tarihleri arasında bölgeyi ziyaret etti.
- What is being done on 1 January to mark the 30th anniversary of the accession of these three great countries?
- Bu üç büyük ülkenin katılımının 30. yıldönümü münasebetiyle 1 Ocak'ta neler yapılıyor?
- After 30 January this year, President Bush's speech on the state of the Union disconcerted many Europeans.
- Bu yıl 30 Ocak'tan sonra Başkan Bush'un Birliğin durumu üzerine yaptığı konuşma pek çok Avrupalıyı tedirgin etti.
- This dissolution was the subject of a Presidency statement on behalf of the European Union on 21 January 1998.
- Bu fesih, 21 Ocak 1998 tarihinde Avrupa Birliği adına yapılan bir Başkanlık açıklamasına konu olmuştur.
- The phasing-in of zero-sulphur fuels will be complete by 1 January 2009.
- Sıfır sülfürlü yakıtların kullanımı 1 Ocak 2009 itibariyle tamamlanmış olacaktır.
- We need to know more about the 19 January presidential law that was brought in on political parties.
- Siyasi partilerle ilgili olarak 19 Ocak'ta yürürlüğe giren başkanlık yasası hakkında daha fazla bilgiye ihtiyacımız var.
- That happened twice in two different sittings of this House during January 2001.
- Bu, Ocak 2001'de bu Meclisin iki farklı oturumunda iki kez gerçekleşti.
- The Commission proposes to withdraw the authorisations for these four antibiotics on 1 January 2006.
- Komisyon, bu dört antibiyotik için verilen yetkilerin 1 Ocak 2006 tarihinde geri çekilmesini önermektedir.
- According to our timetable, we should be ready to start implementing measures by 1 January 2003.
- Takvimimize göre, 1 Ocak 2003'e kadar tedbirleri uygulamaya başlamaya hazır olmalıyız.
- In five countries the old automatic teller machines will have been converted by 1 January.
- Beş ülkede eski otomatik vezne makineleri 1 Ocak'a kadar dönüştürülmüş olacak.
- Finally, on January eighth, the British attacked.
- Sonunda, sekiz ocakta Britanyalılar saldırdı.
- Yesterday was Tuesday, January 26, 2010.
- Dün 26 Ocak 2010, Salı'ydı.
- Where will you be on January 1st, 2016?
- Siz 1 Ocak 2016'da nerede olacaksınız?
- Thank you very much for your letter of January 7th.
- Yedi Ocak tarihli mektubunuz için çok teşekkür ederim.
- Clyde Tombaugh died at the age of ninety on January 17, 1997.
- Clyde Tombaugh 17 Ocak 1997'de doksan yaşında öldü.
- People born in January, February, and March, please gather over here.
- Ocak, Şubat ve Mart aylarında doğan insanlar; lütfen buraya toplanın.
- Fadil passed away on January 14, 1967.
- Fadıl, 14 Ocak 1967'de vefat etti.
- January is the first month of the calendar.
- Ocak takvimin ilk ayıdır.
- I've got to take my library books back before January 25th.
- 25 Ocaktan önce kütüphane kitaplarımı geri götürmek zorundayım.
- The Viet Cong launched the Tet offensive on January 30, 1968.
- Viet Cong 30 Ocak 1968'de Tet saldırısını başlattı.
- I will be travelling on the 8th of January.
- Ben 8 Ocak'ta seyahat ediyor olacağım.
- The first month of the year is January.
- Yılın ilk ayı Ocak'tır.
- Galileo died on January 8, 1642.
- Galileo 8 Ocak 1642'de öldü.
- January comes before February.
- Ocak, Şubat'tan önce gelir.
- Finally, on January eighth, the British attacked.
- Sonunda, ocağın sekizinde, Britanyalılar saldırdı.
- I've got to take my library books back before January 25th.
- Kütüphane kitaplarımı 25 Ocak'tan önce geri götürmeliyim.
- January is the first month in the secular calendar.
- Ocak seküler takvimdeki ilk aydır.
- January is usually the coldest month.
- Ocak, genellikle en soğuk aydır.
- I was born in Tokyo on the eighth of January in 1950.
- 8 Ocak 1950'de Tokyo'da doğdum.
- I was born on January 22, 1933.
- Ben 22 Ocak 1933'te doğdum.
- Finally, on January eighth, the British attacked.
- Nihayet 8 Ocak'ta İngilizler saldırdı.
- Did you receive my e-mail of January 10?
- 10 Ocak tarihli e-mail'imi aldın mı?
- My work was already finished on January 15th.
- Benim işim 15 Ocak'ta bitmişti.
- Finally, on January eighth, the British attacked.
- Sonunda, sekiz Ocak'ta İngilizler saldırdı.
- Stephen Hawking was born on January 8, 1942 in Oxford, England.
- Stephen Hawking 8 Ocak 1942'de Oxford, İngiltere'de doğdu.
- January is the first month in the secular calendar.
- Ocak, laik takvimin ilk ayıdır.
- Did you receive my e-mail of January 10?
- On Ocak tarihli e-postamı aldınız mı?
- January is the first month of the year.
- Ocak yılın birinci ayıdır.
- January 1st is a day when many Japanese go to the shrine.
- 1 Ocak, birçok Japon'un tapınağa gittiği bir gündür.
- Where will you be on January 1st, 2016?
- 1 Ocak 2016'da nerede olacaksın?
- January is usually the coldest month.
- Ocak, genelde en soğuk aydır.
- Fadil passed away on January 14, 1967.
- Fadıl 14 Ocak 1967'de vefat etti.
- Clyde Tombaugh died at the age of ninety on January 17, 1997.
- Clyde Tombaugh 17 Ocak 1997 tarihinde doksan yaşında öldü.
- Dan arrived at the maximum security facility on January 2.
- Dan 2 Ocak'ta maksimum güvenlikli tesise geldi.
- The card was valid until January, 2006.
- Kart, Ocak 2006 tarihine kadar geçerli.
- January 21st is squirrel appreciation day.
- 21 Ocak, sincap takdir günüdür.
- People born in January, February, and March, please gather over here.
- Ocak, Şubat ve Mart doğumlular, lütfen burada toplanın.
- January 21st is squirrel appreciation day.
- 21 Ocak sincapları takdir günüdür.
- Today is January 2nd.
- Bugün 2 Ocak.
- Yesterday was Tuesday, January 26, 2010.
- Dün 26 Ocak 2010, Salı günüydü.
- January, February, March, April, May, June, July, August, September, October, November and December are the twelve months of the year.
- Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık yılın on iki ayıdır.
- I was born on January 2 in 1968.
- Ben 2 Ocak 1968'de doğdum.
- I was born on January 22, 1933.
- Ben 22 Ocak 1933 tarihinde doğdum.
- The Viet Cong launched the Tet offensive on January 30, 1968.
- Viet Kong 30 Ocak 1968'de Tet saldırısını başlattı.
- Where were you on the morning of January the 1st?
- 1 Ocak sabahı neredeydin?
- Thank you very much for your letter of January 7th.
- 7 Ocak tarihli mektubun için çok teşekkürler.
Show More (100)
|