|
- Her job was to see the children safely across the street.
- Onun işi çocukları güvenli bir şekilde karşıdan karşıya geçirmekti.
- We saw him walk across the street.
- Onu karşıdan karşıya geçerken gördük.
- Her job was to see the children safely across the street.
- Onun işi çocukların caddeyi güvenli bir şekilde karşıdan karşıya geçtiklerini görmekti.
- Don't run across the street.
- Karşıdan karşıya koşmayın.
- We saw him walking across the street.
- Onu karşıdan karşıya geçerken gördük.
- Tom helped the old man across the street.
- Tom yaşlı adamın karşıdan karşıya geçmesine yardım etti.
- He walked across the street on a red traffic light.
- Kırmızı ışıkta karşıdan karşıya geçti.
- I helped an old woman across the street.
- Yaşlı bir kadına karşıdan karşıya geçmesi için yardım ettim.
Show More (5)
|