additional time - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
additional time ek süre n.
  • Since another member of my Group has given up his speaking time, I believe that I have accumulated additional time.
  • Grubumun başka bir üyesi konuşma süresinden feragat ettiğinden ek süre kazandığıma inanıyorum.
Show More (-2)