Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
publicly held company
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
be fascinated
büyülenmek
v.
She
was fascinated.
Büyülenmişti.
Tom
is fascinated.
Tom
büyülendi.
Tom seemed to
be fascinated.
Tom
büyülenmiş
gibiydi.
Tom
is fascinated.
Tom
büyülenmiş.
She
was fascinated.
O
büyülenmişti.
Show More (2)
2
be fascinated
hayran kalmak
v.
I
was fascinated
by her performance.
Onun perfomansına
hayran kaldım.
Show More (-2)