boarding - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
boarding biniş n.
  • This should guarantee safe, pavement-level boarding by all persons of reduced mobility.
  • Bu, hareket kabiliyeti kısıtlı tüm kişilerin kaldırım seviyesinde güvenli bir şekilde binişini garanti altına almalıdır.
  • This should guarantee safe, pavement-level boarding by all persons of reduced mobility.
  • Bu, hareket kabiliyeti kısıtlı tüm kişilerin kaldırım seviyesinde güvenli binişini garanti etmelidir.
  • Where is the boarding gate for Japan Airlines 124?
  • Japan Airlines 124'ün biniş kapısı nerededir?
Show More (6)
boarding yatılı adj.
  • Tom went to a boarding school in Boston.
  • Tom Boston'da yatılı bir okula gitmişti.
  • Tom went to a boarding school.
  • Tom yatılı bir okula gitti.
  • Tom sent his son to a boarding school in Australia.
  • Tom oğlunu Avustralya'daki yatılı bir okula gönderdi.
Show More (5)
boarding tahta kaplama n.
  • Mr. Palmer secured his house from the hurricane by boarding up his windows.
  • Bay Palmer kasırgadan önce pencerelerine tahta çakarak evini sağlama aldı.
Show More (-2)
boarding yolcu alımı n.
  • Boarding starts 45 minutes before departure.
  • Uçağa yolcu alımı kalkıştan 45 dakika önce başlar.
Show More (-2)
boarding uçağa binme n.
  • Every passenger is searched twice before boarding.
  • Her yolcu uçağa binmeden önce iki kez aranır.
Show More (-2)