cease to be - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
cease to be (bir şeyden) çıkmak v.
  • Our public pensions systems are too expensive and have also ceased to be financeable.
  • Kamu emeklilik sistemlerimiz çok pahalıdır ve finanse edilebilir olmaktan da çıkmıştır.
  • We have now voted in favour of one of them, which mean that the others cease to be options.
  • Şimdi bunlardan biri lehinde oy kullandık, bu da diğerlerinin seçenek olmaktan çıktığı anlamına geliyor.
  • Deep public concern has long since ceased to be enough.
  • Halkın derin endişesi uzun zamandan beri yeterli olmaktan çıkmıştır.
Show More (6)