|
- I also want to say that George Orwell would find it difficult to create characters like Rumsfeld, Cheney and Ashcroft.
- Ayrıca George Orwell'in Rumsfeld, Cheney ve Ashcroft gibi karakterler yaratmakta zorlanacağını söylemek istiyorum.
- There are three characters in each tribe, and they can all be combined with one another.
- Her kabilede üç karakter vardır ve hepsi birbiriyle birleştirilebilir.
- Many characters and many things were going on at once.
- Birçok karakter ve birçok şey aynı anda olup bitiyor.
- There are two main characters in this story.
- Bu hikayede iki ana karakter var.
- One of the characters in the novel dreams up a half-baked plan for robbing a bank.
- Romandaki karakterlerden biri banka soymak için yarım yamalak bir plan yapıyor.
- All the characters in this book are imaginary.
- Bu kitaptaki tüm karakterler hayalidir.
- Neko mimi characters are cute!
- Neko mimi karakterleri çok tatlı!
- All the characters of this comic are girls.
- Bu çizgi romandaki tüm karakterler kız.
- How many characters are there in this play?
- Bu oyunda kaç karakter var?
- They're rough characters.
- Sert karakterler.
- The characters are two dimensional.
- Karakterler iki boyutludur.
- We wanted flying cars, instead we got 140 characters.
- Uçan arabalar istiyorduk, onun yerine 140 karakterimiz oldu.
- All the characters in this book are imaginary.
- Bu kitaptaki tüm karakterler hayal ürünüdür.
- Yiddish is written in Hebrew characters.
- Yidiş, İbranice karakterlerle yazılır.
- I want to learn Chinese, but the characters are difficult.
- Çince öğrenmek istiyorum ama karakterler çok zor.
- The author's juxtaposition of the two characters highlights their flaws.
- Yazarın iki karakteri yan yana koyması onların kusurlarını vurguluyor.
- Most constellations don't really resemble the creatures or characters they are named after.
- Çoğu takımyıldızı adlarını verdikleri yaratıklara ve karakterlere benzemez.
- The author's juxtaposition of the two characters highlights their flaws.
- Yazarın iki karakterinin yan yana koyulması onların kusurlarını vurguluyor.
- The actor will play five characters in less than half an hour.
- Aktör yarım saatten az süre içinde beş tane karakter oynayacak.
- The characters in this movie are all complete idiots.
- Bu filmdeki karakterlerin hepsi tamamen salaktır.
- The author shows a great talent in the creation of his characters.
- Yazar karakterlerini yaratırken büyük bir yetenek sergiliyor.
- Your message should be at least ten characters long.
- Mesajınız en az on karakterden oluşmalıdır.
- The Japanese writing system is very complicated, it has three alphabets with more than two thousand characters.
- Japon yazı sistemi çok karmaşıktır, iki binden fazla karakter içeren üç alfabesi vardır.
- There are two main characters in this story.
- Bu hikâyede iki ana karakter var.
- How many characters are there in your story?
- Hikayende kaç karakter var?
- Your message should be at least ten characters long.
- Mesajınız en az on karakter uzunluğunda olmalı.
- The author's juxtaposition of the two characters highlights their differences, but also their similarities.
- Yazarın iki karakteri yan yana koyması, farklılıklarının yanı sıra benzerliklerini de vurguluyor.
- Most anime characters have large eyes.
- Çoğu anime karakterinin büyük gözleri vardır.
- Those twins are identical, not only their faces, but also in their characters.
- Bu ikizlerin sadece yüzleri değil, karakterleri de birbirinin aynısı.
- All the characters in this drama are fictitious.
- Bu dramadaki tüm karakterler hayali.
- His movies often feature strong female characters.
- Onun filmleri genellikle güçlü kadın karakterleri ön plana çıkarır.
- Yiddish is written in Hebrew characters.
- Yidiş İbranice karakterlerle yazılır.
- The characters are two dimensional.
- Karakterler iki boyutlu.
- Most constellations don't really resemble the creatures or characters they are named after.
- Takımyıldızlarının çoğu, isimlerini aldıkları yaratıklara ya da karakterlere pek benzemez.
- I always liked mysterious characters more.
- Gizemli karakterleri her zaman daha çok sevmişimdir.
- All the characters in this drama are fictitious.
- Bu oyundaki tüm karakterler tamamen hayal ürünüdür.
- The characters in this movie are all complete idiots.
- Bu filmdeki karakterlerin hepsi tam birer aptal.
- In her second novel, the characters have grown up.
- Onun ikinci romanında karakterler büyüdü.
- Tom fell in love with the characters in his novel.
- Tom romanındaki karakterlere aşık oldu.
- The Japanese writing system is very complicated, it has three alphabets with more than two thousand characters.
- Japon yazım düzeni çok karmaşıktır, iki binden fazla karakteri olan üç tane alfabe vardır.
- His movies often feature strong female characters.
- Filmlerinde genellikle güçlü kadın karakterlere yer verir.
- We wanted flying cars, instead we got 140 characters.
- Uçan arabalar istedik, bunun yerine 140 karakterimiz var.
- The author shows a great talent in the creation of his characters.
- Yazar, karakterlerinin yaratılmasında büyük bir yetenek gösteriyor.
- In her second novel, the characters have grown up.
- İkinci romanında karakterler büyüdü.
- Shakespeare created many famous characters.
- Shakespeare birçok ünlü karakter yarattı.
- I want to learn Chinese, but the characters are difficult.
- Çince öğrenmek istiyorum ama karakterler zor.
- I always liked mysterious characters more.
- Her zaman gizemli karakterleri daha çok sevdim.
- One of the characters in the novel dreams up a half-baked plan for robbing a bank.
- Romandaki karakterlerden biri bir bankayı soymak için acemice bir plan düşünüyor.
- Our characters are completely different.
- Karakterlerimiz tamamen farklı.
- How many characters are there in your story?
- Hikayende kaç tane karakter var?
- All the characters of this comic are girls.
- Bu çizgi romanın tüm karakterleri kız.
- There are 16 characters named Tom in this novel.
- Bu romanda Tom adında 16 karakter var.
- The actor will play five characters in less than half an hour.
- Aktör yarım saatten az bir sürede beş karakteri canlandıracak.
Show More (50)
|
