|
- Secondly, the Structural Fund must under no circumstances be confused with this solidarity fund.
- İkinci olarak Yapısal Fon hiçbir şekilde bu dayanışma fonu ile karıştırılmamalıdır.
- The European patent is not to be confused with the Community patent.
- Avrupa patenti, Topluluk patenti ile karıştırılmamalıdır.
- Neither should it be confused with a kind of anti-European sentiment.
- Bunun bir tür Avrupa karşıtlığı ile de karıştırılmaması gerekir.
- He was often confused with his brother.
- O sık sık erkek kardeşiyle karıştırılırdı.
- Nationalism is not to be confused with patriotism.
- Milliyetçilik, vatanseverlikle karıştırılmamalıdır.
- Sarcasm should not be confused with cynicism.
- Sarkazm, kinizmle karıştırılmamalıdır.
- I think you've got me confused with somebody else.
- Sanırım beni başka biriyle karıştırdın.
- Aardvarks are normally confused with anteaters.
- Karıncayiyenler normalde karıncayiyenlerle karıştırılır.
- I'm often confused with my brother.
- Sık sık kardeşimle karıştırılıyorum.
- I think you've got me confused with somebody else.
- Sanırım beni başkasıyla karıştırdınız.
- Nationalism is not to be confused with patriotism.
- Milliyetçilik vatanseverlikle karıştırılmamalıdır.
- Sarcasm should not be confused with cynicism.
- Alaycılık sinizmle karıştırılmamalıdır.
- Aardvarks are normally confused with anteaters.
- Yerdomuzları normalde karıncayiyenlerle karıştırılır.
- You must have me confused with someone else.
- Siz beni başka biriyle karıştırdınız herhalde.
- You must have me confused with someone else.
- Beni başkasıyla karıştırmış olmalısınız.
- Tom is often confused with his brother.
- Tom sık sık erkek kardeşi ile karıştırılır.
- He is often confused with his brother.
- O sık sık erkek kardeşi ile karıştırılır.
- He is often confused with his brother.
- Sık sık kardeşiyle karıştırılır.
- I'm often confused with my brother.
- Sık sık erkek kardeşimle karıştırılırım.
- Tom is often confused with his brother.
- Tom sık sık kardeşiyle karıştırılır.
- He was often confused with his brother.
- Sık sık kardeşiyle karıştırılırdı.
Show More (18)
|