Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
organic field
schismogenesis
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
converse
sohbet etmek
v.
I need someone with whom I can
converse.
Sohbet edebileceğim
birine ihtiyacım var.
We spent the whole day
conversing.
Bütün günü
sohbet ederek
geçirdik.
We
conversed
until late at night while eating cake and drinking tea.
Gece geç saatlere kadar kek yiyip çay içerek
sohbet ettik.
Show More (0)
2
converse
konuşmak
v.
Thirty-two percent of citizens of the EU-15 countries say they can
converse
in German.
AB-15 ülkelerinin vatandaşlarının yüzde 32'si Almanca
konuşabildiğini
söylüyor.
I need someone with whom I can
converse.
Konuşabileceğim
birine ihtiyacım var.
Show More (-1)