|
- I'm convinced he's not guilty.
- Suçlu olmadığına ikna oldum.
- I'm convinced Tom is lying.
- Tom'un yalan söylediğine ikna oldum.
- Tom wasn't convinced.
- Tom ikna olmuş değildi.
- I'm not convinced you know what you're doing.
- Ne yaptığınızı bildiğinize ikna olmadım.
- Tom could tell Mary wasn't convinced.
- Tom Mary'nin ikna olmadığını anlayabiliyordu.
- I'm not totally convinced.
- Ben tamamen ikna olmadım.
- Tom didn't sound convinced.
- Tom'un sesi ikna olmuş gibi değildi.
- I'm still not quite convinced.
- Ben hâlâ pek ikna olmadım.
- Tom isn't convinced.
- Tom ikna olmadı.
- I'm convinced that that'll happen.
- Bunun olacağına ikna oldum ben.
- You're still not convinced we're telling the truth, are you?
- Doğruyu söylediğimize hâlâ ikna olmadın, değil mi?
- I'm convinced Tom didn't do anything wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına ikna oldum.
- I'm convinced Tom did nothing wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına ikna oldum.
- Dan wasn't so convinced that Linda was innocent.
- Dan, Linda'nın masum olduğuna pek ikna olmamıştı.
- I'm still not quite convinced.
- Hala tam olarak ikna olmadım.
- Tom is still not completely convinced.
- Tom hala tam olarak ikna olmuş değil.
- I'm not convinced that you're telling the truth.
- Doğruyu söylediğine ikna olmadım.
- I'm not yet convinced.
- Henüz ikna olmuş değilim.
- Tom didn't sound convinced.
- Tom ikna olmuş görünmüyordu.
- I was pretty convinced.
- Oldukça ikna olmuştum.
- Tom doesn't look too convinced.
- Tom pek ikna olmuş görünmüyor.
- You don't seem convinced that Tom wants to do that.
- Tom'un bunu yapmak istediğine ikna olmuş görünmüyorsun.
- Tom still isn't convinced.
- Tom hâlâ ikna olmuş değil.
- Tom said I didn't sound convinced.
- Tom sesimin ikna olmuş gibi gelmediğini söyledi.
- I'm convinced that it's feasible.
- Bunun mümkün olduğuna ikna oldum.
- No one's convinced.
- Kimse ikna olmadı.
- I'm still not totally convinced.
- Hâlâ tam olarak ikna olmadım.
- I'm not convinced that's going to happen.
- Bunun olacağına ikna olmadım.
- I'm convinced.
- Ben ikna oldum.
- Tom still isn't totally convinced.
- Tom hala tam olarak ikna olmuş değil.
- We are all convinced that he's guilty.
- Hepimiz onun suçlu olduğuna ikna olduk.
- I'm convinced Tom can help us here.
- Tom'un burada bize yardım edebileceğine ikna oldum.
- I'm convinced he's not guilty.
- Onun suçlu olmadığına ikna oldum.
- The king, convinced, told the tailors to prepare the outfit, but he also couldn't see this material.
- Kral ikna olmuş, terzilere kıyafeti hazırlamalarını söylemiş ama o da bu malzemeyi görememiş.
- I'm convinced Tom is innocent.
- Tom'un masum olduğuna ikna oldum.
- I'm still not totally convinced.
- Ben hâlâ tamamen ikna olmuş değilim.
- I'm not convinced that doing that would be a good idea.
- Bunu yapmanın iyi bir fikir olacağına ikna olmadım.
- Tom isn't convinced yet.
- Tom henüz ikna olmadı.
- Tom doesn't look convinced.
- Tom ikna olmuş görünmüyor.
- Tom said Mary didn't sound convinced.
- Tom, Mary'nin ikna olmuş gibi görünmediğini söyledi.
- I'm not convinced Tom is telling the truth.
- Tom'un doğruyu söylediğine ikna olmadım.
- Tom doesn't seem convinced.
- Tom ikna olmuş görünmüyor.
- Tom is still not completely convinced.
- Tom hâlâ tamamen ikna olmadı.
- Aren't you still convinced Tom was the one who did it?
- Hala bunu Tom'un yaptığına ikna olmadın mı?
- I'm still not convinced that Tom is the best person for the job.
- Tom'un bu iş için en uygun kişi olduğuna hâlâ ikna olmadım.
- Dan wasn't so convinced that Linda was innocent.
- Dan, Linda'nın masum olduğuna çok ikna olmamıştı.
- Tom didn't seem totally convinced.
- Tom tamamen ikna olmuş görünmüyordu.
- I'm convinced that the French don't know who to vote for.
- Fransızların kim için oy vereceklerini bilmediklerine ikna oluyorum.
- Tom doesn't seem convinced that Mary has to do that.
- Tom, Mary'nin bunu yapmak zorunda olduğuna ikna olmuş görünmüyor.
- I'm not totally convinced.
- Tamamen ikna olmuş değilim.
- You're still not convinced we're telling the truth, are you?
- Hâlâ doğruyu söylediğimize ikna olmadın, değil mi?
- Even Tom wasn't convinced.
- Tom bile ikna olmadı.
- Tom still isn't quite convinced.
- Tom hala ikna olmuş değil.
- You don't sound convinced.
- İkna olmuş gibi değilsin.
- Tom isn't convinced.
- Tom ikna olmamış.
- I'm convinced Tom can succeed.
- Tom'un başarılı olabileceğine ikna oldum.
- I'm still not completely convinced.
- Hâlâ tam olarak ikna olmuş değilim.
- Tom was less than convinced.
- Tom daha az ikna olmuştu.
- We're all convinced of his innocence.
- Hepimiz onun masumiyetine ikna olduk.
- We're all convinced of her guilt.
- Hepimiz onun suçlu olduğuna ikna olduk.
- Are you still convinced Tom was the one who did that?
- Onu yapan kişinin Tom olduğuna hâlâ ikna oldun mu?
- I'm convinced that Tom did nothing wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına ikna oldum.
- I'm convinced that Tom didn't do anything wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına ikna oldum.
- Tom said Mary didn't sound convinced.
- Tom Mary'nin ikna olmuş görünmediğini söyledi.
- I'm convinced you'll love it.
- Senin onu seveceğine ikna oldum.
- Are you convinced that Tom will do that?
- Tom'un bunu yapacağına ikna oldun mu?
- We're not convinced yet.
- Henüz ikna olmadık.
- It's clear that Tom is not yet convinced.
- Tom'un henüz ikna olmadığı aşikar.
- Tom's convinced.
- Tom ikna oldu.
- I'm still not convinced it's going to work.
- Hala işe yarayacağına ikna olmadım.
- Were they convinced?
- İkna oldular mı?
- I'm not too convinced.
- Pek de ikna olmadım.
- You don't sound entirely convinced.
- Tam olarak ikna olmuş görünmüyorsun.
- Tom wasn't convinced.
- Tom ikna olmamıştı.
- I'm not totally convinced of that.
- Buna tam olarak ikna olmadım.
- Tom wasn't convinced it was a good idea.
- Tom bunun iyi bir fikir olduğuna ikna olmamıştı.
- Are you still not convinced?
- Hala ikna olmadınız mı?
- Even Tom himself wasn't convinced.
- Tom'un kendisi bile ikna olmamıştı.
- Aren't you convinced?
- İkna olmadınız mı?
- We're all convinced that Tom is innocent.
- Hepimiz Tom'un masum olduğuna ikna olduk.
- I hope you're convinced.
- Umarım ikna olmuşsundur.
- I'm convinced we can finish this by tomorrow.
- Bunu yarına kadar bitirebileceğimize ikna oldum.
- You don't seem too convinced about it.
- O konuda pek ikna olmuş gibi görünmüyorsun.
- I'm convinced that that'll happen.
- Bunun olacağı konusunda ikna oldum.
- Tom is almost convinced.
- Tom neredeyse ikna oldu.
- You're still not completely convinced, are you?
- Hâlâ tamamen ikna olmadın, değil mi?
- I'm convinced that'll happen.
- Bunun olacağı konusunda ikna oldum.
- I wasn't convinced.
- İkna olmadım.
- They're both personally convinced of that.
- İkisi de şahsen buna ikna olmuş durumda.
- I'm not convinced yet.
- Henüz ikna olmadım.
- No matter what you say, I'm convinced that I'm right.
- Ne derseniz deyin, haklı olduğuma ikna oldum.
- I'm convinced that you don't want to do that.
- Bunu yapmak istemediğine ikna oldum.
- I'm not convinced at all.
- Hiç de ikna olmadım.
- Tom still isn't totally convinced.
- Tom hala tamamen ikna olmuyor.
- Tom seemed convinced that Mary had to do that.
- Tom, Mary'nin bunu yapması gerektiğine ikna olmuş görünüyordu.
- I'm not convinced that you're telling the truth.
- Doğruyu söylediğine ikna olmuş değilim.
- You don't seem convinced.
- İkna olmuş görünmüyorsunuz.
- I'm convinced we can do it.
- Bunu yapabileceğimize ikna oldum.
- Tom doesn't sound convinced.
- Tom'un sesi ikna olmuş gibi gelmiyor.
- I'm not one hundred percent convinced of that.
- Buna yüzde yüz ikna olmuş değilim.
- Aren't you convinced Tom was the one who did that?
- Bunu yapanın Tom olduğuna ikna olmadın mı?
- Tom is not convinced that Mary is entirely innocent.
- Tom, Mary'nin tamamen masum olduğuna ikna olmuyor.
- Tom didn't look convinced.
- Tom ikna olmuş görünmüyordu.
- I'm convinced that the French don't know who to vote for.
- Fransızların kime oy vereceklerini bilmediklerine ikna oldum.
- You don't seem too convinced about it.
- Bu konuda pek ikna olmuş görünmüyorsun.
- I wasn't convinced that Tom needed to do that.
- Tom'un bunu yapması gerektiğine ikna olmadım.
- I'm not yet convinced.
- Ben henüz ikna olmadım.
- Tom is still not completely convinced, is he?
- Tom hâlâ tamamen ikna olmuş değil, değil mi?
- Tom said you didn't seem convinced.
- Tom ikna olmuş görünmediğini söyledi.
- Are you convinced Tom will do that?
- Tom'un bunu yapacağına ikna oldun mu?
- You don't seem convinced that Tom wanted to do that.
- Tom'un onu yapmak istediğine ikna olmuş görünmüyorsun.
- Tom wasn't convinced.
- Tom ikna olmadı.
- I'm convinced that I can do that.
- Bunu yapabileceğime ikna oldum.
- I'm convinced Tom is guilty.
- Tom'un suçlu olduğuna ikna oldum.
- I'm convinced that you don't want to do that.
- Onu yapmak istemediğine ikna oldum.
- I'm convinced Tom had nothing to do with what happened.
- Tom'un olanlarla hiçbir ilgisi olmadığına ikna oldum.
- No matter what you say, I'm convinced that I'm right.
- Sen ne dersen de ben haklı olduğuma ikna oldum.
- Tom became convinced that Mary no longer loved him.
- Tom, Mary'nin artık onu sevmediğine ikna oldu.
- I'm not convinced that doing that would be a good idea.
- Bunu yapmanın iyi bir fikir olduğuna ikna olmadım.
- I'm convinced that it's feasible.
- Uygulanabilirliğine ikna oldum.
- I'm still not completely convinced.
- Hâlâ tamamen ikna olmadım.
- I'm not convinced that Tom is the man for the job.
- Tom'un bu iş için uygun kişi olduğuna ikna olmadım.
- I'm not convinced.
- İkna olmadım.
- Tom became convinced that Mary no longer loved him.
- Tom Mary'nin artık onu sevmediğine ikna oldu.
- Tom appears convinced.
- Tom ikna olmuş görünüyor.
- I'm not completely convinced that what Tom said was wrong.
- Tom'un söylediklerinin yanlış olduğuna tam olarak ikna olmadım.
- Tom doesn't look at all convinced.
- Tom hiç ikna olmuş görünmüyor.
- I'm absolutely convinced of that.
- Kesinlikle o konuda ikna oldum.
- I'm not convinced that Tom is right.
- Tom'un haklı olduğuna ikna olmadım.
- Are you convinced Tom was the one who did that?
- Onu yapan kişinin Tom olduğuna ikna oldun mu?
- Tom still isn't convinced.
- Tom hala ikna olmuş değil.
- I'm not one hundred percent convinced of that.
- Bu konuda yüzde yüz ikna olmuş değilim.
- People are not convinced through violence.
- İnsanlar şiddetle ikna olmazlar.
- It's clear that Tom is not yet convinced.
- Tom'un henüz ikna olmadığı açıktır.
- Are you still convinced Tom was the one who did it?
- Hâlâ bunu Tom'un yaptığına ikna olmuş durumda mısın?
- Are you convinced?
- İkna oldun mu?
- Are you still not convinced?
- Hâlâ ikna olmadın mı?
- I hope you're convinced.
- İkna olduğunuzu umuyorum.
- Tom is not convinced that Mary is entirely innocent.
- Tom, Mary'nin tamamen masum olduğuna ikna olmadı.
- Tom said he wasn't convinced.
- Tom ikna olmadığını söyledi.
- You're still not completely convinced, are you?
- Hâlâ tam olarak ikna olmadın, değil mi?
- I'm convinced that this job is perfect for you.
- Bunun senin için mükemmel bir iş olduğuna ikna oldum.
- You seem convinced that Tom will win.
- Tom'un kazanacağına ikna olmuş görünüyorsun.
- Are you convinced Tom will do that?
- Tom'un bunu yapacağına ikna oldunuz mu?
- Tom seemed convinced that Mary had to do that.
- Tom, Mary'nin bunu yapmak zorunda olduğuna ikna olmuş gibi görünüyordu.
- I'm convinced that Tom isn't telling us everything.
- Tom'un bize her şeyi anlatmadığına ikna oldum.
- We're all convinced that he's innocent.
- Biz hepimiz onun masum olduğuna ikna olduk.
- I'm fairly convinced of that.
- Ondan oldukça ikna oldum.
- I'm convinced.
- İkna oldum.
- I'm not convinced that Tom is telling the truth.
- Ben de Tom'un doğruyu söylediğine ikna olmadım.
- Aren't you convinced?
- İkna olmadın mı?
- I'm convinced Tom had nothing to do with that.
- Tom'un bununla bir ilgisi olmadığına ikna oldum.
- I'm not too convinced.
- Çok ikna olmadım.
- I'm not convinced.
- İkna olmuş değilim.
- I was pretty convinced.
- Oldukça ikna oldum.
- I'm convinced that this job is perfect for you.
- Bu işin senin için mükemmel olduğuna ikna oldum.
- Tom is almost convinced.
- Tom neredeyse ikna olmuş.
- Why are you convinced Tom is guilty?
- Neden Tom'un suçlu olduğuna ikna oldun?
- I'm convinced Tom killed himself.
- Tom'un kendini öldürdüğüne ikna oldum.
- I'm not convinced of that.
- Buna ikna olmadım.
- Tom is still not completely convinced, is he?
- Tom hala tam olarak ikna olmadı, değil mi?
- I'm convinced Tom isn't guilty.
- Tom'un suçlu olmadığına ikna oldum.
- I wasn't convinced.
- İkna olmamıştım.
- At first, they were all convinced he was innocent.
- İlk başta, onların hepsi onun masum olduğuna ikna oldular.
- People are not convinced through violence.
- İnsanlar şiddet yoluyla ikna olmazlar.
- We are all convinced of his innocence.
- Hepimiz onun masum olduğuna ikna olduk.
- You don't look too convinced.
- Pek ikna olmuş görünmüyorsun.
- I'm not convinced Tom wanted to do that.
- Tom'un bunu yapmak istediğine ikna olmadım.
- I was already convinced.
- Ben zaten ikna olmuştum.
- Tom didn't seem convinced.
- Tom ikna olmuş görünmüyordu.
- You don't look convinced.
- İkna olmuş görünmüyorsun.
- We're not convinced of this.
- Buna ikna olmadık.
- Are you convinced Tom was the one who did that?
- Bunu yapanın Tom olduğuna ikna oldunuz mu?
- Tom doesn't look too convinced.
- Tom çok ikna olmuş görünmüyor.
- Aren't you still convinced Tom was the one who did it?
- Hala Tom'un onu yapan kişi olduğuna ikna olmuyor musun?
- I'm not convinced that you know what you're doing.
- Ne yaptığınızı bildiğinize ikna olmadım.
- I'm convinced of that.
- Buna ikna oldum.
- Tom doesn't seem too convinced.
- Tom pek ikna olmuş görünmüyor.
- I'm not so convinced.
- Pek ikna olmadım.
- Are you convinced that Tom will do that?
- Tom'un bunu yapacağına ikna oldunuz mu?
- You don't seem convinced that Tom wanted to do that.
- Tom'un bunu yapmak istediğine ikna olmuş görünmüyorsun.
- The king, convinced, told the tailors to prepare the outfit, but he also couldn't see this material.
- Kral, ikna oldu, terzilere kıyafet hazırlamalarını söyledi ama bu malzemeyi de göremedi.
- You don't seem convinced.
- İkna olmuş görünmüyorsun.
- Tom isn't convinced yet.
- Tom henüz ikna olmuş değil.
- Tom was less than convinced.
- Tom pek ikna olmamıştı.
Show More (182)
|
|
- I am, moreover, completely convinced that all of us who are here this evening will happily help her.
- Dahası, bu akşam burada bulunan hepimizin ona seve seve yardımcı olacağından tamamen eminim.
- We are convinced that the future MEPs from the new Member States will support our demands.
- Yeni Üye Devletlerden gelecek Parlamento üyelerinin taleplerimizi destekleyeceğinden eminiz.
- One day, I am convinced of it, they will return to our shores.
- Bir gün, bundan eminim, kıyılarımıza geri dönecekler.
- I'm convinced Tom did nothing wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına eminim.
- I'm convinced Tom had nothing to do with what happened.
- Tom'un olanlarla bir ilgisi olmadığına eminim.
- I'm convinced Tom didn't do anything wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına eminim.
- I'm convinced that'll happen.
- Bunun olacağına eminim.
- I am convinced of his honesty.
- Ben onun dürüstlüğünden eminim.
- I'm not convinced that Tom is telling the truth.
- Tom'un gerçeği söylediğinden emin değilim.
- Tom wasn't convinced.
- Tom emin değildi.
- I'm absolutely convinced of that.
- Bundan kesinlikle eminim.
- Tom is convinced that Mary is unfaithful.
- Tom Mary'nin vefasız olduğundan emin.
- I'm not convinced that you know what you're doing.
- Ne yaptığınızı bildiğinizden emin değilim.
- I'm convinced Tom had nothing to do with that.
- Tom'un bununla bir ilgisi olmadığına eminim.
- Aren't you convinced Tom was the one who did that?
- Onu yapan kişinin Tom olduğundan emin değil misin?
- We're all convinced of his innocence.
- Onun masum olduğundan hepimiz eminiz.
- Tom is convinced that Mary won't ever do that again.
- Tom, Mary'nin bunu bir daha yapmayacağından emin.
- I'm convinced you'll love it.
- Seveceğinden eminim.
- I'm convinced that Tom didn't do anything wrong.
- Tom'un yanlış bir şey yapmadığına eminim.
- I'm convinced Tom is guilty.
- Tom'un suçlu olduğuna eminim.
- I'm fairly convinced of that.
- Bundan oldukça eminim.
- I'm convinced Tom is innocent.
- Tom'un masum olduğuna eminim.
Show More (19)
|
