Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
concentration of total mercury
vertical structure
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
dazzling
göz kamaştırıcı
adj.
The city lights were
dazzling
at Christmas.
Noel'de şehrin ışıkları
göz kamaştırıcıydı.
Show More (-2)
2
dazzling
büyüleyici
adj.
With her make-up and hair, she looked
dazzling
at the party.
Makyajı ve saçlarıyla partide
büyüleyici
görünüyordu.
Show More (-2)